Mimar Sinan’ın hapse atılması:

Sultan Süleyman, ava çok meraklıydı. Arasıra Kâğıthane taraflarında dolaşır, çayırları, ağaçları, çiçekleri seyreder, aynı zamanda avlanırdı. O zamanlar İstanbul’da su sıkıntısı vardı. Halk susuzluktan çok sıkıntı çekiyor, herkes suyu büyük paralarla güçlükle temin edebiliyordu. Padişah sırtlarda dolaşırken harap bir su kaynağı gördü. Bu suyu borularla İstanbul’a kadar getirmeyi aklına koydu. Bu işi Mimar Sinan’la konuştu. Mimar Sinan : — «Kolay getirilebilir Padişahım.» dedi. Derhal suyun çıktığı yere giderek suyun kaç lüle olduğunu anlamak istedi. Suyu tahta lülelerden akıtarak ölçtü, biçti. Sonra saraya gelip, düşündüklerini Padişaha anlattı. Sultan Süleyman : — «Peki, bu suları nasıl edip de İstanbul’a getirmeli?» diye sordu. Mimar Siann şu cevabı v erd i: — «Padişahım bunun için iki yol vardır. Biri şudur: Çok şükür, pek çok adamımız olup hepsi de iş görmeğe can atıyorlar. Onlara emredersiniz, bu işi onlar yaparlar. Diğer yol da şudur: Gündelikle işçi tutulur, para sarf edilir, iş de usta eliyle görülmüş olur.» Bunun üzerine Padişah yolların ustalara yaptırılmasını uygun gördü