liştirirler. Böylece kendilerini psikolojik olarak güvenli hissetme yollarını ararlar. Bir kısmı kem göze karşı nazarlığını takarken, bir kısmı yarışmadan önce kendilerine şans getirdiğini ve uğurlu olduğunu varsaydıkları rutin davranışlarını gerçekleştirirler. Kimileri ise belli yiyecekleri almayı, belli renkleri veya eşofmanları giymeyi tercih ederler. Söz konusu alışkanlıklardan birinin aksayarak gerçekleştirilmemesi, sporcunun güvenini olumsuz yönde etkilemesine ve kötü performans yapacağına inandırıcı yeterli neden olabilmektedir. Bununla birlikte antrenör, bu gibi alışkanlıkları son anda yıkıp, değiştirmeye çalışmamalıdır; çünkü bu davranış sporcuda istenmeyen psikolojik gerilimi yaratacak ve optimal uyarılma ger- çeklemeyip, kötü performans yapılmasına nede olacaktır.
Sporcunun psikolojik özellikleri ve sinir gerilim düzeyi belirlendikten sonra, sporcu zihinsel antrenmana yönlendirilebilir. Bu konuda geliştirilmiş çok sayıda teknik bulunmaktadır. Otojenik antrenman, biofeedback gibi teknikler, sporcunun aşırı heyecanlı, gerilimli olması halini ortadan kaldırmak ve optimal uyarılma düzeyini sağlamak İçin kullanılabileceği gibi, yarışma için yeterince uyarılmamış olan sporcuyu uyarmak ve istenilen uyarı düzeyiyle yarışmaya girmeyi de sağlayabilmektedir. Bunun yanında bu tür zihinsel antrenmanlar, önemli ölçüde, yarışma haftası, yarışma öncesi istenmeyen psikolojik gerilimlere girilerek, uykusuzluk, iştahsızlık gibi olumsuz etkenlerin ortaya çıkmasını engelleyici amacıyla da kullanılabilmektedir. Böylece sporcu, yarışma için düzenli uyu- yabilmekte ve beslenebilmektedir.
Söz konusu değişik tekniklerden bir tanesi Otojenik Antrenmandır. Otojenik Antrenman üç temel ilke üzerine kurulmuştur;
- Uyarı/Tepki İlişkisi: Bir resim veya cümle gibi uyarana konstantre olmak, uyarana bağlı olarak vücutta belli bir tepkiyi uyandırır.
- Kas ve Psikolojik Gerilim ilişkisi: Psikolojik bir gerilim, aynı zamanda kassal bir gerilimi yaratır; psikolojik olarak gerilimli olup, kassal olarak rahat olmak olanaksızdır. Bu nedenle insan psikolojik gerilimini, önemli ölçüde kassal gerilimi ile kontrol edebilmektedir.
- Genelleştirme ilkesi: Gevşeme ve rahatlama vücudun bir parçasında yaratılabilirse, gevşeme vücudun diğer parçalarına da aktarılabilir ve böylece genelleştirilebilir.
Otojenik Antrenman üç bölümden meydana gelir. Her bölüm, bir önceki bölüm tam anlamıyla öğrenildikten sonra ele alınmalıdır. Her ne kadar her bölüm için uzun süre çalışmak gerekmiyorsa da, düzenli olarak çalışılması gerekmektedir. İlk sıralar, hergün ve sessiz sakin bir yerde çalışılmalıdır. Çalşıma, bir koltukta oturarak veya yere uzanarak yapılmalıdır. Otojenik antrenman’ın bölümleri aşağıdaki gibi ele alınmalıdır: