Segal, George

Segal, George

ABD’li heykelci (New York 1924). New York Üniversi­tesi’nde öğrenim gören George Segal, 1956’da ilk ser-

ABD’li heykelci George Segal Sinema’da (1963) adlı bu yapıtında da görüldüğü gibi, alçıdan kalıba dökerek ham halde bıraktığı bembeyaz insan figürlerini gerçekçi dekorlar içine yerleştirerek, sanki günlük yaşamın akışı içinde mumyalaştırılmışlar etkisi

uyandırmaktadır. (Albright-Knox Sanat galerisi, Buffalo, New York.)

gisini açtı. Soyut dışavurumculuğa karşı harekette yera- lıp, 1962’de New York’ta Sidney Janis galerisinde açı­lan “Yeni Gerçekçiler” sergisine katıldı. Asamblaj ve pop art tekniklerinden yararlanmakla birlikte, insan fi­gürüne bağlı kalıp, alçı kalıba dökerek ham haliyle bı­raktığı bembeyaz insan figürlerini, gerçekçi dekorlar içine yerleştirdi: Akşam Yemeği (1964-66, Walker Sa­nat galerisi, Minneapolis), vb.

Segovia, Andres

İspanyol gitar virtüözü (Linares, Andalucia 1893-Mad- rid 1987). Kısa bir süre piyano, keman ve çello çalışıp, sonra klasik gitara yönelen Andres Segovia, büyük öl­çüde kendi kendini yetiştirdi. 1909’da profesyonel ya­şamına başlayıp, 1924’ten sonra Paris ve ABD’de ver­diği konserlerle, o dönemde biraz gözardı edilmiş olan klasik gitara yeniden saygınlık kazandırdı. SSCB ve Uzakdoğu’da da konserlere çıkıp, Albeniz, Paganini, Schubert, Chopin, vb. birçok bestecinin keman ya da piyano için bestelerini büyük bir başarıyla klasik gitara uyguladı. Pono, Turina, Villa-Lobos, Castelnuovo-Te- desco, vb. çağdaşı bestecilerin kendisi için yazdıkları parçaları yorumlayışıyla, gelmiş geçmiş en büyük gitar ustalarından biri sayıldı.

Segre, Emilio vinden alınınca (1938) ABD’ye göçtü. Kaliforniya Üni­versitesi’nde ders verip, çalışma arkadaşlarıyla atom sa­yısı 85 olan astati (1940) buldu. Los Alamos Bilim Labo- ratuvarı’nda atom silahları üstüne araştırma yapan bilim adamları ekibinin başkanlığını yapıp (1943-1946), yeni­den üniversitedeki görevine döndü ve plütonyumun bir izotopunu (plütonyum-239) buldu. Öwen Cham- berlain’le birlikte Kaliforniya Üniversitesi’nde betatron üstüne çalışarak, bakır atomlarını yüksek enerjili proton bombardımanına tutup, çok sayıda atomdan, az sayıda antiproton ayırmayı başardı (1958; bu buluşlarıyla 1959’da Nobel Fizik Ödülü’nü paylaştılar).

Seine ırmağı: Bk. sen irmaği.

Sekbanıcedit

NizamıceditOcağı’nın kaldırılmasından sonra Alemdar Mustafa Paşa’nın kurduğu (1808)ordu. Senedi İttifak’ın imzalanmasından sonra yeni bir düzenli ordu kuran ve Nizamıcedit adının (Bk. NİZAMICEDİT) Yeniçeriler arasındaki olumsuz etkisinden kaçınmak için Sekbanı- cedit adını veren Alemdar Mustafa Paşa, büyük bölümü Rumeli’den gelen askerlerden oluşan bu orduyu Le­vent Çiftliği’ne ve Üsküdür’daki kışlalara yerleştirdi. Ama Yeniçerilerin ayaklanmalarından ve Mustafa Pa- şa’nın Alemdar Olayı’nda ölümünden (Bk. ALEMDAR OLAYI) sonra, Sekbanıcedit Ocağı dağıtılıp, kışlaları ateşe verildi.

Sekizinci, îbnürrefik Ahmet Nuri: Bk.

İBNÜRREFİK AHMET NURİ.

sekizli

Diyatonik skalada, aralarında sekiz derece bulunan iki uyumlu ses arasındaki aralık. Sözgelimi, herhangi bir c ile üstündeki ya da altındaki ikinci c arasındaki aralık bir sekizlidir (oktavda denir):|cdefgabec’; vb. Sekizli terimi ayrıca, sekiz partili bir müzik parçasını ve sekiz çalgı ya da şarkıcıdan oluşan topluluğu belirtmede de kullanıl­maktadır.

Sekondi-Takoradi

Gana’da liman kenti. Gine körfezi kıyısında, Akkra’nın 180 km batısında yeralan, ülkenin ikinci büyük limanı ve beşinci büyük kenti olan Sekondi-Takoradi’nin nü­fusu 255 000’dir. Önemli bir demiryolları kavşağı ve Gana’nın boksit dışsatım limanı olan Sekondi-Takoradi, iki ayrı kentken, 1946’da tek bir belediye haline getiri­lip, 1963’te birleştirilmiştir. Kentte liman etkinliklerinin yanı sıra, sanayi de oldukça gelişmiştir: Tersaneler, de­miryolu araçlarını onarım atölyeleri, kereste fabrikaları, besin sanayisi, vb.