ÖZENMEK geçi, ve geçz. f. Bir işle büyük bir dikkat ve ihtimamla çaba göstermek: Dünya güzelliği şendedir mevcut ! Hususi özenmiş yaratmış Mabut (Âşık Veysel). Bahçe, Tevfiğin biricik severek, özenerek çalıştığı yerdi (H. E. Adıvar). I Gösteriş olsun diye yapmak: Buranın muallim birliği ara sıra eğlenceler vermeğe özeniyordu (Sabahattin Ali). O zamanın alafrangalığa özenen yeni zengin evi (H. E. Adıvar). !| Bir şeyi veya kimseyi taklit etmeğe çalışmak: O, ne bir tekile ne de divan edebiyatına özenen bir şehir şairidir (C. rtztelli). Asteğmenliğinde bile, şık subay olmağa özenmemiştl (Kemal Tabir).
— DEY. özene bezene. Bk. BEZENMEK. Özenip bezenmek. Bk. BEZENMEK
+ özene özene zf. İtina ederek: Hepsini güzel bir deftere özene özene yazdım (Y. Z. Ortaç). O gün İçin kendi evinde özene özene yapmış olduğu, konakta bir saat kadar uğraşa uğraşa üzerini *y«dlg&r» imzalı elmaslı bir iğne ile süslediği oyalı bir ipek al tül hotozu … (Ahmed Rasim). [M]
ÖZENMEK
16
Mar