Sağlık Bilgisi

ŞİFALI SULARDAN FAYDALANMA USULLERİ

ŞİFALI SULARDAN FAYDALANMA USULLERİ
Şifalı sulardan: buğu, koklama, serpintileme, gargara, lavaj, banyo, duş ve lavman şeklinde faydalanılır.
Bu faydalanma; solunum, sindirim ve üreme sistemleri üzerinedir.
Buruna tazyiksiz olarka su çekilmesine burun banyosu, tazyikli olarak su çekilmesine burun duşu denilir. Eğer hasta,, bu iki şekle dayananıiyorsa, su buruna serpinti hâlinde verilir.
Derin solunum yolları için de buğulama ve koklama yapılır.
Ilıcanın gazı ve sisli suyu 30-43 derece arasındaki sıcaklıkta koklanılır. Süre, her hastalığa ve ısıya göre değişir.
Mide lavajı, doktora ihtiyaç göstermezken, bağırsak lavajı doktor kontrolündü yapılmalıdır. Üreme organları ile ilgili tedavi de böyledir.
Kaplıca ve içmeler yolu ile tedavi için mevsim: ilkbahar ve sonbahardır. Kadın hastalıkları tedavisi için özel bir zaman yoktur. Yalnız, şifalı suların bulundukları yerin iklim özellikleri mutlaka dikkate alınmalıdır. Tedavi süresi 2 1 gündür.
Tedavinin ilk günlerinde termal krizi adı verilen kaplıca arızasının meydana gelmesi son derece normal olup, bu kriz 3-5 gün içerisinde atlatılacaktır. Bundan sonra da tedaviye devam edilmesi gerekir.
Onbeş günün altındaki bir kaplıca tedavisinin faydalı olması mümkün değildir.
Eğer şifalı sulardan haricen faydalanılmak isteniliyorsa, genel havuz, termal banyo ya da çamur ve buğu banyosu ile duş yapılır.
Ayrıca romatizal hastalıklarda masaj yapılması da sondere önemlidir.
İçerisine sıcak veya soğuk su karıştırılmadan kaynaktan geldiği şekliyle kullanılması geçirilen termal banyo sisteminde görülür. Ancak, bu usulde. ılıca suyu. ızgaralardan geçirilen su ile ısıtılır ya da soğutulur. Bu şekilde ılıcanın 40 derece civarında bulunması, en ideal olan şeklidir.
Hasta. ılık banyolarda 30-120 dakika arasında kalır. Bu. iki gün devam eder. Banyoların ilki hafif bir sabah kahvaltısından sonra yapılmalı, akşam üzeri ise saat 17 civarında tekrar edilmelidir.
Banyo tedavisinde Madenden yapılan küvetler mahzurludur. Bu şekilde. suyun özelliği değişebileceği gibi, elektrik kaçağına sebep olabilir. Biz- deki tatbik şekli ile mermer banyolar, bol su bulunması halinde, temizlik bakımından son derece faydalıdır.
Radyoaktiviteli suların, solunum yolu ile vücuda geçmesi isteniliyorsa ağaç bir kürekle sık sık karıştırılmalıdır.
Bu tip tedavide, banyo sonrası, vücudu sıcak ve ıslak havlulara sararak istirahat edilmelidir. İstirahat yeri, banyo odasına içerisinde olmalıdır.
Ilıca tedavisinde, havuzlu banyoların özel bir önemi vardır. Hareket isteyen hastalıkların tedavisi için bu usul çok faydalıdır. Hareket edemeyen hastalar, havuz içerisine sedye indirilerek, hareketleri sağlanır.
Bu havuzlarda, ısı hastalığın nev’ ine göre ayarlanılmalıdır. Havuza yıkanıldıktan sonra girilmeli, havuzda su devamlı akmalıdır.
Ilıca havuzları, bulaşıcı hastalıklara sebep olabilecek su birikmesine engel olunacak biçimde yapılmalıdır.

Ağır hasta olanlar, özel havuza alınmalı, su sıcaklıkları doktor tavsiyesine göre ayarlanılmalıdır.
El-ayak banyolarının süresi 20 dakika kadardır. Bunun beş dakikası sıcak, beş dakikası soğuk su uygulanır. Sıcak su için ısı 38-40, soğuk su için ise , 16-28 derece arasındadır.
Oturarak yapılan banyolar, özel küvet içerisinde uygulanır.
Duş tedavisinde suyun tazyikinden de faydalanılmış olunur.
Ilıca suları ile yapılan banyolarda suyun gaz ve madenlerinin etkileri de büyüktür.
Sinir sistemini etkileyecek duş tedavileri uzun süreli olup, damarlara da faydalıdır.
Eğer vücudun belirli bir bölgesi tedavi edilecekse . 30-40 dakika kadar bir yada birbuçuk metre mesafeden az tazyikli sıcak su akıtılması yeterli olacaktır. Bu sırada aynı zamanda masaj da yapılıyorsa, adına duşlu masaj denilir. Vücuda tazyikli su verilmesinde: boru ya da hortumun ağzında, suyu küçük deliklerden fışkırtan suyu küçük deliklerden fışkırtan bir parça bulunmalıdır. Buna iplik duşu da denilir. Bu şekilde vücuda gönderilen 40-48 derece sıcaklıktaki su, felçe uğrayan etleri kuvvetlendireceği gibi, organ ağrı ve spazmları ile çocuk felçlerine de iyi gelir.
Şifalı sularla tedavide: buğu banyosunun özel bir yeri vardır. Bizde kaplıca tedavisinde mecburen yapılmış olsa da çok faydalıdır. 35-40 derece sıcaklıktaki sıcak su buğusu, hastanın tahammül derecesine göre 10-30 dakika arasında sürer. Bu şekilde buğulu havanın teneffüs edilmesi, terleme süresini uzattığı gibi, sıcağı dayanma süresini de unatır. Kan dolaşımı hızlanır. Dışarıda da sıcak bir dinlenme yeri ve vücuda sarılan sıcak havlular, terlemeyi devam ettirir. Daha sonra yapılacak birkaç dakikalık ılık ya da soğuk duş, derinin rahat hava almasını sağlar.
Masajın Avrupa’ya yayılması, M ısır’da bir Türk hamamında yıkanan ünlü Napoleon’un. bunu AvrupalIlara tavsiye etmiş olmasındadandır. Türk hamamında yapılan keseleme ve ovma, böylece masaj adı altında bütün Av- rupaya yayılmıştır.
Bizdeki banyolardan faydalanma sisteminde, eksik olan tarafımız, sonunda üşüme korkusu ile soğuk su uygulaması yapılmayışıdır.
36 derecenin altında verilen kuru gaz banyosunun büyük faydası vardır.

Şifalı suların bulundukları yerlerde yapılan çamur banyoları çok faydalıdır. Birçok kaplıca ve ılıcada bu çamurlardan faydalamlamanıaktadır. İlıca çamurları ile tedavi usulü, tarihin çok eski devirlerine kadar uzanır.
Ilıca suları, çamura sıcaklık, madenler ve radyoaktivite karıştırır. Çamur banyosu: deriye, damarlara, lenfa yollarına mekanik tesir yapar, kandur- gunluğu ile ödemleri dağıtır. Böylece. iltihaplanmalardan kalan şişkinlikler de kısa zamanda ortadan kalkar. Hasta, çamur içerisinde dayanabileceği süre kadar kalmalıdır. Bu şekildeki banyoda kalma süresi 20-30 dakika arasında olup, hastalık çeşidi ve hastanın dayanabilmesi şartı ile sıcaklık 45 derece olmalıdır.
Vücuda bulaşan çamur, banyo sonrası yapılacak duş ile temizlenir ve hasta büyük havlu ve battaniyeler içerisinde 20 dakika kadar terletildikten sonra. ılık veya soğuk bir duş yaptırılarak 20 dakika için istirahate alınmalıdır.
Bu arada masajın en eski bir tedavi şekli olduğunu da belirtmek gerekir.
Şifalı sulardan içmeler olarak faydalanılacak ise. hasta kaplıca doktoruna sorarak, hastalığının cinsi ile içeceği su miktarını öğrenmelidir.
Arsenik ve iyotlu suların fazla içilmesi zararlıdır. Dünyanın pek çok ülkesinde: sodyum klorürlü suların içilmesi metodu terk edilmiş, klorürlü suların tuzsuz olanları içilmektedir.
Bu sular aç kamına onbeşer dakika ara ile içilirse, müshil tesiri yapar. Yemeklerden yarım saat önce, uzun aralıklarla içilmesi halinde mide faaliyetleri arttırılır.
Yemeklerden sonra bir saat geçince, kendi ısısı ile içilirse, mide ifrazatını azaltır ve ağrıları keser.
Üç gün süre ile, mümkün olduğu kadar çok su içmek suretiyle bizde yapılan tedavi usulü: tansiyonu yükselterek, idrar toplanmalarına, heınoroid. bağırsak ve karaciğer krizlerine sebep olarak, büyük tehlike arzedebilir. Bu sebeple, yapılacak kürlerin süresinin üç haftalık bir tedaviyi thtiva etmesi en normal olanıdır.
Kaplıca ve içmelerde 250 şer gramlık bardaklar bulundurulmalıdır.
Eğer bir hasta, aç kamına su içemiyorsa, sudan önce bir parça ekmek ya da bisküvi verilebilir.
Su içme, azdan çoğa doğru giden kürler şeklinde olacak normal bir hadden sonra, tekrar yavaş yavaş azaltılacaktır.
Eğer içilen su kabızlık yapıyorsa, buna süt ya da bazı ilâçlar eklenilebilir.
Çok soğuk sular, içmek için biraz bekletilebilir.
İlıca veya kaynak suları, yerlerinde kullanılmayarak başka yerlere taşınırlarsa, özelliklerinde meydana gelen değişmeler dolayısiyle beklenen faydadan uzaklaşırlar. Maden suları bile, şişe içerisinde, kaynağındaki kadar güçlü değildir.
Türkiye’de az tatbik edilen bir tedavi şekli de, şifalı suların deri altına şırınga edilmesidir. Bu tedavi şekline göre, su kaynaktan geldiği gibi kullanılmalıdır.
Bazı ılıca suları, fizyolojik serumdan daha tesirlidir.Kaynaktan uzakta su içmek isteyenler, suyu götürecekleri yere mikropsuz ve temiz kaplarda taşımalıdırlar. Şişeleme tekniğine uygun olmayan şekilde doldurulacak su. fayda yerine zarar verir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir