İstanbul’da yapılan en eski câmi. Emevî kumandanlarından Mesleme bin Abdülmelik tarafından 717 senelerinde İstanbul-Karaköy’de yaptırıldı. Mesleme bin Abdülmelik büyük bir ordu ile Çanakkale’den Gelibolu, Edirne sonra İstanbul’a geldi. Galata’yı ele geçirerek yedi sene kaldı. Çok sıkıntı ve hastalık çektiklerinden buraya “Kahr köyü” ismini verdiler. Şimdi “Karaköy” denilmektedir. Muhyiddîn-i Arabî hazretleri, Müsâ- mere kitabında Mesleme’nin İstanbul seferini uzun anlatmaktadır. Mesleme çekilince Rumlar verdikleri sözü bozup camiyi kilise yaptılar. Dördüncü Murâd Han zamanına kadar kilise olarak kalıp 1637’de eski yeri keşfolunarak mescide çevrildiği Fezle- ke-i Târih-i Osınânî’nin yüz altmış altıncı sayfasında yazılıdır. Birinci Sultan Mahmfıd Hanın annesi Sâliha Sultân, câmiyi 1735’te yeniledi. 1807 yangınında yanıp, yeniden tâmir edildi. Galata semtinin en büyük câmiidir. Câmi. dikdörtgen şeklinde ve ahşap tavanlıdır. Mihrab duvarına bitişik dört köşe rninâre ve minârenin altından geçen dehliz, câminin en karakteristik kısımlarıdır. Üç kapısı, vardır. Câminin bütün özelliklerinin en güzeli ve değerlisi mihrâbında toplanmıştır. Buradan câminin bugünkü hâliyle, on üçüncü yüzyılda yapıldğı açıkça anlaşılır. Arab üslûbunu hatırlatmak için bir de son cemâat yeri eklenmiştir.
ARAP CAMİİ
04
Ağu