Son dönemde ülke ve dünya gündemine oturan Kışlası etrafındaki tartışmalar hâlâ devam ediyor. 1940’ta Lütfi Kırdar tarafından yıktırılan kışlanın yapım tarihi net olarak tespit edilebilmiş değil Fakat son dönemde bazılarının iddia ettiği gibi ona ait plan, harita PS. de yok değil! Bu çalışmayla sîzlerin dikkatlerine sunduğumuz, Araştırmacı-Tarihçi Osman Doğan ve Türk Arşivciler Derneği Yönetim Kurulu üyesi Ebul Faruk ÖnaVın OsmanlI ArşivVnde bulduğu Topçu Kışlası ve etrafına ait plan ve harita, söz konusu bina ve bölge hakkında daha sağlıklı bilgiler sunuyor…
1800’lü yılların başında Sultan Üçüncü Selim devrinde yapıldığını tahmin ettiğimiz Topçu Kışlası kapıkulu askerlerinin topçu sınıfı için inşa edilmişti. Yapının ilk inşası devrine ait harita, plan vesair çizimlere maalesef ulaşabilmiş değiliz. Fakat 1851 yılında yapılmış olan ve daha evvel yine Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi’nce yayınlanan panoramik resimde görülen kışla ve kışla camiinden sonra, son dönemde tekrar gündeme oturan kışlaya ait plan (1869) ve 1913 tarihli bir harita bulundu. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri’nde bulunan plana ait kayıt ayrıntıları Abdülkadir Dündar tarafından hazırlanan kitapta (Arşivlerdeki Plan ve Çizimler Işığı Altında Osmanlı İmar Sistemi, XVIII ve XIX. Yüzyıl, T.C. Kültür Bakanlığı, 2000) verilmiş. Ancak bahsettiğimiz harita geçen Haziran ayı içerisinde basın yoluyla yaptığımız bilgilendirmeye dek kamuoyuna sunulmamıştı.
Yazıya esas teşkil eden 1913 tarihli harita aslında Topçu Kışlası (bugün Gezi Parkı), Talimhane Meydanı (parkın solunda kalan bölge) ve Borsa Han’ın devri için 100 yıl önce yapılan sözleşme çerçevesinde alanın boyutlarını işaret için hazırlanmıştı. İçerisinde bu haritanın da bulunduğu dosyadan çıkan evraka göre mesele şöyleydi:
Osmanlı Hükümeti adı geçen han ve Talimhane Meydanını (kışla hariç) ve fenerlere ait gelirin kendi hissesine düşen kısmını 1913 tarihinde 500 bin lira avans karşılığında Belçikalı Bank Anverçoise’a ipotek olarak vermek istemişti. İttihad ve Terakki hükümeti zamanında toplanan Meclis-i Mahsus’ta görüşülen, karara bağlanan ve hatta Sultan Reşad tarafından iradesi dahi çıkan anlaşma, Belçika bankası bu işlemden vazgeçince suya düştü. Ardından İstanbul’da bulunan “Sanayi ve Ziraat ve Ticaret Şirke t-i Milliyeti Osmaniyesi” bahsedilen iki mahalden başka anlaşmaya Topçu Kışlasını dâhil ederek hâzineye müracaat edip yine aynı ücret karşılığında bu mekânların tasarruf hakkına talip oldu.
Sadrazam (ve aynı zamanda Harbiye Nazırı) Mahmud Şevket Paşa idaresindeki devrin hükümeti, “masarifi harbiye ve ihtiyacât-ı âcile-i sâirenin tesviyesi için paraya eşedd-i ihtiyaç” olduğundan, yani şiddetle paraya ihtiyaç duyulduğundan bu talebi geri çevirmedi. Gerçi bundan önce aynı şartlarla fakat sadece 300 bin lira verecek bir teklif yapılmıştı ve vekillerin itirazı üzerine söz konusu teklif reddedilmişti. Dolayısıyla yeni teklif daha iyiydi. Ayrıca 2 yıl önce başlayan Balkan Harpleri devam ediyordu ve devlet buradan gelecek paraya muhtaçtı.
En nihayet mukavele hazırlanmasına ve “ferağ” işlemlerinin derhal yapılmasına karar verildi. Mukavele metninin yanı sıra kışla ve Talimhane Meydanını gösteren, üzerinde söz konusu mahallerin kabaca ölçümlerinin de bulunduğu bir harita hazırlandı. Meclisli Mahsusun bu kararını devrin sadrazamı dâhil bütün nazırlar imzaladı. Ardından 18 Şubat 1913’te Sultan Reşad’m da “irade’si üzerine 20 Şubat’ta mukavelename taraflarca imzalandı. Bahsi geçen şirketi temsilen imza atanlar, yönetim kurulu üyeleri Mösyö Pissard ve Mösyö Salem’di. Osmanlı hükümetini temsilen de, sultanın emri ve verdiği yetki gereği, Maliye Nazırı Rifat Paşanın imzası vardı.
I. Dünya Savaşı sırasında bölgede kışlaya ihtiyaç duyulunca kışla, “apar topar” ve satıldığı fiyattan “daha fazlası ödenerek” geri alındı. Harbin ardından özel teşebbüsün değerlendirmek istediği kışla tekrar devredildi. Muhtelif kaynaklardan tespit edebildiğimiz kadarıyla adını hemen yukarıda zikrettiğimiz kışlayı devralmış olan şirket, sanıldığı gibi “millî” değil; bir Fransız şirketiydi. Bu anlaşmanın ardından 1922 yılı Ağustos ayında ferağa (tasarrufunun devrine) esas teşkil eden zikredilmiş mahallerdeki “Evkaf a ait kısımların” çıkarılmasıyla anlaşma yenilenmişti. Kışla içindeki cami de şirkete devredilmek suretiyle kışlayla beraber Talimhane Meydanı ve sözü edilen han tamamen şirkete bırakılmıştı. Aradan ne kadar geçti, bilinmez. Şirket bir kez daha el değiştirdi. Bu defa kiralamak suretiyle tasarruf hakkını alan Sait Çelebi isimli bir müteşebbisti. Kışlayı kiralayan Çelebi, kışlanın iç avlu kenarlarına ahşap oturaklar yaparak burayı futboldan bisiklet yarışma muhtelif organizasyonların yapılabildiği bir mekân haline getirdi. Kışlanın önüne de bir levha asıldı: Taksim Stadyumu.
Bir müddet bu şekilde değerlendirilen kışla, 1940’ta İstanbul Vali ve Belediye Başkanı Lütfiı Kırdar tarafından “şehir planlaması” çerçevesinde yıktırıldı…
16+1 Maddelik Mukavele
İmzalanan 1913 tarihli mukavelenâme 16 esas ve 1 de ilave maddeden oluşuyordu. Günümüz Türkçesine aktararak sunduğumuz metnin içeriğinde dikkat çeken hususlardan bir kısmı şöyle sıralanabilir:
1″ Belli şartlarla 1 yıllığına tasarruf hakkı devredilen söz konusu mahaller şayet bir yıl içinde ve sonunda anlaşma feshedilip hükümetçe geri alınmazsa “Sanayi ve Ziraat ve Ticaret Şirketi Milliyet Osmaniyesi” tarafından dilediği kadar ve dilediği şekilde kullanılabilecekti.
- 2 Adı geçen şirket devraldığı arsalara dilediği ebatta ve dilediği biçimde bina vs. yapabilecek ve bunları dilediğine kiralayabilecekti.
- 3 İşlemlerin tamamlanıp devrin gerçekleşmesinin ardından Osmanlı hükümeti fariğ olduğu bu mahalleri ancak 1 yıl içinde geri alabilecek, almadığı takdirde 1 yılın ardından bu haktan mahrum kalacaktı.
