sipahi
Osmanlı ordusunda ikiye ayrılmış atlı asker sınıfı. Murat
I döneminde Timurtaş Paşa tarafından kurulduğu sanılan, başlangıçta 2 bölükken sonradan 6 bölük haline geldiği için “altı bölük halkı”, kırmızı bayrak kullandıkları için “kırmızı bayrak bölüğü” de denen sipahi sınıfı, kapıkulu sipahilerive tımarlısipahilerolarak ikiye ayrılırdı. “Dergâh-ı Ali sipahileri” de denilen kapıkulu sipahileri, kapıkulu askerleri arasında ayrıcalıklı yer tutar, bütün kapıkulları gibi önceleri devşirmelerden toplanır ve altı bölükte yetiştirilirler, “Sipahi Ağası” denilen bir komutan tarafından yönetilir, yeniçerilerden farklı olarak evlenebilirlerdi: Öğulları da sipahi olarak yetiştirildi. Dirlik sisteminin işlerliğini koruduğu yıllarda Osmanlı ordusunun en kalabalık gücünü oluşturan tımarlı sipahilerse, devşirme sisteminden geçmeyen Türk ya da müslü- manlardan toplanır, ücret almayıp, kendilerine tımar olarak verilen ve yıllık geliri 1 000 akçeden 20 000 akçeye kadar olan bir toprağın gelirini alır, bunun karşılığında da savaşlara katılmakla yükümlü olurlardı. Sancak yönetiminde bölüklere ayrılan, “subaşı”, “bayraktar” ve “çavuş” adı verilen subaylar tarafından yönetilen (savaş durumunda on bölük birleşerek “alaybe- yi”nin komutasına girerdi) ve Osmanlı ordusunun belkemiğini oluşturan tımarlı sipahiler, Osmanlı iktisadının ve dirlik sisteminin bozulması, ateşli silahların yaygın biçimde kullanılmaya başlanması üstüne önemlerini büyük ölçüde yitirdiler. Anadolu’da birçok ayaklanmada temel rol oynadıktan sonra, 1847’de Abdülmecit’in fermanıyla son kalanların emekli edilmesiyle, ortadan , kalktılar.