maddeden yaplılmış bir evren, sonuç alarak ortaya çıkmaktadır.
Evrensel asimetrinin bu yorumu, özel şartlar istememesi nedeniyle özellikle çekici olmaktadır: Maddenin çoğunluğu, egemenliği, Kl mezonunun bilinen ve X parçacığının tahmin edilen bozunmaları ile benzerlik kurularak açıklanabilinmektedir. Fakat bunun sadece bir hipotez olduğu vurgulanmalı ve ilerde yapılacak deneylerin bunu tamamen çürütülebileceği unutulmamalıdır. Bunun da ötesinde, eğer poroton gerçekten bozunmuyorsa, şu andaki büyük birleştirme kavramına ciddi olarak karşı çıkılacaktır.
Protonun bozulup bozulmadığını birkaç yıl içinde öğrenmemiz gerekmektedir. Bozulmanın olduğunu ve büyük birleştirme teorilerinin kabul edildiğini varsaysak bile, daha birçok bilinmeyenler- örneğin Big Bang’m niçin oluştuğu gibi- çözüm gerektirecektir. Kaliforniya Üniversitesinden Frank Wilczek bu teoriyi kullanarak; maddenin hiç bulunmadığı bir vakum olarak düşünebileceğimiz “yokluk” durumundaki enerjinin miktarının hesaplanabileceğini, geçenlerde postulat olarak ileri sürdü.
Maddenin mevcut olduğu “varlık” durumundaki bir evrenle ilgili enerjinin de hcsap-
Bazı fizikçiler dünyada antimadde olmadığını şöyle bir postulatla ilgili açıklamaktadırlar: Eşit miktarlarda madde ve antimadde yaratıldı; fakat evren genişlemeye başladığında parçacık yoğunluklarında ve sıcaklık- daki değişmeler, birazcık daha fazla maddenin oluşmasına neden oldu. Madde ve antimadde parçacıkları çarpışıp birbirlerini yok ettikleri anda bir tek yalnız parça kaldı ve evrendeki bütün planetler ve yıldızlar bundan ortaya çıktı