EMÎR ÇELEBİ (Muhammed el-Hüseynî)
Hekimbaşı, osmanlı hekimi (Edirne, ? –
1638). ilk öğrenimini Edirne’de yaptıktan
sonra Kahire’ye gitti. Burada öğrenimini
tamamlayınca Kalavun-Mansuriye hastahanesi
hekimliğine getirildi. 1622’de çıktığı
Akdeniz seferi sırasında Kahire’ye gelen
Kaptanıderya Recep Paşanın özel hekimliği
görevini aldı. Recep. Paşanın öldürülmesi
üzerine (1630) açıkta kaldı, bir süre
sonra Unkapanı’nda bir muayenehane açtı.
Sonra kapı yoldaşlarının yardımı ile
timar defterdarlığı görevine getirildi. Bilgisi
ve davramşlarıyle Murad IV’ün dikkatini
çekti; padişahın yakınları arasına girdi ve
hekimbaşısı oldu. Bu durum, silâhtarı şehriyarî
Mustafa Paşanın kıskançlığına yol
açtı. Mustafa Paşanın, hassa tabipleri arasına
bir tanıdığını sokmak istemesi aralarının
iyice açılmasına sebep oldu. Mustafa
Paşa, Emîr Çelebi’nin afyon kullandığını
padişaha haber verdi. Bağdat seferi sırasında
padişah Emîr Çelebi’nin üzerinde bulduğu
afyonu ona zorla yedirdi, öğrencilerinin
kurtarma gayretlerine rağmen öldü.
Emîr Çelebi’nin en ünlü eseri Enmuzec-üt-
Tıb’dır (Tıbbın örneği). Kaptanıderya Recep
Paşa adına yazdığı bu eseri hava, toprak
ve iklimin niteliklerini inceleyen bir bölümle
başlamaktadır. Kısaca verilen teşrih
bölümünden sonra hastalıklar ve tedavüeri
yer alır. Emîr Çelebi, eserini kendi gözlemlerinin
sonuçlarına dayanarak meydana getirdiğini
söyler. Diğer eserleri Nehcet-üt
EMÎR ÇELEBİ (Muhammed el-Hüseynî)
30
Kas