wiki

BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ

B O Ğ A Z İÇ İ K Ö P R Ü S Ü ; Aim. Bosporus- brücke (f.), Fr. Le Pont (m.) du Bosphore, İng. Bosphorus bridge. Asya ve Avrupa kıtalarını, İstanbul Boğazı üzerinde birleştiren köprü. Anadolu yakasında Beylerbeyi’nden başlar, Avrupa yakasında Ortaköy’den geçer, Mecidiyeköy’de sona erer. Yirminci yüzyılda iki kara parçasını birbirine bağlayan on büyük asma köprü vardır. Bunlardan bâzıları Boğaziçi Köprüsünden önce ya-, pilmiş ve uzunlukları daha fazladır. Fakat iki kıtayı birleştiren Boğaz’ın güzel mâvilikleri arasında inci gibi asılan iki köprüden biri Boğaziçi diğeri ise Fâtih Sultan Mehmed Köprüsüdür.

bogazici-koprusu

Milâttan önce 513 yılında Pers Hükümdarı Dârâ, Boğaz’ın en dar yeri olan Anadolu Hisarı ile Rumeli Hisarının bulunduğu yerde gemileri yan yana dizdirerek bir köprü yaptırmıştı. Bu köprüden seksen bin askerini Boğaz’ın karşı yakasına geçirdi. Bu esâsında köprü olmayıp sâdece geçiş için kullanılan yüzen araçlardan yapılan bir geçitti. Anadolu hâkimiyetinden Rumeli topraklarına fetih için geçen Türkler Boğaz’ı rahat geçebilmek için köprü yapmayı düşünmüşlerdi. Yıldırım Bâ- yezîd’in yaptırdığı Anadolu Hisarı, Fâtih Sultan Mehmed Hanın yaptırdığı Rumeli Hisarı, gelecekteki köprü yapımının bir ön hazırlığı idi. Fakat o gün için bu hisarlar Boğaz’ın giriş-çıkışını kontrol eden ve iki tarafta hâkimiyeti sağlayan muhteşem kalelerdi. Daha sonraki senelerde askerî bakımdan faydalı olacağım düşünenler, köprünün yapılmasını fiiliyâta çıkaramadılar. Hatta İtalya’nın büyük jes- samı Leonardo Da Vinci Boğaz’ın iki yakasını birleştiren açılır kapanır bir köprü yapımını o zaman Osmanlı Sultânı olan İkinci Bâyezîd’e teklif etmişse de yapım için teşebbüse geçiş olmadı. O zaman için köprü üzerinde durulmamasının esas sebebi OsmanlIların Akdeniz ve Karadeniz’de mutlak hâkim olmalarıydı.

Aradan geçen uzun zaman ve Boğaz’a konan buharlı gemilerin çalıştırılması köprü fikrini tekrar gündeme getirdi. Boğaz Köprüsüne askerî bakımdan büyük ihtiyaç duyulmaya başlanmasından dolayı Sultan İkinci Abdülhamîd Han “Bosphorus Railroad Company”ye köprü projesi hazırlattı. Hazırlanan projeye göre ahşaptan yapılacak, kuleleri bulunacak, geceleri ışıklandırılıp üzerinden demiryolu geçecekti. Fakat siyâsi hâdiseler ve tahttan indirilmesi, teşebbüsün tasarı hâlinde kalmasına sebeb oldu.

Cumhuriyet devrinde Boğaz’ın iki tarafından trafiğin fazlalaşması Boğaz Köprüsünün bir an önce yapılması gerektiği fikrine ağırlık kazandırdı. İlk ciddî teşebbüs 1953 yılında yapıldıysa da 1969 yılına kadar bu iş neticelenmedi. 1969 yılında Boğaz Köprüsü inşâsı “Hochtief-Cleveland” İn- giliz-Alman firmasına ihâle edildi. Asya ve Avrupa’yı birleştirecek, yüzyıllardır insanlığın hayâlini gerçekleştirecek köprünün temeli, 20 Şubat 1970 günü devrin başbakanı Süleyman Demirel tarafından atıldı. Üç seneyi aşkın çalışmalardan sonra 30 Ekim 1973 günü beş yüz bin kişinin katıldığı muhteşem bir törenle açıldı. Bu büyük eser 39 ay 19 günde bitirilmiş ve çevre yollan dâhil o zamanın parasıyla iki milyar seksen milyon liraya mal olmuştu. Dünyâdaki yapılan asma köprüler, ayakları arasındaki uzaklığa göre sıralanır. Boğaz Köprüsünün ayakları arasındaki uzunluk 1070 metredir. Buna göre asma köprülerin arasında Avrupa’da üçüncü, dünyâda yedincidir.

Boğaziçi Köprüsünden önce gelen diğer köprüler şunlardır: İngiltere’de Humber Köprüsü (1410 m), New York’daki Verrazano Köprüsü (1298 m), San Fransisko’daki Golden Gate Köprüsü (1280 m), Michigan’daki Mackinac Köprüsü (1158 m), Japonya’daki Miami Bisanseto (1100 m). Boğaz Köprüsü’nün toplam uzunluğu 1560 metredir.

Ortaköy’deki kule temelleri için deniz seviyesinden 24 ve 17 m Beylerbeyi’ndeki kule temelleri için 5 ve 12 metre aşağıya inilmiştir. Ana kabloları taşıyan yüksek kuleler 165 metre yüksekliğiyle İstanbul’un en yüksek yapısıdır. Ana kablolar 58 cm çapında olup, 19 bükümlüdür. Kule ayaklan tabanda 7×5,20 metre, tepesinde ise 7×3 metredir.

Boğaz Köprüsünün açılış târihinden itibaren 31.6.1992 târihine kadar üzerinden geçen araç sayısı ve elde edilen gelirler.

Yıl                                                                     Araç                                   Sayısı Gelir
31. 10- 1973-31- 10-197 4 ……………………..5.641.568…………………….163.049.667
31. 10- 1974-31.- 10-1975……………………. 8. 148.714…………………… 261.002.591
31. 10- 1975-31- 10-197 6…………………… .11. 114.831…………………….363.696.446
31. 10- 1976-31- 10-197 7 …………………….13.837.025…………………….494.361.233
31. 10- 1977-31- 10-197 8 …………………….13.619.268…………………….759. 130.099
31. 10- 1978-31- 10-197 9 …………………….13.217.184……………………..735.395.777
31. 10- 1979-31.- 10-1980…………………….13.650.209……………………..997.567.103
31. 10- 1980-31- 10-198 1 ……………………14.686.783…………………..1.962.307.935
31. 10-1981.-31 – 10-1982……………………..16.787.472…………………2 .502. 130.446
31. 10- 1982-31- 10-198 3 …………………….18.361.772…………………..3.767.334.269
31. 10- 1983-31- 10-198 4……………………… 18.981.548…………………8.388. 171.905
31. 10- 1984-31- 10-198 5 1…………………….8.798.761…………………16. 188.721.302
31. 10- 1985-31- 10-198 6 ……………………..22.082.576………………..24.045.951.965
31. 10- 1986-31- 10-198 7 ……………………….23.887.179………………34.486.080.272
31. 10- 1987-31- 10-198 8 ………………………25.412.459………………57. 176.778.585 .
31. 10- 1988-31- 10-198 9 ……………………..25.955.203……………….103.731.785.450
31. 10- 1989-31- 10-199 0 ………………………25.455.070……………..143.021.459.000
31. 10- 1990-31.- 10-1991…………………………22.792.313…………….225.913.995.000
31. 10-1991.-31 -06-1992………………………….16.309.139…………….175.389.720.000

(Not: 2 Kasım 1992 târihli Karayolları 17. Bölge Müdürlüğünün verilerine göre)

Anadolu Hisarındaki Güzelce Hisâr adı verilen kaleyi yaptırdı. Fâtih Sultân Mehmed Han Anadolu ve Rumeli ülkelerini birbirine bağlayan ve aynı zamanda iki denizin arasım kesmek, geçişe tamâmen hâkim olmak için Boğaz’ın en dar fakat akıntının fazla olduğu yerde Rumeli Hisarını inşâ ettirdi. Nihâyet İstanbul’un 29 Mayıs 1453’te fethi ile Boğazların hâkimiyeti tamâmen Osmanlılara geçti. Sultan İkinci Bâyezîd Han zamânındaki fetihlerden sonra, Osmanlılar Çanakkale Boğazı, Marmara Denizi ve Karadeniz Boğazına bir yabancı kuvvetin serbestçe girmesine müsâade etmediler. OsmanlIların Karadeniz ve Akdeniz’deki mutlak hâkimiyetleri buradaki devletlerin rahat içinde yaşamalarına sebeb oldu. Daha önce eşkıyalık yapan Venedik, Malta, Cenevizliler bu kuvvetin karşısında teslim oldular ve uzun zaman eşkıyâlık yapamadılar.

