wiki

YALDIZLI KAPI

ekran-alintisiH. 857, M. 1453 yılında İstanbul’un alınmasından dört beş yıl sonra (1458), Fatih Sultan Mehmed Han, daha önce harap edilen bu kaleyi ve Gyrus Kostantin Surlarını tekrar yaptırarak, zirveleri koni şeklinde, sekiz kenarlı1?? yedi adet kule ile çevirtmişti. Fakat kulelerin bu koni şeklindeki çatıları çirkinliklerinden ve yangınların yayılmasına imkân sağladığından, sonradan kaldırılmıştır. Buraya Yedikule adını veren Fatih’tir. 1768’te meydan gelen depremde üç kule harap olmuş, bu sebeple kulelerin sayısı dörde inmiştir. Bu yedi kuleden başka bazı küçük kuleler de vardı. Bunlardan biri Chirisi Pili’nin yerindedir. Bu kuleler, elli ile altmış ayak yüksekliğindeki temeller üzerine oturtulmuştur. Kulelerin çatıları koni şeklinde olması sebebiyle Chevasel Gaufier, “Bunlar, kuleden çok yel değirmenlerine benzer” diyor. Bu beş kenarlı surun her bir kenarı kırk ilâ kırk beş kulaç genişliğindedir. Kuzeyden ve doğudan şehir tarafına, batıdan ovaya (Kazlıçeş- me’ye), güneyden Marmara sahiline kadar uzanan ve tahminen üç yüz zirâ* genişliğinde olan bu sütunlar,

ekran-alintisi

sebze bahçelerine bakar. Bilindiği gibi, bu bahçelerde en leziz sebzeler yetişir. Özellikle marulu ve lahanası çok meşhurdur. H. 1160, M. 1782 yılında İstanbul’da çıkan büyük bir yangında Yedikule Kasrı yanmışsa da, Sultan Birinci Abdülhamid devrinde H. 1203 yılında tamir edildiği zaman – önemsiz ve gereksiz görülerek  kulelerden dördü oldukları hâlde bırakılarak ihmal edilmişti. Bu dört kule bir depremde harap olmuştur. Adı geçen padişahın zamanında, devletin hâzinesi ve savaş ganimetleri burada saklanıyordu.178 Vaktiyle çok muhteşem olan bu kapının kornetiyen tarzında işlenmiş yeşil damarlı iki sütunundan başka bir şeyi kalmamıştır.179 Bu sütunlar, Gyrus Kostantin Suru’na bitişik olan kapının iki tarafındadır. Üzerinde Sultan İkinci Mahmud’un tuğrası vardır. Tamir sırasında, kapının kemerine sulu boya ile birtakım süslemeler yapmışlardır ki, bu nakışların burayla hiçbir münasebeti yoktur. Bereket versin ki, zamanla sıvalar düşmüş, bu çirkin nakışlar da kısmen dökülmüştür. Söz konusu olan, dış kapıdır. Bunun bir de iç tarafında kapılar vardır. Resimde görüldüğü gibi, Yedikule Kalesi’nin Kazlıçeşme’ye bakan cephesi, çok özenle yapılmış, yontma mermerlerle inşa edilmiştir. İki yüksek burç arasında, vaktiyle üç kapı varmış. Ortadaki en yüksektir ve hakikaten muhteşemdir. İki tarafındaki kapılar, ortadakine nispetle daha küçüktür. Kapıların kenarlarında,başlıkları kornetiyen tarzında, düz sütunlar vardır ve çok sanatkâranedir. Esasen pek muhteşem olan bu cephe, yer sarsıntılarından dolayı gevşediğinden kapılar örülmüş ve ortadaki de şimdi küçük bir kapı hâlinde bırakılmıştır.180

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir