Satış akdinde vâde farkını caiz görmeyenlerin dayandıklarıdelil ve şüpheleri şu maddelerde toplamak mümkündür:1 — «Bir satış içinde iki satışı», «Bir satış içinde bir veyaiki şartı» yasaklayan hadîsler.2 — Ribâ şüphesi.3 — Bedelin meçhul olması (cehâlet) şüphesi.Bunları teker teker münâkaşa edelim :1 — Hadîsler:a) Hadîs âlimleri şartlı satışı meneden hadisin sahih olmadığım,senedinde tenkide uğramış kişilerin bulunduğunu tesbitetmişlerdir. Buna mukâbil Rasûlullah’m (s.a.) şartlı alış-verişleryaptığını ve böyle satışlara izin verdiğini bildiren sahihhadîslerin bulunduğunu yukarıda gördük. (65) «Bir satış içindeiki satışı yasaklayan» hadîsin Ebû-Dâvûd rivâyetinde geçen«ya fiatın az olanına sâhip olur veya ribâya» ilâvesinin de rivâyetbakımından mevsuk olmadığını mütehassıslardan öğrendik.Geriye «bir satış içinde iki satışı yasaklayan» hadîs kalmışoldu. Müctehidlerden hiçbirisi bu hadîse «mutlak olarak vâdefarkı ile satış» mânası vermemiştir. Hadisin altıyı bulan (66)tefsiri arasmda «peşin şu kadara veya veresiye şu kadara sattım»şekli de zikredilmiş, hemen bunun arkasından şu açıklamayapılmıştır: «Önceden veya sonradan peşin mi veresiye miolduğuna ve buna göre muayyen bir bedele karar verilmez isesatış fâsid olur; amma karar verilir ve satış «peşin şu fiata»yahut da «veresiye şu fiata» şeklinde yapılırsa vâde farkı caizdir,satış fâsid değildir. Bu anlayış fukahânm cumhûruna aittir.Ve bu anlayışa göre hadîsler vâde farkı ile satışı menetmemekte,aksine caiz kılmaktadır.2 — Ribâ şüphesi:Islâm faizi «ribâ »ismiyle yasaklamıştır. Hadiste «altm, gümüş,buğday, arpa, hurma ve tuz» zikredilmiş bunlardan her biri kendi cinsi ile değiştirileceği, alınıp satılacağı zaman hemeşit hem de peşin olmaları istenmiş, aksi halde ribânın tahakkukedeceği ifade buyurulmuştur. Meselâ elli gramlık bir altınbilezik elli gram altın lira ile peşin değişilebilir. Bunlardanbirisi veresiye —veya peşin fakat diğerinden fazla— olursa faizalınmış verilmiş olur. Dikkat edilirse bu maddelerden ilk ikisibedel (semen) diğerleri yiyecektir. Her iki grup içinde kalanlarcinsleriyle değil de yekdiğeriyle mübadele edilecekse meselâaltm ile gümüş, buğday ile arpa değişilecek ise bunlar birbirindenfazla olabilir; ancak peşin olması şarttır. On gram altmyirmi gram gümüş ile, on ölçek buğday yirmi ölçek arpa ilepeşin mübadele edilebilir; bu caizdir; ancak veresiye yapılamaz;yapılırsa faiz olur.îki gruptan birindeki diğerindeki ile eksik fazla, peşin veresiyealınıp satılabilir; burada faiz bahis mevzûu olmaz. Meselâbirinci gruptan gümüş ile ikinci gruptan buğday peşin,veresiye, farklı ölçülerde alınıp satılabilir.Elbette ki faiz yalnızca bu altı maddeye bağlı değildir. (67)Müctehidlere göre değişen kriterler, vasıf ve illetler ile diğermaddelere de şâmildir. (68)Bu açıklamadan varmak istediğimiz netice şudur; Para ile,para olmayan bir mal satıldığı zaman, peşin olsun veresiye olsun,fiat farkmdan faiz doğmaz. İslâmm fâiz anlayışı bunamüsait değildir. Burada faizden bahsedenler aradan malı kaldırıyor,para ile parayı mukâyese ediyorlar; meselâ bir mal peşin100 lira, veresiye 110 lira ise yüz lirayı yüzon liraya satılmışkabul ediyor ve bunun faiz olduğunu söylüyorlar. Halbukigerçek, vâkıa bu değildir. Hakikatte para ile para satılmamış,para ile mal satılmıştır; aradan malı kaldırmak, paranın karşısınaparayı koymak vâkıaya uymaz; farazi ve hayâlidir, hükümlerise hayâle değil hakikate binâ edilir. Aynca İçtimaî, iktisâdîve ticârî bakımdan para ile paranın mübâdelesi, para ile malınmübâdelesinden çok farklı neticeler doğurur. Eğer bu mantıkdoğru olsaydı kânn da meşrû olmaması gerekirdi; çünkü birmal 100 liraya alınmış ise bu 100 liradır; aym malı alan yüzonliraya satarsa yüz lirayı yüzon lira ile satmış olmaz mı? Ara
A) Câiz Görmeyenlerin Şüpheleri :
13
Ara