Bu gibi maddelerden oluşan mukavele metniyle beraber şirket tarafından kışla ve Talimhane Meydanı nı gösterir bir de harita hazırlandığını belirtmiştik. Bu harita ve 1869 tarihli planın özelliklerine gelince;
Harita (1913): Haritanın en altında görünen ve ağaçlık olduğu tahmin edilen bölgenin “Kabristan”
olduğu belirtilmiş. Hemen üstünde Taksim Kışlası görünüyor. Dikdörtgen biçimindeki kışla çizgilerle 3 parçaya bölünmüş. En sağda Arabî harflerle “Be” işareti konan bölüm 11.040 metrekarelik bir alana sahip; sol altta “Cim” harfiyle işaretlenen bölüm 12.975 ve onun üzerinde “Kef” harfiyle işaretli bölümse 12.894 metrekarelik bir alana sahip. Kışla haritası içine yapılan söz konusu bu bölümlerden arta kalan boşlukların da toplam alanı 13.500 metrekare. Dolayısıyla Taksim Kışlasının genel toplamda sahip olduğu alan 50.409 metrekare.
Plan (1869)؛ Kışlaya ait bu planda üst tarafta kışlanın “önerilen cephe yüksekliği” ve cephenin görünümü çizilmiş. Altta da yine ön ve yan cepheler kuşbakışı resmedilmiş. Yapının uzunluk ve genişlik değerleri için de çizimin tam ortasına “arşın” (2 arşm= 1.5 metre) ölçü çizelgesi verilmiş. Alttaki çizimde binanın 3 cephesinde yer alan oda, kapı, merdiven vs. gibi bölümler ölçüleri verilmeksizin işaret edilmiş.
Aktardıklarımızdan anlaşılıyor ki Topçu Kışlası ve çevresine ait kiralama, satış, devir vb. meseleler geçmişte de gündemi işgal etmişti. Aşikâr ki o zaman da “para’ydı gündem oluşunun sebebi; tıpkı bugün gibi. Bizlerin konuya sunduğumuz katkıysa okuru, etrafında tartışmalar yürütülen kışla ve civarının tarihinden haberdar etmek. Fakat unutulmasın, Osmanlı Arşivi nden çıkarıp sizlerle paylaştığımız vesikalar devede kulak mesabesinde. Arşivler çok daha fazla bilgi ve belgeye gebe…
Topçu KışlasıDevir Sözleşmesi 1913
5 Şubat 1327 tarihiyle çıkan irade hükümlerince Osmanlı Hükümeti nam ve hesabına hareket eden Maliye Nazırı Rifat Beyefendi hazretleri ve diğer taraftan İstanbul’da “Sanayi ve Ziraat ve Ticaret Şirketi Milliye-i Osmaniyesi” ve maliye heyeti nam ve hesabına hareket eden söz konusu şirketin yönetim kurulu üyelerinden Mösyö Pissard ve Mösyö Salem arasında aşağıdaki gibi mukavele akdi yapılmıştır.
Şöyle ki
- Madde
Osmanlı Hükümeti’nin tahtı tasarrufunda olup Beyoğlu’nda Taksim Mahallesi’nde Taksim Talimhane Meydanı adıyla tanınan mahal ile karşısındaki kışlayı ve Galata’da hudutları bilinen Borsa Hanı ile içerisindeki bütün dükkan vesaireyi Osmanlı Hükümeti, Sanayi ve Ziraat ve Ticaret Şirketi Milliyeti Osmaniyesi’ne bıraktığını ve zikredilen şirket de bunları devraldığını beyan eder.
- Madde
Tasarruf hakkı devredilen talimgâh ve kışla arsalarının sathı, hükümetçe tanzim ve işbu mukavelenameye eklenmiş olan haritaya göre yüz elli yedi bin metrekareden ibarettir. Şirket tarafından devralınan arsaların taksim suretini gösterir bir harita tanzimiyle oluşturulacak mahallenin tezyinatı için şirketin münasip ve faydalı göreceği şekilde zikredilen arsa üzerinde sokaklar ve küçük bahçeler için terk ve tahsis edilecek mahallerin sathı 40 ila 52 bin metrekare olacak. Binaenaleyh üzerine bina inşasına mahsus ve Şirketi Milliye’ye ait kısmı yüz beş bin metrekareden noksan olmayacaktır.
