DOKUNMA
DOKUNMA i. (dokunmak’tan dokun-ma). Dokunmak eylemi, bir şeye dokunarak duygulanma. Esk. Lemis.
— Flzyol. Dokunma duyusu, deri veya mukoza üzerine yapılan değme, vurma, bastırma. çekme gibi mekanik etkileri alan duyu. Bk. ANSİKL.
— Spor. Eskrimde kılıç veya epeyi rakibe, oyun kuralları gereğince değdirme.
— ANSİKL. Fizyol. Mekanik etkinin çeşidine ve şiddetine göre dokunma duyumu da değişir: duyarlığın eşiği aşıldıktan sonra değme duyumu, sonra basınç duyumu ve nihayet ağrı duyumu gelir. Basınç dûyumu cisimlerin sertliğini ve yumuşak-lıİınj anlamağa yarar. Duyumların inceliği vücut bölgelerine göre değişir; elin ayasında, parmak uçlarında ve dudakların kenarlarında en fazladır; sırtta, et vc ayakların sırt tarafında en azdır. Derinin du-İfgmuna göre de değişir; kalınlık üşüme ve kansızlık gibi sebeplerle azalır,
buna karşılık üst deri ince ve temiz olursa ve duyuma alıştırılırsa dokunma duyumu artar. Dokunma duyusunun duyarlık derecesi «esteziyometre» denilen âletlerle ölçülebilir; bir pergelin uçlan ne kadar birbirine yakın olarak çifte batma duyumu verebilirse do-munda duyusu o kadar incedir.
Dokunum cisimcikleri. Mekanik etkileri (değme, vurma, basınç v.b,) duyum haline çeviren elemanlar alt deride bulunur. Asıl dokunma cisimcikleri üç şekildedir: Krause cisimcikleri, Meissner cisimcikleri ve Vater-Pacini cisimcikleri. Krause cisimciklerinde sinir telciği bu elemanın hücreleri arasına sokulur ve onlara değdiği noktada ufak şişkinliklerle son bulur. Meissner cisimciklerinde deri menisklerine benzer bir durum vardır (köstebeğin burnu). Bu iki çeşit cisimcik alt derinin mememsi tümseciklerinde bulunur. Vater-Pacini cisimcikleri ise daha alt tabakadadır, (ml