OSMAN PAŞA Gazi, türk kumandanı
(Tokat 1832-lstanbul 1900). Tokatlı Yağcı-oğulları ailesinden. Beşiktaş’taki Askerî rüştiyede ve Kuleli Askerî idadisinde okudu; Harbiyeyi 20 yaşında ikincilikle bitirdi. Mektebi Erkânı Harbiye’ye (Kurmay okulu) girdi. Kurmaylık öğrenimini tamamlamadan, Kırım savaşının çıkması üzerine Tuna cephesine gönderildi. Burada 4 yıl kaldı. Mülâzımı evvelliğe yükseldi. Savaşın sonunda kolağası oldu (1856) ve Kurmay okuluna devam ederek öğrenimini tamamladı. Erkânı Harbiyei Umumiye reisliğinde çalıştı. Anadolu’nun haritasını çıkarma göreviyle Bursa’ya tayin edildi. Tesalya’da, Yenişehir’de ve Cebeli Lübnan’da görev aldı. Girit isyanlarının başlaması üzerine Girit’e tayin edildi (1866). Girit’teki çalışmalarıyle serdarıekrem Ömer Paşanın takdirini kazandı, miralay oldu. Yemen’e gönderildi; paşalığa yükseldi. Rumeli’de bulunan V. Ordu Manastır fırka kumandanlığına tayin edildi (1875). Buradaki çalışmaları takdir edildiğinden birinci ferik oldu. Sırp isyanları başlayınca emrindeki birliklerle Izvor tepelerini ve Zayçar kasabasını işgal etti; sırp ordusunu yendi ve müşir oldu (1876). 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşı başladığı sırada Vidin ve Rahova (bugün Oryahovo) bölgelerinin korun-masıyle görevliydi. Tuna’yı geçerek savaşın düşman topraklarında yapılmasını teklif ettiyse de, buna izin verilmedi. Rus kazaklarının Berkofça (bugün Berkovitse) dağlarını aşmağa başlamasından sonra Osman Paşaya hareket emri verildi. Osman Paşa, kumandasındaki kuvvetlerle Plevne (bugün Pleven) önlerine geldi; şehri Ruslardan alarak savunma için gerekli tedbirleri aldı. Plevne’ye karşı ilk rus saldırısı 19 temmuzda başladı. Osman Paşa bir karşı saldırıy-le Rusları Osma (bugün Osım) suyunun öte yakasına attı. Plevne’ye yeni kuvvetler getirerek durumunu güçlendirmeğe çalıştı. Plevne’ye karşı ikinci rus saldırısı 30 temmuzda başladı; kanlı savaşlardan sonra Ruslar geri çekildi. Bunun üzerine rus çarı rumen ordusundan yardım istedi. Rus-rumen bileşik ordusunun 11 eylülde yaptığı iki saldırı püskürtüldü. 17 Eylülde yapılan saldırı da başarılı olmayınca Ruslar ve Rumenler ekim ayına kadar Plevne’ye saldırmadı. Osman Paşaya bu başarıları karşılığı gazi unvanı verildi. Büyük dük Nikolay 12 kasımda Osman Paşaya teslim olmasını teklif etti. Osman Paşa bu teklifi reddetti, fakat bütün askeri ve ağırlıklarıyle birlikte Sofya ve Vidin’e çekilmesine izin verilirse, Plevne’yi terk edeceğini bildirdi.
Osman Paşanın bu teklifi Ruslar tarafından kabul edilmedi. Hiç bir yerden yardım alamayan Plevne’de yiyecek, yakacak ve ilâç sıkıntısı başlamıştı. Bu durum karşısında Osman Paşa Plevne’den çıkmağa karar verdi. 10 Aralık günü kuvvetlerini ikiye böldü, yarısını Plevne’de bıraktı; kalanın başına kendi geçerek kaleyi kuşatan rus mevzilerine karşı saldırıya geçti. Osman Paşanın planına göre Plevne’de kalan birlikler Osman Paşanın başında bulunduğu kuvvetleri, ateşiyle destekleyecek, sonra onlar da saldırıya geçerek Osman Paşanın kumandasındaki kuvvetlere katılacaklardı; ancak durumu anlayan Ruslar
OSMAN PAJA
Pievrıe’de
ve Rumenler bu planın uygulanmasına imkân vermediler; rumen birlikleri Plevne’de kalan birlikleri çevirdi ve bir kısmını esir etti. Osman Paşanın kumanda ettiği birlikler Plevne’yi kuşatan rus birliklerinin birinci hattını yardı, fakat Plevne’-deki birliklerden hiç bir yardım alınamadığından Osman Paşa geri çekilmeğe karar verdi. Bu sırada bir mermi parçası Osman Paşanın atını öldürdü, kendisi de yaralandı; yarası Vit suyu kenarında bir evde sarılırken, rus generali Ganetskiy içeri girerek onu esir aldı; az sonra, büyük dük Nikolay da geldi. Osman Paşaya saygı gösterdi. Kısa bir süre sonra da çar Aleksandr kendisini ziyaret etti. Osman Paşaya üniformasını ve nişanlarını taşıyabileceğini söyledi (bk. PLEVNE SAVUNMASI). Paşa, bundan sonra, savaşın bitimine kadar Rusya’da kaldı. Bir savaş esirinden çok, bir misafir muamelesi gördü. İstanbul’a döndükten sonra 7 yıl seraskerlik yaptı, daha sonra da Mabeyn müşiri oldu. Mezarı Fatih camii avlusundadır.