PARMENtON, makedonyalı general (M. ö. 400’e doğr. – öl. Ekbatana 330’a doğr.). MakedonyalI Philippos’un generaliydi, Dar-dania’lıları yendi (356). Atina ile barış görüşmesi yaptı (346), Euboia’yı ele geçirdi (342). İskender’in gözde generallerinden biri oldu. Medya valisiyken, kendisi gibi İskender’in doğu siyasetine cephe alan oğlu Philotas bir komplo sonunda öldürüldü. İskender oğlunun öcünü almasından korkarak, Parmenionu da öldürttü. (L)
PARMENT1ER (Antoine Augustin), fransız askerî eczacısı (Montdidier 1737 – Paris 1813). Yediyıl savaşlarına katıldı, yaralandı ve esir düştü (Hannover), bulunduğu bölgenin florasını inceledi, yumruları gıda olarak kullanılan bir patlıcangiller türü keşfetti. Fransa’ya dönünce, birçok patates türü yetiştirdi ve kimyasal incelemelerini yaptı. Şekerkamışı yerine üzüm ve şekerli bitkilerden şurup elde etme usulünü buldu. Aynı zamanda Süt mamullerinin kullanılışını, şarapların ve buğdayların korunmasını inceledi. 1805-1813 Arasında Sağlık servisi genel müfettişliği yaptı. Orduya çiçek aşısını kabul ettirdi. (L)
PARMENTiER (Jacques), fransız ressamı (Paris 1658 – Londra 1730). Sébastien Bo-urdon’un yeğeni ve öğrencisi. İngiltere’ye gitti. Montagu otelinin (bugün British museum) süslemesinde, daha sonra da Hollanda’daki Loo şatosunda çalıştı. Başlıca eserleri: Musa Tanrı’dan On Emir’i Alırken (Leeds şehrindeki Saint-Peter kilisesinde), Worksap Belediye dairesinin merdivenlerindeki freskler. (L)
