wiki

MÎSÂK-İ MİLLÎ

MÎSÂK-İ MİLLÎ; İstiklâl Harbi yıllarinda toplanan son Osmanlı Mebuslar Meclisinin aldığı kararlar, “Ahd-i Millî” ve “Mîsâk-ı Millî” adı altmda altı maddeden meydana gelir. Meclis 28 Ocak 1920rde toplandı. Osmanlı Sultam Vahideddîn Han rahatsız olduğundan, Meclisin açış konuşmasını İçişleri Bakanı Dâmâd Şerîf Paşa okudu. “Felâh-ı Vatan” yâni vatanın kurtuluşu istendi. Mecliste, Erzurum Mebusu Celâleddîn Ârif Beyin başkanlık ettiği Felâh- ı Vatan grubundaki milletvekillerince Mîsâk-ı Millî hazırlandı. Erzurum ve Sivas kongrelerindeki be- yannâmeİer kabul edildi. Millî Kurtuluş Programı hazırlandı ve millî hudutlanmız tespit edilerek, hukuk ve siyâset anlayışı esaslarına göre ortaya kondu.
Altı madde hâlinde yazılıp, oybirliği ve heyecanla kabul edilen Mîsâk-ı Millînin girişinde şöyle deniliyordu: “Osmanlı Mebuslar Meclisi üyeleri, yapılacak fedakârlığın en son mertebesine göre hazırlanan aşağıdaki .esaslarla, devletimizin istiklâlini ve milletimizin sulh ve sükûna kavuşabilmesi, bunlar gerçekleşmeden Osmanlı saltanatı ve cemiyetinin varlığı ile devâmınm imkânsızlığını, hep birlikte kabul ve tasdik etmişlerdir.” 7 7 Mîsâk-ı Millînin altı maddesi şunlardır: 1. Arapça konuşan ancak, 30Ekim 1918 Mondros Mütârekesine göre; düşman işgali altmda kalan bölge halkının durumu, bunların hür olarak verecekleri oylara göre belirlenmelidir. Mütâreke çizgisinin içinde ve dışında kalan bu yerlerin İslâm ve soyca bir olan Osmanlı çokluğunun oturduğu bölgelerin hepsi, hüküm ve fiil bakımından, Anayurttan hiçbir sebeple ayrılmaz bir bütündür. (Bu maddeye göre; Irak kuzeyindeki Musul-Süleyma- niye-Erbil ve Kerkük bölgeleri Türkleriyle Suriye kuzeyindeki Rakka-Halep-Antalya ve İskende- run-İIatay kesimlerindeki Türklerin Anayurttan koparılamayacağını belirtiyor, Kıbrıs Adası, Devletler Hukûku bakımından Türkiye’ye âit olduğundan, 1914 sonunda İngiltere’nin tek taraflı ilhakı, hükümsüz sayılıyordu.) 2. Halkın, ilk serbest kaldıkları sırada (Haziran 1918’de) verdikleri oylanyla Anayurda katılma kararını belirten Elviye-i Selâse (Üç Sancak: Kars; Oltu, Olur ve Şenkaya dâhil Ardahan; Artvin ve Avara ile Çürüksu dâhil Batum) için gerekirse yeniden serbestçe oylama yapılmasını kabul ederiz. , 3. Batı Trakya’nın geleceği de oralarda oturanların serbestçe yerecekleri oylara göre belirlenmelidir. 4. İslâm Halifeliğinin Osmanlı Saltanatının ve Hükümetinin merkezi İstanbul şehriyle, Marmara Denizinin (Boğazlarla birlikte) güvenliği korunmalıdır. Bu şartlara uyularak, Akdeniz-Ça- nakkale ve Karadeniz-İstanbul Boğazlannm dünyâ ticâretiyle ulaşımına açık tutulması için bizim de, ilgili devletlerle birlikte vereceğimiz karar, geçerli sayılır. . 5. Azınlıklann haklan, îtilâf Devletleriyle ha- sımları ve bir takım ortakları arasında kararlaştırılan anlaşma esâslarına göre (komşu ülkelerdeki Müslümanların da bu haklardan istifâdeleri güveniyle) tarafımızdan sağlanacaktır. 6. Millî ve iktisâdî gelişmemize imkân vermek ve daha çağdaş, muntazam idâre ile işleri yürütmek için, her devlet gibi, bizim de gelişmemizi sağlamak üzere tam bir serbestliğe ulaşmamız, hayat varlığımızın temelidir. Bu sebeple, siyâsî, adlî, mâlî ve diğerleri gibi gelişmemize engel olan bağlann karşısurdayız. Ortaya çıkacak devlet borçlarımızın ödeme şartlan da, bu esaslara aykm olmayacaktır. , Türk Millî Mücâdelesinin ana programını, hem de Türkiye’nin! millî ve etnik hudutlarını belirten bu Mîsâk-ı Millî; 28 Ocak 1920 Çarşamba günü kabûl edilip, 17 Şubat 1920’de gazete ve ajanslar yoluyla bütün dünyâya îlân edildi. – Anadolu’da başlatılan Millî Mücâdelenin İstanbul’da Osmanlı Mebuslar Meclisince kabulü, meselenin Devletler Hukûkunca sağlanmasını ortaya koyması bakımından önemlidir. OsmanlI Devletinin varlığına ve istiklâline tahammül edemeyen işgalci İtilâf Devletleri, Türk Kurtuluş Mücâdelesine karşı harekete geçti. 16 Mart 1920’de İstanbul, İnğiMzler tarafından işgâl edildi. Anadolu, Trakya ve Adalar’daki işgâl ve hareketler hızlandı. Buna tepki olarak da Türk Milleti, bütün imkânlarını seferber ederek, başlatılan Millî Mücâdeleye katıldı. (Bkz. İstiklâl Harbi)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir