Dil, Lehçe, Pidgin, Kreol

DİL, LEHÇE, PİDGİN, KREOL

Bununla birlikte, bir dil, yalnızca varlığıyla belirlenmez. Kendi özel sözdizimi ve kendi kelimelerini oluşturmak için kullandığı bir sesler bütünü ile de başka dillerden ayrılır. Öte yandan konuşucular bütünüyle de kendini belli eder, yani jeopolitik ve toplumsal bir kendilik oluşturur. Bir dilin üstünde konuşulduğu alan ne kadar genişse, bu dil de o derecede özel bölgesel biçimlere bürünme eğilimindedir. Mesela öuebec’te konuşulan Fransızca ile Paris’te konuşulan Fransızca aynı değildir, tıpkı Londra İngilizcesinin Texas İngilizcesiyle aynı olmadığı gibi; işte bu bölgesel biçimler, aynı dilin lehçeleri’dir; farklı biçimlerdir ama konuşanları birbirlerini karşılıklı anlayabilirler. Bu karşılıklı olarak birbirini anlayabilme durumu ortadan kalktığı zaman artık lehçeler farklı diller oluştururlar. Mesela Latin dilinin Roma İmparatorluğu topraklarında yayılması sonucu ortaya çıkan lehçeler böyle doğmuştur, sonra da tarih boyunca çeşitli dillere (İtalyanca, Fransızca, Portekizce, İspanyolca, Romence, vb) dönüşmüştür. Aynı durum Türk dili için de söz konusudur. Bugün Türkçeden başka Azerice, Türkmence, Özbekçe, Kırgızca, Kazakça, Tatarca… gibi pek çok Türk dili vardır. Kimi dil uzmanlan bunları ayrı birer dil sayarken kimileri Türkçenin değişik lehçeleri saymaktadır. Ancak farklı dillerle mi, yoksa aynı dilin değişik lehçeleriyle mi karşı karşıya kalındığına karar vermek her zaman o kadar kolay değildir. Mesela bir tek Arapça olduğu ve bunun Fas, Tunus, Mısır, Lübnan’da… konuşulan lehçeleri bulunduğunu mu kabul etmek gerekir, yoksa buralarda Fas dili, Tunus dili, Mısır dili, Lübnan dili gibi farklı dillerin bulunduğunu mu? Böyle bir durumda karşılıklı birbirini anlama ölçütünden pek öyle rahatlıkla yararlanılamaz. Gerçekten de Faslı bir köylü ile Lübnanlı bir köylü kendi yerel dil biçimlerinden başka bir şey konuşmadıkları için hiç kuşkusuz birbirlerini anlayamayacaklardır, öte yandan edebî Arapçayı da bilen iki entelektüel ise her zaman birbirleriyle bildirişim kurmayı başaracaklardır.
Dil ile lehçe arasındaki bu ayrım ile siyasî bir ger çoğu zaman devletin kullandığı iletişim aracı bir cıl biçimler de birer lehçe olarak kabul edilir. Buna göre sızcanın bir dil, ama Oc dili, Katalanca veya Korsıkf lehçe, olduğu söylenmek istenecektir, oysa bu dert Latinceden gelir ve bilimsel olarak aynı biçimde ele s, celenmeleri gerekir. Bunun tersine, konuşucular, ka; lerini anlayabilen, mesela Danca, İsveççe, Norveççe değişik devletlerin resmî dilleri oldukları için farkl: kabul edilirler.

Dil ve devlet arasındaki bu ilişkiler, dilsel sımrla; mrların çakıştığı düşüncesini doğurmuştur, bu duşu: man bir ülke halkının ve resmî dilinin adının ayn: ît sıyla da güçlendirilmiştir. Bu görüşe göre, mesel Fransızca konuşan Fransızlar yaşıyor, Almanya da . nuşan Almanlar, Portekiz’de Portekizce konuşan r Ne var ki bu paralellik İsviçre’ye, Arjantin’e veya Al ce sona erer ve tek dil konuşulan ülkelerin çok kuç~_ oluşturduğu, devlederin sınırlarını aşan dilleri rupa’da Fransızca Fransa’nın yanı sıra Belçika r_r. –

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*