ÖZDEKÇİLİK i. (özdikfi’den özdekçl-lik)

ÖZDEKÇİLİK i. (özdikfi’den özdekçl-lik). Fels. Yeni, özdekten başka cevher kabul etmeyen görüş. Bk. MADDECİLİK. (M) ÖZDEKLİK i. (özdek’ten özdek-lik). Yeni. Maddî olanın özelliği, niteliği: Ruhçu felsefeler düşüncenin özdekllğine karşı çıktılar. ]] Güdülerin dışında, bir edimi meydana getiren maddî şart: Bir olgunun özdekligini inkâr etmek. (L)
ÖZDEMIR ASAF (soyadı ARTIN), türk şairi (1923-1981). ilköğrenimini Galatasaray lisesinde yaptı. Kabataş lisesini bitirdi (1942). Hukuk ve İktisat fakülte erinde okudu. Tanin ve Zaman gazetelerinde çalıştı. Sanat basımevini kurarak matbaacılığa başladı (1950). Şiir kitapları: Dünya Kaçtı Gözüme (1955); Sen Sen Sen
(1956); Bir Kapı önünde <1957>; J’iivarJa-ğm Köşeleri (1961); Yumuşaklıklar Değil (1962). [Bk. EK ÇIKTI (M)
ÖZDEM1ROGLU OSMAN PAŞA. Bk. OSMAN PASA özdemiroğlu.
ÖZDEMIR PAŞA, türk kumandanı (öl. Sana 1561). Mısır Çerkez Osmanh devleti hizmetine girdi. Hadım Süleyman Paşanın Hint seferine katıldı (1538). Bu sefer sonunda Yemen de kaldı ve sancakbeyi oldu; Sana’yı aldı. Yemen beylerbeyi
oldu. Yemen’de OsmanlI devletine isyan eden ve Oveys Paşayı öldüren Pehlivan Ha-san’ın isyanını bastırdı. Yemen beylerbeyi ve Habeş beylerbeyi oldu. (M)
ÖZDEN i. Anat. Yeni. Timüs bezi. («) ÖZDEN (Akil Muhtar), tttric hekimi (İstanbul 1877 – ay.y. 1949). Askerî rüştiyede Askerî Tıbbiye idadisinde okudu; Tıb-biyeye girdi. 1896’da İsviçre’ye kaçtı, öğrenimini orada tamamladı fl902). Cenevre-de Prof. Bard’ın asistanlığını yaptı (1904). Ptof. Major’un polikliniğine ve dinamik laboratuvarına asistan (1904), ra doçent oldu. Anestezik maddelerin etkilerini ortaya koyan bir usul buldu. »Bici Mesıutiyet’in ilânından (19W) sonra İstanbul^ çağrıldı Tıp FaklUteşi J^ari Miniği ve farmakoloji profesörü oldu (1908)-Bir farmakoloji laboratuvan kurdu. Eserleri- Hava Kimya Muharebelerine Karşı tik Yardım ve Tedavi (1938); İlim Bakımından Ahlâk (1942). [M] ÖZDEN (Celâl Muhtar), türk hekimi (İstanbul 1866 – ay.y. 1947). Prof Dr. Akıl Muhtar Özden’in ağabeyi, Galatasaray lisesini bitirdi. Askeri «bbiyeden yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu (1887). Frengi üstüne ihtisas yapmak için Fransa’ya göndetildı (1889). Burada L. Pasteur laboratuvarında deri hastalıkları ve frengi konusunda yaptığı araştırma, buluş ve çalışmalarla dikkati çekti. İstanbul’a dönerek Asken tıb-biyeye deri ve frengi hastalıkları profesöıu oldu. Abdülhamıd H’nin saray hekımujM-ni yaptı. İkinci Meşrutiyetten sonra Hİlâ-liahmer (Kızılay) genel müfettişi oldu. Kızılay demeğinde uzun süre çalıştı. Hayatının son on yılında gözlerini kaybettiği halde İlmî çalışmalarını sürdürdü. (M) ÖZDENGEI4 blş. sıf. Havc. Bir buıgaç hareketiyle dengesi bozulduğu zaman, kendi kendine yeniden denge durumıuıa geçebilen bir uçak için kullanılır. || özdengtll profil, kanada iyi bir yalpa dengesi veren ve kuyruksuz uçaklara uygulanan, genellikle çift eğrili kanal profili. (Bk. EKCIUT) ÖZDENGELIUK blş. i. (özdengell’dttı özdengeli-Iik). Havc. özdengeli olan bir uçağın niteliği: özdengelllik uçağın kullanılmasını güçleştirir, buna karşılık yön vermeyi kolaylaştırır. (L)
ÖZDENLİK İ. (öz > özden’den özden-llk).
Foto. MEYDİN
ÖZD
368
Fels. Yeni, Varlığını kendinden başta bir varlığa borçlu olmama durumu; kendi özüyle var olan. Esk. Kayyumiyet, (M) ÖZDENOĞLU (Şinasi), türk şairi ve siyaset adamı {Gümüşhane 1922). Trabzon Ii-«”‘”V Bilgiler (1944) ve Hukuk
(1952) fakültelerini bitirdi. Kaymakamlık yaptı; emniyet teşkilatında görev aldı (19441954). Kumcu Meclis Üyesi (1960) ve C,H P Ankara milletvekili oldu (1969). Eserleri-Teselli (şiirler, 1943); Anaforda Dönen Adam (şiirler, 1946); Edebiyat,mızın Bes Ana Meselesi (inceleme, 1949). İBk. EK C3ÛT] (L) ÖZDER (Mustafa Âdil), tiirk folklorcusu (Yusufeli 1907). Erzurum llköğretmen okulunu bitildi (1928), Millî Folklor enstitüsünde çalıştı. Türk Dil kuruntunun «Halk Ağzından Derlemeler» konulu çalışmalarına katıldı. Eserleri: Yusufeli’li Muhibbi (1940); Çoruh-Şavşat (1945); Doğu İllerimizde Aşık Karşılaşmaları (1965). [M] ÖZDEŞ sıf. (öz’den öz-deş). Yeni. Birbirinin tamamıyle aynı olan, hiç bir bakımdan farklı olmayan. (Eşanl. Ayni.) |[ Kendinde özdeşlik bulunan.
— Mant. özdeş önerme, yüklemi ister dolaylı İster açık olarak, özne ile özdeş olan önerme. («Bir bütün, parçalarının toplamına eşitti»; «Söylenen, söylenmiştin veya «Karar verilmişse verilmiştim gibi.)
— Mat. özdeş çokterimliler, tamamıyle aynı terimlerden oluşmuş çokterimliler. || özdeş uygulama, bir cümlenin her elemanına, bu elemanın kendisini tekabül ettiren uygulama. || özdeş vektörler, birbiti-ne eşit, paralel ve aynı yönde iki vektör. (LM)

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*