OsmanlIların zayıflaması pekçok devletin Boğazlar üzerinde menfaat çatışmalarına sebeb oldu. İstiklâl Savaşı netîcesinde de Boğazlar Türk hâkimiyetinde kaldı. Çanakkale Boğazı, Adalar Denizi olarak adlandırılan Ege’yi Marmara Denizine birleştirir. Coğrafî yapı olarak İstanbul Boğazına benzer. Fakat daha uzun ve daha geniştir. Çanakkale Boğazının uzunluğu 56 km, en geniş yeri 7500 m, en dar yeri 1290 metredir. En derin yeri 105 metreyi bulur. Ortalama derinlik ise 30-40 metre arasındadır. İstanbul Boğazı, Karadeniz ile Marmara Denizini birleştirir. Tuzluluk dereceleri ve yükseklikleri farklı iki denizi birleştirdiğinden, Boğaz’da devamlı akıntı vardır. Karadeniz’in daha az tuzlu olan suları üstten Marmara’ya doğru; Marmara’nın daha tuzlu suları da alttan Karadeniz’e doğru akar. Üst akıntı alt akıntıya nazaran hem daha hızlı hem de geçirdiği su bakımından daha fazladır. En büyük hız Kandilli hi- zâlarında olup sâniyede 1.45 metreyi bulur. Boğaz’ın ortasından geçen bir hatta göre uzunluğu 29.9 kilometredir. Kıyıları tâkib eden uzunluk ise Rumeli tarafı Haliç dahil 46 km Anadolu kıyısı ise (Anadolu Feneri ile Kız Kulesi arası) 34 kilometredir. Boğaz’ın genişliği yer yer değişir. En dar kısmı hisarlar arası olup 698 metredir. Anadolu ve Rumeli fenerleri arası 3600 m ile Boğaz’ın en geniş yeridir.

İstanbul Boğazındaki Önemli Kazâlar

Büyük mal ve can kaybına sebeb olan son yıllardaki önemli kazâlar şöyle sıralanmaktadır: 14 Aralık 1960 târihinde Yunan tankeri ile Yugoslav tankeri Kanlıca önlerinde çarpıştı. Çıkan yangın Boğaz için büyük tehlikeye sebeb olurken, tanker kaptanları dâhil 20 kişi öldü. Her iki gemi Boğaz trafiği için büyük engel ve tehlike teşkil etti. 15 Eylül 1963’te Norveç tankeri Serviburnu’nda yarı yatık olan tankere çarptı. Binlerce ton akaryakıt Boğaz sularına yayıldı.

4 Aralık 1963 günü Sovyet yük gemisi sis yüzünden Baltalimam’nda yalılara bindirdi; üç kişi öldü, 11 kişi yaralandı.

13 Aralık 1963’te Yunan tankeri Kanlıca’da yalılara bindirdi. Hasar çok fazla oldu, bir kişi öldü.

21 Haziran 1965’te Sovyet gemisi Beylerbeyi iskelesi yanındaki kahveye bindirerek hasara sebeb oldu.

9 Kasım 1965’te Yunan yük gemisi sis yüzünden Yeniköy önlerindeki bir yolcu motoruna çarptı, 5 kişi öldü.

1 Mart 1966 günü Sovyet tankeri ile Sovyet yük gemisi gece Üsküdar önlerinde çarpıştı. Akaryakıt denize yayıldı ve ateş aldı. İskele yandı.

