İslam

Muhakkak ki Allah; Adeleti, iyiliği, akrabaya (ihtiyacı olan) yardım etmeyi emreder. Çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.

Gecemizi bin aydan ‘hayırlı kıldığın gibi; Ömrümüzü de bin ömürden hayırlı kıl. Bizi salihler zümresiyle birlikte haşreyle..

Sünnet, Hz. Peygamberin devamlı olarak yaptığı ve bir mazeret olmaksızın terketmediği şeydir. Hz. Peygamber’in farz ve vacip olmayarak yaptığı ve bize emrettiği ibadetlerdir. Birisini bir şey yaparken görüp de bir şey demezse veya onu yapın derse, o da sünnet olur. Burada yapılan işi beğenmesi, o işe razı olması ve bundan sonra bu işin yapılmasını, emretmesi, o işin sünnet olduğunu gösteriyor.

KUR’AN’I ANLAMAK FARZDIR Farz, Allahü Teâlâ’nın kesin olarak yapılmasını ve yerine getirilmesini istediği, yapılması kat’i delillerle sabit olan emir ve emirlerdir. Fazları yapmak sevab kazandırır, terketmek ise günahtır. Farzları inkar etmek, yok saymak küfürdür, bunu söyleyen kimse dinden çıkar. Farzlar, farz-ı ayn ve farz-ı kifâye kısımları olarak ikiye ayrılır.

KUR’AN’I ANLAMAK FARZDIR Kur’anın şifa, nur, rahmet, hidayet, öğüt, rehber olması, müjdeleyici ve uyarıcı olması, hükümler içermesi, akletmeye ve düşünmeye çağırması, apaçık ve anlaşılır olmasını gerektirir. Apaçık ve anlaşılır olmayan bir kitap yukarıda sıralanan özelliklere sahip olamaz. Kur’an , arapça dil bilgisinin ağır teknik konularına hapsedilecek bir kitap değildir. Kur’anın anlaşılır ve apaçık oluşunu kabüllenmeyen her yaklaşım batıldır. O dönemin ...

Sabahın Sahibi var Kral demirciyi çağırıp ” Yarına kadar 1000 tane çivi yapmazsan şafakta asılacaksın” der. Birgünde 1000 çivinin yapılamayacağını bilen demirci hiçbir endişe duymadan çivi yapmaya başlar. Yakınları ağlayıp sızlarken o çalışmaktan ağlamaya zaman bulamaz. Kaygısızlığını hatırlatanlarada ” SABAHIN SAHİBİ VAR ” der. Şafak yaklaşırken saraydan bir adam koşarak gelir. Yakınlan ağlamayı hızlandırır. Saraydan gelen adam “NEKADAR YAPTIYSAN HEMEN ...

Altın oluk, Osmanlı yapımı. Kabe-i Muazzamanın üzerinde biriken yağmur suyu, altın bir oluktan aksın diye ecdadımız tarafından yapılmıştır. Yönü Türkiye’yi gösterir. Rahmeti ve bereketi Vatanımıza gelsin anlamındadır…

Bir bilge varmış, ne sorsan cevap verirmiş.. Onu çekemeyenlerden biri şöyle demiş; “Ona öyle bir som soracağım ki kesinlikle bilemeyecek.” Ne soracaksın dediklerinde ise; “Elimde bir kelebek var, ölü mü diri mi? Diye soracağım. Eğer diri derse elimde sıkıp öldüreceğim. Ölü derse de elimi açıp bırakacağım gidecek.” Bilgenin yanına gidiyor ve sorusunu soruyor; Elimdeki kelebek ölü mü diri mi diyor. ...

“AHLAK örtüsü olmayan kişiyi, baş örtüsü dindar yapmaz.” Hz. Mevlana