3 Madde
maddede yazılı Taksim arazi haritası belediyenin tasvibine arz edilecek ve belediyeye verilmek için bu mukavelename tarihinden itibaren bir sene içinde Şirketi Milliyet Osmaniye tarafından Maliye Nezareti’ne takdim olunacaktır.
Bahsi geçen harita tasdik için teslim edildikten itibaren nihayet bir ay zarfında tetkik edilip tasdik edilecek ve bu müddet zarfında tasdik muamelesinin yerine getirilmemesi halinde zikri geçen harita olduğu gibi kabul edilmiş addedilecektir.
4 Madde
Devredilen arsa üzerine gerek teşekkül edecek emlak şirketi ve gerek sair müşteriler tarafından yapılacak binalar fen kaidelerine ve bina kanununa uygun inşa edilecektir. Şu kadar ki şirket lüzum gördüğü irtifada bina inşa edebilecektir.
5 Madde
Tasarrufu devredilen arsa, han ve müştemilatını dilediği gibi tasarruf ve arsaların üzerlerine bina inşa ve icar ve ferağ etmek salahiyetlerini haiz olmak üzere bir Osmanlı anonim emlak şirketi teşkiliyle söz konusu şirkete şimdiden mezuniyet verilmiştir. Şirketi Milliye zikri geçen Emlak Şirketi Osmaniye’sinin nizamnamesini işbu mukavelename tarihinden itibaren bir sene zarfında Ticaret Nezareti’nin tasvibine arz edecektir.
Zikredilen emlak şirketi hisse senetleriyle tedarik edeceği sermaye miktarının tayininde seçici olacak ve lüzum görülecek sair meblağın tedariki için tahvilat çıkarmaya mezun bulunacaktır.
Şirketi Milliye fariğ olan yerleri söz konusu emlak şirketi adına masrafsız devir ve ferağa yetkili olup ancak işbu devir muamelesi dokuzuncu maddede yazılı bir sene müddetin bitiminden yani hükümetin fesih hakkı düşmezden önce icra olunmayacaktır.
6 Madde
Borsa Hanı ile ferağ olunan arsalar birleştirilmek suretiyle her nevi müdahale ve engelden arınmış olarak Şirketi Milliye’ye teslim edilecektir. Ferağ olunan (tasarrufu devredilen) arsalar üzerinde mevcut kışla ve sair binalar dahi devirde dâhil olup arsalarla beraber şirkete teslim olunacak ve şirket dilediği gibi tasarruf edebilecektir. Ancak şirket mezkûr kışlanın teslimi için Osmanlı Hükümeti ne mukavelenâme tarihinden itibaren 2 sene müddet verir. Hükümeti Osmaniye işbu müddet için bir çeşit kira bedeli vermekle mükellef olmayıp fakat söz konusu sürenin bitiminde işbu kışlanın şirkete teslimini katiyen kabul eder.
Şayet verilen 2 sene müddet dolduğunda mezkûr kışlanın tesliminde gecikme vuku bulursa şirketin, kışlanın tahliyesi ile teslimini talep etmek hakkındaki hukukuna asla halel gelmemek şartıyla söz konusu sürenin bitiminden itibaren kışlanın tahliyesine değin geçecek günler için yıllık 30 bin lira üzerinden bir kira bedeli talebine hakkı olacak ve Maliye Nezareti zikredilen kira bedelini ödemeye mecbur olacaktır.
