Beyaz At ve Hükümdar
Can gidince ölü, din gidince de dinsiz denir.
Hükümdarın birinin beyaz bir atı varmış. Hükümdar,,
bu atrnı çok severmiş. Bir gün bütün maiyetinin
(kendi adamlarının) hazır bulunduğu bir sırada:
— Bu beyaz atımın ölüm haberini getirenin kafasını
uçurabilirim. Çok dikkatli olun. Çünkü bu beyaz
atı canım kadar seviyorum. Onun ölüm haberi bende
kriz geçirtebilir, demiş.
Günün birinde, her şeyin eceli gibi beyaz atın daeceli gelir. Ve beyaz at ölür. Hükümdarın adamlarında
bir telâştır kopar. Kimse cesaret edemez ki, beyaz
atm ölümünü hükümdara haber versinler. Seyis başı,
düşünür taşınır, olacak gibi değil. Ben gidip hükümdara
haber vereceğim, öyle olsa da, böyle olsa da bizim
kafa gidecek, der. V e Seyisbaşı, hükümdarın huzuruna
çıkar:
— Hükümdarım, der. Sizin beyaz at var yat
— Evet der, Hükümdar. Seyisbaşı:
— O, yatmlş, ayaklarım dikmiş, gözlerini yummuş,
karnı şişmiş, hiç nefes almıyor, der. Hükümdar t
— Seyisbaşı, seyisbaşı! Desene, bizim beyaz at öldü!..
Seyisbaşı-
— Aman hükümdarım! Ben demedim, siz dediniz
hükümdarım, siz dediniz der ve kafayı kurtarır.
İzah ve Acıklama
Adam oruç tanımaz, namaz kabul etmez. Haram
bilmez, helâl nedir anlamaz. Namus şeref bilmez, hak
hukuk tanımaz!.. Peki, bu adama dini ölçülere göre ne
dersiniz?. Padişah ölen atına ne dedi? Bütün dini esasların
üzerine bir perde çek, tüm imân esaslarının üstüne
bir kalem çek, sonra da kâfir diyorlar diye danl.
Bu akıllı bir adamın yapacağı normal bir hareket değildir.
Ey Allah diyen kardeş! Cenâb-ı Hak, bu necib milletin
evlâdım bu gibi dinsizlik felâketinden ve dinsizlerin
şerrinden korusun. Amin!..