Onarım İçin Madalya Hazırlatıldı
Ayasofya, tamiri tamamlandıktan sonra 13 Temmuz 1849 tarihinde muhteşem bir merasimle ibadete açıldı. Tamiratın tamamlanmasının anısına bir de sınırlı sayıda ve farklı madenlerden madalyalar hazırlatılmıştı. Sultan ve valide sultana verilmek üzere hazırlanan 2 madalya altından, çeşitli devlet görevlilerine verilmek üzere 99 tanesi gümüşten ve 199’u da bronzdan imal edilmişti. Bir yüzünde Sultan Abdülmecid’in tuğrasının diğer yüzünde Mimar Fossati tarafından tasarlanan Ayasofya kabartmasının, kabartmanın hemen altında ise Osmanlıca “Tarilvi Tamir-i Ayasofya 1265 [1849]” yazısının bulunduğu madalyalar Paris’ten sipariş edilmiş ancak açılış merasimine yetişememiştir.
162 Yıl Sonra Yeniden Basıldı
Sarayburnu Kitaplığı, Ayasofya’mn en prestijli eseri olarak nitelediğimiz ve 1852’de Fossati tarafından yayınlanan “Aya Sofia Constantinople” adlı eseri yeniden okuyucu ile buluşturdu. Günümüzde Başbakanlık Osmanlı Arşivi Kütüphanesi’nde bulunan nüsha 162 yıl sonra yeni baskı teknikleri ile yeniden gün yüzüne çıktı. Gerçek ebatlarına yakın ölçülerde (29,5×39,8), 160 gr. kağıda 5 renk basılan eserin cildinde aslına uygun olarak keten cilt bezi ve sırtta da parçalı termo deri kullanıldı. Hassas el işçiliği ile hazırlanan kutuda da yine aynı renkte deri tercih edildi. Aslı Fransızca olan metin Türkçe, Arapça ve İngilizceye tercüme edilerek böylece eser bütün dünyaya hitap edecek hale getirildi. Fethinin 562. yılında başta Fatih Sultan Mehmed Han olmak üzere İstanbul’un fethine iştirak eden şehit ve gazilerimize ithaf olunur.
Ana İbadet Mekânının Doğuya Bakan Manzarası
Ortadaki büyük kapı yoluyla kapı dehlizinden çıkıldığında, karşımıza Ayasofya’mn muhteşem ana ibadet mekânı çıkmaktadır. Mekanın büyüklüğü o derece ihtişamlı ki insanın gözlerini kamaştırıyor. Dünyada hem yüksek, hem geniş ve buna rağmen uyumlu olan başka bir bina bilmiyorum. İşte burası Allah’ın evidir…
Mihrabın solunda hünkâr mahfili, sağında ise imamların dua ettikleri küçük, yüksekçe mahfillerin yanı sıra bir de vaaz kürsüsü bulunmaktadır. Kubbeler ve iri sütunların mozaiklerinde İslam inancına uygun olarak altın yaldızlarla maskelenen Peygamberler, Azizler ve Melek figürleriyle diğer imajlar görülür. Direklerde bulunan büyük levhalarda Dört Halife ile Hazret-i Haşan ve Hazretti Hüseyin’in (r.a.) isimleri yazılıdır.
Müsaadenizle bu kısa notu bazı önemli rakamlarla bitirelim. Binanın genişliği 72 metre, uzunluğu ise 81,5 metredir. Kubbe zeminden 55 metre yüksekliktedir. Yarıçapı 31,5 metredir. Kubbenin çevresinde hafifliğini daha da artıran 40 pencere vardır. Mübarek Ramazan gecelerinde çok ince demir tellerle çeşitli yüksek yerlere asılan altı bin lamba camii aydınlatarak muhteşem bir tesir bırakıyor.
General View of The Grand Nef, Looking The Orient
Climbing up the narthex through the grand middle gate one sees in front and throughout the magnificent nef of St. Sophia. One gets dazzled by so much grandeur, and in the world I do not know any monument of so vast proportions and so majestic. Here is the Abode of Divinity…
To the left of the Mihrab, there is found the new Royal Tribune; and to the right the Mimber and the Mahfils, the small tribunes on top of which the Imams sing their prayers.
Over the mosaics of the vaults and arches there seem the figures of the Prophets, the Knowledgeable, the Cherubim, and the other images were all masked with silver stars not to violate the Muslim rituals to be performed.
The grand Turkish inscriptions over the pillars represent the names of the first four Caliphs and the 12 imams.
However, let me finish this short note with these important numbers. The breadth of the edifice is 72 meters; its length, 81.5 metres. The dome is 55 meters high above the pavement; its diameter is 31.5 metres. The 40 windows around the dome can be added to the lightness of it. During the sacred days of Ramadan 6 thousand lamps hanging in various heights creates an impressive flux of light
Kuzey Tarafında Bulunan Mahfil Altının Ortasından Ana İbadet Mekânının Resmi
Binanın planını ‘t1 şeklinde esas aldığımızda, seyreden sol tarafın ucunda yer aldığı zaman buradaki sütunların arasından sağ taraftaki uç noktayı görebilmektedir. İkinci plandaki kolonlar Baalbek tapınağından sökülüp getirilmiştin Çapları 1 metre 33 santimdir.
General View Of The Nef Seen From The North
Bearing the crucifix form of the edifice in mind, the spectator stands in this place at the end of the left hand side, and can view the opposite right hand side. The columns in the second plan were drawn away from the temples of Baalbek. Their diameters are 1 m. and 33 cm.
Ayasofya Câmi-i Şerifinin Minaresinden Batı Tarafından Bakışla İstanbul ve Çevresinin Resmi
Bu resimde İstanbul’un tamamı görülüyor. Sonunda Eyüp varoşlarının görüldüğü Haliç boğazı, Galata ve Pera varoşlarını İstanbul’a bağlayan iki yeni köprü görülmektedir.
Panorama of Istanbul, Taken From One of The Minarets of St. Sophia
Drawing shows the entire city; the Bridge of Golden Horn that terminates at the suburbs of Eyub; the two newly constructed bridges that unite the suburbs of Galata and Pera to Istanbul,