ŞİİLİK, Alın. Schıa (f), Schıismus (m). Fr. Chiisme
(m). İng. Shiism Yetmişiki fırkadan birinin adı. Şiî
(veya şia) fırkasına mensup olanların yolu. Şiîlik,
Abdullah İbni Sebe’ adında birinin ortaya çıkardığı,
daha çok siyasî yönü bulunan ve hurufî inancından olan
dinî bir fırkanın, grubun adıdır (Bkz. Hurufilik). Bu
fırkaya, mensup olanlara “Şiî” veya “Şia” denir. Şiî ve
Şia, lügâtta, bir insanı kuvvetlendiren yardımcılarına
denir. Hz. Ali’yi sevdiklerini söyleyip, diğer Eshâb-ı
kirâm’ın kıymetini, büyüklüğünü bilmeyip bunları
kötüleyenlere (Şiî) denir.
Şiflerin temel görüşü şu konuda toplanmıştır: Peygamberimiz
(s.a.v.) âhirete teşrif ettikten sonra, müslü-
manların reisi, İmam-ı Ali’dir. Her asırda da başkanlık
onun çocuklarının hakkıdır. Başka kimse, hiçbir
zaman, müslümanlara imam (başkan) olamaz. Başkaları
ancak zulüm ile, bunların hakkına saldırmakla
(bunlar da kuvvetsiz olup, birşey diyemedikleri için)
başa geçer. Şifler, çeşit çeşit kollara, partilere ayrılmış ise
de, başlıca yirmi fırkadır. Bazıları birbirini kötülemekte
çok ileriye gitmektedirler.
Şiîliği kuran ve ilk olarak ortaya çıkaran Abdullah
ibni Sebe’ Yemenlidir. Mısır’dan Medine’ye gelip, müslüman
olduğunu söylemiştir. (Sen tanrısın!) dediği için,
Hz. Ali bunu, halife iken Medayin şehrine sürdü. Hazreti
Ali (r.a.)’nin şehid edilmesinden sonra, (İbni Mülcem
Hz. Ali’yi öldürmedi. Şeytan Ali’nin şekline
girmişti. Şeytanı öldürdü. Ali bulutlar içindedir. Gök
gürlemesi, onun sesidir. Şimşek, kamçısıdır) derdi. Bu
fırka, her asırda başka bir hâl almış, Şah İsmail zamanında,
belli bir şekle sokularak, kitapları yazılmıştır.
Şiîlik, Hz. Ali zamanında kuruldu, insanlar arasına
yayılması daha sonra başladı. Şifler, birçok fırkalara
ayrılmışlardır. Bu fırkaların ilkinden olan (Kisaniyye),
Hicretin altmış (60) senesinde, (Muhtariyye) altmışaltı
(66) senesinde ve (Hişamiyye) fırkası da yüzdokuz (109)
senesinde ortaya çıktılar ise de tutunamadılar. Bir müddet
sonra yok oldular. Hicretin yüzonikinci (112) senesinde
(Zeydiyye) fırkası ve daha sonra da öteki fırkalar
meydana çıktı. Şiî inancına mensup fırkalar, Eshâb-ı
kiramın hepsinin ölümünden sonra ortaya çıkmışlardır.
Şiflerin fırkalarından meşhur olanların adlarından bazı
ları şunlardır: Kâmiliyye, Benâniyye, Cenâhiyye, Mensuriyye,
Hattâbiyye, Gurebiyye, Zemnıiyye, Yunusiyye,
Müfevvide, İsmailiyye, Zeydiyye, İmamiyye (Rafiziyye),
Batınîyye (İsmailiyye)… v.s..
Şiflerin bütün fırkalarının inanışları üç grupta
toplanmaktadır:
1- Hz. Ali; Eshâbın en üstünüdür diyorlar. Böyle
inananlara “Tafdîliyye” denilmektedir.
2- Eshâb-ı kiramdan birkaçından başkası zâlim
olup, dinden çıktılar, diyorlar ve bunları kötülüyorlar.
Bunlara “Sebbiyye” denilmektedir.
3- Hz. Ali tanrıdır diyorlar. Bunlara da “Gulât-ı
Şia” denilmektedir. Sebbiye ve Nusayriyye fırkaları
böyledir.
Bunlar, her zaman Hz. Ali’nin ve Hz. Abbas’ın
torunlarından birinin etrafına toplanıp çeşi’li ft-Valara
ayrıldılar. İmam-ı Zeynelâbidîn velîıt edince, çoğu
bunun oğlu Zeyd’in yanında toplanıp, Emevî hükümdarı
Hişam bin Abdülmelik tarafından İrak valisi olan
Yusuf-ı Sekafî ile harp etmeye giderlerken bir kısmı
Zeyd’den ayrıldı. Zeyd bunlara (Rafi/î) dedi. Kendileri
ise (İmamiyye) adını aldılar. Zeyd’in yanında kalanlara
(Zeydî) denildi. Her ikisi de, (Resûlullah’tan (s.a.v.) sonra hilâfet, oniki imamdandır) dediler. (Bkz. Oniki
imam). Bugünkü şiflerin çoğu (İmamiyye) fırkasına
mensupturlar. Bunlar da kendilerine (Ca’ferî) diyorlar.
Tarihte şiîlik, daha ziyade İran, Hindistan ve Bağ
dat civarı… gibi İslâm memleketlerinde yayılmıştır.
ŞİİLİK
11
Tem