7 Madde
Hükümeti Osmaniye, Şirketi Milliye ile onun makamına kâim olacak emlak şirketinin tasarrufu devredilen han ile Talimhane ve kışla arsalarına dilediği gibi ve hiçbir mani olmaksızın tasarrufunu temin eder. Söz konusu han ve arsalar hakkında üçüncü kişiler tarafından meydana gelecek talepler ve hak iddialarından doğan her nevi masraf, zarar ve ziyanın tazmini için adı geçen şirketlerle müşterilerine karşı Osmanlı hükümeti taahhüt eder.
- Madde
Tasarruf devri (ferağ) bedeli 500 bin liradan ibaret olup nakden ve peşin olarak ödenecektir. Söz konusu 500 bin lira Talimhane arsasıyla hanın şirkete teslimi ve şirket adına Defterci Hakanî (Tapu Kadastro Müdürlüğü) memuru huzurunda ferağ muamelesinin icrası ve usulü dairesinde tasarruf senetlerinin verilmesi esnasında ödenecektir.
9- Madde
Osmanlı hükümeti işbu mukavele tarihinden itibaren bir sene zarfında dilediği esnada şirkete ferağ bedeli yani 500 bin lirayı ve bu bedel üzerinden %10 tazminat yani 50 bin lira ki toplamda 550 bin lira ile söz konusu tarihten itibaren geçecek günler için 500 bin liranın %6 hesabıyla gecikme faizini (güzeşte) ve 12. madde gereğince ferağ harcı olarak tesviye olunacak 7 bin 500 lirayı Şirketi Milliye ye ödeyerek şu ferağı feshetmeye ve ferağ ettiklerini geri almaya yetkisi olacak. Bundan dolayı şirketin söz konusu tazminattan başka hiçbir surette zarar ve ziyan talebine hakkı olmayacaktır.
Şayet Osmanlı hükümeti yalnız Borsa Hanı hakkındaki ferağı feshetmek arzusundaysa bunun bedeline mukabil 100 bin ve tazminat olarak 10 bin ki toplamda 110 bin lira ile 100 bin liraya ait gecikme faizi ve ferağ harcının beşte birini ödeyerek hakkındaki ferağı feshedebilecektir.
Fakat Talimhane ve kışla arsaları hakkındaki ferağı fesihle yalnız hanı şirket uhdesinde bırakmaya yetkisi olamayacağı gibi Talimhane ile kışladan yalnız biri hakkında da işbu fesih salahiyetini hiçbir sebeple kullanamayacaktır.
Osmanlı Hükümeti yukarıda yazılı salahiyeti kullanmak istediğinde zikredilen 1 sene müddet dolmadan önce Şirketi Milliye’ye keyfiyeti haber vererek, yazıldığı gibi tesviyesi icap eden meblağı tamamen şirkete ödemek üzere söz konusu süre dolmadan Osmanlı Bankasına teslim edecektir.
Bahsedilen sene doluncaya kadar işbu salahiyet zikredilen şartlar dairesinde kullanmayacak olursa
herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın Osmanlı Hükümeti’nin bu salahiyeti katiyen düşmeyecektir.
ıo. Madde
Osmanlı Hükümeti hanın kira kontratlarını Şirketi Milliye’ye şimdiden devredecek ve bir önceki madde gereğince fesih hakkını kullanıp gerekli meblağı şirkete ödediğinde şirket de fesih tarihine kadar handan elde edeceği kira bedelini tabiatıyla hükümete iade edecektir.
11Madde
Gerek Şirketi Milliye ve gerek onun makamına kâim olacak emlak şirketi ve onlarla bu hususta iştirak edecek şirketler sözü edilen arsalarla üzerine inşa edilecek binalar ve handan dolayı yalnız vergi ve belediye resmi ödeyecek ve uhdelerinde bulunduğu müddetçe vakfa ait “mukataa” ve tecilli kiralar Osmanlı Hükümeti’nce alınacak vergiden doğrudan doğruya vakfa ödenecektir.
12Madde
Ferağ muamelesinin gerek Şirketi Milliye adına ve gerek onun makamına kâim olacak emlak şirketine vuku bulacak “ferağ harana karşılık Şirketi Milliye yalnız 7 bin 500 lira tesviye edecek ve ondan başka gerek ferağ harcı ve gerek bu mukaveleyle ferağ muamelesi için damga ücreti Osmanlı Hükümeti’ne ait olacaktır.
Hükümet 9. madde gereği fesih hakkını kullandığı halde ferağın iadesi için gereken bütün harç ve damga ücretleri de hükümete ait olacaktır.
13- Madde
Osmanlı Hükümeti 9. madde gereği verilen fesih hakkının cari olduğu bir sene müddet zarfında Şirketi Milliye hiçbir şekilde vergi (belediye vs.) vermeye mecbur olmadığı gibi bir seneden sonra kışlaya ait vergi 6. madde gereğince bedelsiz işgal olunacak müddetin sonuna kadar hükümete ait olacaktır.
- Madde
Masrafları kendisine ait olmak üzere arazi üzerine yapılacak yolların kaldırımları, yaya kaldırımları ve su giderleri emlak şirketi tarafından inşa edilecektir. Fakat bunların yapımı tamamlandıktan sonra korunması belediye ait olacaktır.
15 Madde
İşbu mukavelenâmenin hükümlerinin icrası veya tefsirinden dolayı Osmanlı Hükümeti ile Şirketi Milliye veya onun makamına kâim emlak şirketi arasında doğacak bütün ihtilaflar biri hükümet tarafından ve diğeri şirket tarafından tayin edilecek 2 hakem vasıtasıyla halledilecektir. Bunlar uyuşamadıkları halde görüşlerden birini tercih suretiyle işi sonlandırmak üzere zikredilen hakemler 3. bir hakemin kararı taraflar hakkında kati ve icrası mecburi olacaktır.
16 Madde
İşbu mukavelenâmenin hilafına getirilecek davaların görülmesinden hâkimler men edilecektir.
Ek Madde
Osmanlı Hükümeti Taksim arsalarıyla Galata’daki hanı veyahut yalnız Taksim arsalarını geri almak istemeyip de katiyen şirkete terk ettiği takdirde sermayesi 800 bin liradan fazla olmamak üzere teşekkül edecek emlak şirketi hisselerinden 100 bin liralık itibari miktarını aynı bedelle almak hakkını haiz olup bu hakkını kullandığı takdirde mukavele tarihinden itibaren bir senenin bitiminden önce şirkete vaziyeti haber verecek ve bedeli olan 100 bin lirayı bir defada ve nakden ödeyecektir.
Emlak şirketi dahilî nizâmnâmesine uygun olarak ihtiyat akçesi (yedek akçe, rezerv) ve hisse senetlerine verilecek %6 faizin ve İdare Meclisi ne verilmesi mutat olan hissenin ayrılmasından sonra geriye kalacak kârdan %40’ı verilebilmek üzere “müesses hisse senedi” çıkarma izni vardır.
Hükümetin şirketten alacağı hisse senetleri nispetinde zikredilen müesses hisse senetlerine de katılımı olacaktır. Yani faraza, emlak şirketinin sermayesi 600 bin lira olduğu halde hükümetin alacağı hisse senetleri 100’er bin liradan ibaret olduğundan çıkarılacak müesses senetlerinin 1/6’sı hükümete ait olacaktır.
Hükümetin 100 bin liralık hisse senedi alması, kendisine şirketin idarî işlerine müdahaleye hak ve yetki bahsedemez. Yalnız Osmanlı Hükümeti şirket nizâmnâmesi gereğince hisse ve müesses senet hâmillerinin haiz oldukları bütün hak ve menfaatlerden istifade edecektir.
İşbu mukavelenâme 2 nüsha olarak İstanbul’da 7 Şubat sene 1328 (20 Şubat 1913) tarihinde düzenlenip taraflar arasında teati edilmiştir.
İmzalar Şirket adına: Mösyö Salem ve Mösyö Pissard – Osmanlı Hükümeti adına: Maliye Nazırı Rifat Paşa
Taksim Topçu Kışlası