18 Aralık 1966’da Romanya tankeri Beylerbeyi önünde bir balıkçı motoruna çarptı, 7 kişi öldü.

27 Temmuz 1972’de Turan Emeksiz vapuru Sönmezler şilebiyle Sarayburnu önünde çarpıştı, 5 kişi öldü.

30 Aralık 1972’de Beşiktaş civarında bir dolmuş motoru ile mavna çarpıştı, 6 kişi öldü.

15 Kasım 1979’da Rumen İndepentante tankeriyle Yunan tankeri çarpıştı. Rumen tankeri yanarak battı.

25 Ocak 1981 Toroslar-Türk gemisi ile İndian Trader-Hindistan gemisi çarpıştı.

23 Eylül 1982 Lutra-Romanya gemisi ile Gemimi Erra-İtalyan gemisi çarpıştı.

13 Mayıs 1983 Göztepe ve Engin isimli iki Türk gemisi çarpıştı.

28 Şubat 1984 Hamdi Karahasan-Türk gemisi ile Aleksandra Kolon-Sovyetler Birliği gemisi çarpıştı.

5 Ocak 1985 Agosta-Bulgar gemisi ile Cla- buget-Romanya gemisi çarpıştı.

16 Ocak 1985 Trountenbels-Yunanistan gemisi karaya oturdu.

18 Ocak 1986 Flag Williams-Yunan gemisi ile Meng Hai-Çin gemisi çarpıştı.

15 Temmuz 1987 Menteşe-Türk gemisi yandı.

4 Eylül 1988 Bazias-4 Romanya gemisi ile Tuncay Çepnioğlu gemisi çarpıştı.

21 Şubat 1989 Burak ve Mehmet Mete Türk gemileri çarpıştı.

29 Mart 1990 Jambur-Irak gemisi ile Dattong Shan-Çin gemisi çarpıştı.

8 Aralık 1991 Nursun-Malta gemisi ile Beat- rice-İtalyan gemisi çarpıştı.

14 Şubat 1992 Boğaziçi-Türk gemisi ile Satumave-Romanya gemisi çarpıştı.

Çanakkale Boğazındaki Önemli Kazâlar

4 Nisan 1953’te Nârâburnu önlerinde Dumlupınar denizaltısı İsveç şilebi ile çarpıştı kazâda 81 denizcimiz şehid oldu.

1 Kasım 1966’da Derince araba vapuru Sovyet şilebi ile Eceabat açıklarında çarpıştı ve battı.

19 Nisan 1969’da Hindistan şilebi ile Sovyet şilebi çarpıştı.

7 Aralık 1969’da Yunan şilebi, Çanakkale iskelesindeki Ayvalık vapuruna çarptı, can kaybı olmadı.

11 Ocak 1972’de Norveç ile Liberya şilepleri çarpıştı, can kaybı olmadı. 1982 yılında meydana gelen toplam 24 deniz kazâsında beş kişi öldü sekiz kişi de yaralandı.

Ancak 1 Mayıs 1982’de yürürlüğe konulan sağ seyir düzeni ile kazâlarda belirli bir azalma sağlandı. Bu düzene göre Türk limanlarına uğrayacak olan yabancı bandralı gemilere kılavuz kaptan alma mecburiyeti getirildi. Boğaz’ı ve Boğaz trafiğini iyi tanıyan Türk kılavuz kaptanları sâyesinde 1983 yılından îtibâren deniz kazâları büyük ölçüde önlenmiş oldu.

4 Nisan 1984 Bizans-Romanya gemisi ile Tay Sovyetler Birliği gemisi çarpıştı. 17 Ekim 1984 Göksu-Türk gemisi karaya oturdu.

16 Mart 1985 Esram ile Murat Türk gemileri çarpıştı.

28 Kasım 1986 Hamdi İsmet-Türk gemisi Vol- go Neti-111 -Sovyetler birliği’ne âit demirli gemiye çarptı.

4 Mart 1988 Norsun-Malta gemisi ile Yamak – Türk gemisi çarpıştı. 8 Ocak 1991 Kupari-Yugoslavya gemisi ile Leonhard-Singapur gemisi çarpıştı. İstanbul ve Çanakkale boğazlarında bu kazalarla birlikte 10 Nisan 1952’den 27 Şubat 1992’ye kadar toplam 444 adet kaza meydana gelmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir