DÜNYA NEYİN ÜSTÜNDE?
Ömer Sevinçgül
deme sormuştum: “Deprem nasıl oluyor dedeciğim?” Bu, boyumdan büyük suali*sormama hayret etmekle beraber, cevabını da vermişti: “Koca öküz başını sallıyordu da ondan.” Hiç bir şey anlamayarak baktığımı görünce izâh etmişti. Dünya bir öküzün boynuzları arasındadır, yavrum. Öküz de bir balığın üstünde durur. Balık bir süt deryasında yüzer…” Başını ağır ağır sallayarak daha buna benzer birçok şey anlatmıştı.
O zaman bunun bir hakikat olup olmayacağını düşünmemiş, böyle bir öküzün ne çok yem yiyeceğini, o kocaman balığın ne kadar hızlı yüzeceğini hayal etmiştim. Beni eğlendirmişti bu mesele.
Aradan yıllar geçti. Okula gittim. Bir gün Fen Bilgisi dersinde öğretmen, “Dünya, güneşin çevresinde hızla hareket eden bir uçağa benzer” dediği za-
man şaşırıp kalmıştım. Bu hususu etraflıca açıklamıştı öğretmen.
Daha sonra meseleyi enine boyuna ‘araştırdım ve bu sözün bir hadîs-i şerif olduğunu öğrendim. Her zaman hak ve hakikat söyleyen Peygamber Efendimiz bu sözüyle neyi anlatmak istemişti?
Araştırmalarım sonucunda anladım ki, bu mecazî bir sözdür, fakat halk hakikat anlıyor. Bilindiği gibi söz üç mânâda kullanılır:
Hakikat, mecâz ve kinâye.
Söz, söylendiği mânâda kullanılırsa “hakikat’ olur.
Söz, kendi mânâsından başka bir mânâ için söylenmişse ve kendi mânâsında kullanılmasına bir mâni varsa “mecaz” olur.
Bir şey hakikî mânâsıyla değil de, bu hakikî mânânın aksi ile ifâde olunuyorsa o söze “kinâye” denir.
Meselâ, “odun” kelimesi yakılacak