Genel

DÜNYA NIN JEOLOJİK TARİHİ

DÜNYA NIN JEOLOJİK TARİHİ

Dünya’nın tarihi 4 milyar yılı aşan bir zaman süresine yayılır. Dünyanın nasıl oluştuğu, her zaman tartışma konusu olmuştur. Bununla birlikte, bilim adamları, Dünya’nın çekirdek, manto ve daha sonra da yerkabuğu bölümlerinin yaklaşık 4,6 milyar yıl önce farklılaşmış olduğu üzerinde anlaşmaktadırlar. Böylece, Ev-ren’in doğuşuyla başlayan yıldızlar tarihinden Dünya’nm jeolojik tarihine geçilmiştir.
Prekambriyen Zaman

Prekambriyen Zaman, Dünya’nm oluşumundan bu yana geçen sürenin onda dokuzunu kapsar. Bu çağın tarihi az bilinir; çünkü bu çağdan günümüze kalan canlı organizma kalıntısı çok azdır. Bu çağ dört büyük evreye bölünür. İlk yerkabuğu, bu evrelerin birincisinde, bir lav akıntısında gözlemleyebileceğimiz sertleşmeye benzer bir şekilde oluşmuştur. Bu kabuğun başlangıçta ancak birkaç yüz metre olması, kimyasal bileşiminin de taşsı göktaşlarının (aerolit) bileşimine yakm olması gerekiyor. Dünya küdesinin kendi çevresinde dönmesinin oluşturduğu oturmanın basıncıyla ve radyoaktif parçalanmalar sonucunda oluşan ısının etkisiyle bu kabuğun sıcaklığı başlangıçta çok yüksekti. Kısmen erimiş halde bulunan bu küdeden gazlar çıkıyordu (bu gazların en hafif olanları hidrojen ve helyumdu). Meydana gelen su buharı, esas olarak karbon gazından oluşan ve yerçekiminin oluşturduğu çekim gücüyle Dünya’nın çevresinde kalan atmosferin içinde bulutlar oluşturuyordu.

Sıcaklık daha sonra düştü, öyle ki, kabuğun dış bölümü, oluşum tarihinden yaklaşık 250 milyon yıl sonra, 100 “C’nin altına
indi. O dönemden başlayarak su, artık sıvı halde kebilir ve ilk denizleri oluşturabilirdi. Böylece, suy ilk dönemde başladı.

İkinci evrede, sistemin sürekli soğuması, bu araç kütlesinin farklılaşmasıyla ortaya çıkan granitik m fif magmatik malzemelerin eklenmesi ve soğum; yerkabuğunun kalınlığının artması sürdü. Yerkabu rak bugünkü kalınlığının dörtte birine ulaştı. Bu k yinde sertleşen bu magma küdeleri, girintili çık oluşturdu, ki bunlar kıta kabuklarının ilk öğeleri ol şekillerinde kendilerine yatak bulan akarsular, çöi elementleri ve erozyon ürünlerini denizlere doğru da ilk tortulların oluşmasına yol açtı. Grönland’d tortul kayaçlar 3,8 milyar yıl yaşındadır.

Üçüncü evrede, oksijen hayatî rol oynamaya baş küçük bir bölümü, yanardağ püskürmeleri sonucur içinden çıkıyor, ama esas olarak deniz yosunlarının ği fotosentezle oluşuyordu. Deniz yosunları fotosen tirmek için atmosferde ve kısmen de sularda eriyik nan karbon gazım kullamyordu. Fotosentez olayımr ni gösteren ilk klorofil izleri 2,7 milyar yıl geriye d ki, bilinen en eski hücre izleri (bunlar, belki de foto dan önceye dayamr) yaklaşık 3 milyar yıl önce orta

Başlangıçta oksijenin büyük bir bölümü, esas ola bulunan demirin zararına, oksiderin oluşumunda 1 Bu olay, bu dönemin karakteristik özelliği olan mu; lardaki mineral küdelerinin (şeridi demir cevheri) c lirler. Sulardaki karbon dioksit miktarının düşme: kalker kayaçların çökelmesine yol açtı. Bunların biı yeşil yosunlar (mavi suyosunları ve mavi bakteri gerçekleştiriliyordu. Bu birikimlere stromatolit adı ’

İlk çokhücreliler, özellikle, selentereler ve hal Prekambriyen Zaman’ın sonuna doğru ortaya ç ya’da Ediacara’da keşfedilen bu çokhücreliler, P. man’da faunaların farklılaşmasının habercisidir.

Yerkabuğunun kalınlaşması, dağların ve deniz d tabakaların yükselmesi, Prekambriyen Zaman’ın d sinde de sürdü. Neredeyse bugünkü kalınlığına ul taşküre (litosfer) birçok levhadan oluşuyordu. Bu le kederinin, bugün bilinen sistemde gördüğümüz izlediği düşünülebilir. Böylece, bundan 3,5 ila 0,6 smda değişen bir süre önce birçok dağ zinciri oluşt lerine bugün (magmatizmden etkilenen tektonik t de) kıta küdelerinin, kalkan adı verilen (Kanada 1 kalkanı, Brezilya kalkanı, vb) en eski çekirdeklerin

Paleozoyik Zaman

Prekambriyen Zaman ile Paleozoyik Zaman ve man arasındaki geçiş dönemi, tortul tabakalar aras sillerinin birden ve bol miktarda ortaya çıkmasıy Bu durum, denizlerdeki genel yaşamda değil, bu meydana gelen büyük değişikliği gösterir. Prek man’daki biçimlerde kabuğa rasdanmazken, yeni
Alt Eosen Dönemi Avrupa’da sıcak ve nemli bir iklimle belirginleşir. Örneğin, bu dönemde Ingiltere’nin güneyinde timsah türü sürüngenlere (3) ve Podocnemis gibi akarsu kapiumbağaianna (4) rastlanır. Sudan çıkmış kara parçalannın üstünde tropikal ve subtropikal bitkilere rastlanıyordu. Bu bitkiler, bataklık servisi (1) gibi, iğne yapraklı ağaçlan, manolya ağaçlannı (5) ve nipa (2) ve sabalit (6) gibi palmiyeleri içeriyordu. Buralarda ilk memeli hayvanlar ve kuşlar gelişti. Bunlar, bugünkü yalıçapkınına (8) benzer odontopteriks (7) ve akbabayı andıran lithornis (9) gibi kuşlardı. O dönemde bir köpek büyüklüğünde olan atın atası eohippus (10) ile bir arada yaşayan coryphodon (11) cinsi hayvanlar da vardı.
Stromatolit, denilen ince tabakalar halindeki bu karbonatlı yapılar çok küçük mavi suyosunlannm ürünüdür. Bugün de oluşumunu sürdüren bu katmanlar, karşımıza mantar kayalar olarak çıkar. Avustralya’da 3,5 milyar yıl öncesine ait benzer kayaçlar bulunmuştur.

ayvanlar birden gelişmişlerdir. Bunun nedeni, belki de .nn kimyasal bileşiminde meydana gelen değişmedir. ;,ık Zaman’da daha başka hayvan türleri, daha sonra -rleri ortaya çıktı. İlk omurgalılara, çenesizlere, daha «Lara oldukça erken tarihlerde rastlanır. Hem suda, hem şayan hayvanlara Paleozoyik Zaman’ın orta dönemle-•jzanan kayaçlarda rastlanır. Daha yeni oluşumlarday-izlerine rastlanır. Günümüzden 500 ila 400 milyon avada yaşam başladı. Bunun nedeni, atmosferdeki ok-innın artması, olasılıkla da havada uçan hayvanlan za-ş ışınlarından koruyan ilk ozon tabakasının oluşmasıy-Leozoyik Zaman’ın ortalarında, eğreltilerle akraba bit-a çıkarak ekvatora yakın bölgelerdeki geniş alanlarda ormanların gelişmesine yol açtı. Bunların oluşturduğu anları, kömürlerin oluşmasını sağladı. Bu dönem (Kar-:r.emi), Paleozoyik Zaman’ın sonunu belirler.

;,ık Zaman’ın başında, kıta kütlelerinin başlıcaları geniş :alinde bir arada bulunuyordu (anakıta). Bunlar bir süre rinden ayrılarak uzun, dikey doğrultuya yakın çizgileri tjs bölgelerini oluşturdu. Daha sonraki dönemler bo-;kyanus kütleleri yeniden birleşerek tek bir bütün oluş-ritüne Pangea adı verilir. İşte bu hareket sırasında, Kabirleri ortaya çıktı (İskandinavya, İskoçya, Ameri-^su). Bunlan, eski okyanus bölgelerinin yerini alan Her-::rler izledi (İngiltere, Kuzey Afrika, Orta Avrupa, Ural-oyik Zaman boyunca, yeryüzünü bütünüyle etkileyen m değişiklikleri meydana geldi. Çağın ortalarına ve oğru, özellikle, buzlanma dönemleri yaşandı.

zoyik Zaman

yik Zaman’a ait kayaçlarda rastlanan flora ve fauna smanda Paleozoyik’e göre önemli değişimler olduğu-Kıtalar üstünde, büyük sürüngenler, bu arada, dino-agm özelliğini oluşturur; bu zamanda kuşların ataları küçük memeli hayvanlar yeryüzüne daha çok yayıl-dünyasında, zamanın ilk dönemlerinde iğne yapraklı mendi; daha sonraları çiçekli bitkiler (bugün, bildiği-eriyle çiçek açan ağaçlar) ortaya çıktı. Denizlerdeki hücreli hayvanların çok kısa sürede gelişip evrimleş-?ni mercan biçimlerinin, yumuşakçaların ortaya çık-irginleşti. Paleozoyik Zaman’da ortaya çıkmış olan, :nı çağda ortadan kalkan tribolitleri, daha başka ka-an türleri izledi. Bu zamanın çok rastlanan yumuşak-afadanbacaklılardı. Bu aileden olan ammonitler çok :ok çeşitli fosiller bırakmıştır. Daha Paleozoyik Za-lannda ortaya çıkan ilk kafadanbacaklılar, bu çağın redeyse bütünüyle yok olmuştu; ne var ki, ardından zoyik Zaman’ın başında yeni kafadanbacaklı hayvan •a çıktı. Bunlardan olan ammonitler, Jura Dönemi’n-ırak çok büyük ölçüde gelişip farklılaştı, ne var ki, zzıa doğru bütünüyle ortadan kalktı.

:lk Zaman’m sonunda tek bir kara parçası halinde :=a. Mezozoyik Zaman’ın hemen başında ayrılmaya Antarktika’yı, Hindistan’ı ve Avustralya’yı oluştu-

■ koptu, daha sonra, ana kıta blokunun orta kesi-verilen bir okyanus alanı oluştu; bu alan giderek kaymaya başladı, r^zv-ımüzden 100 milyon yıl önce, Kuzey Amerika-: rutunü, Güney Amerika-Afrika bütününden, bu-Okyanusu’nun orta kesimiyle Akdeniz’in yerinde b:r okyanusla birbirinden ayrıldı. Bu güney blok :~j:a güney kısmından açılarak Güney Adantik’i . -1 5cma, Mezozoyik Zaman’ın sonlarına doğru Ku-

2: birbirinden ayrılması, yeryüzünde yaşa-
yan bazı canlı topluluklarının birbirinden ayrı düşmesine ve kimi zaman da birbirinden farklı şekilde gelişmesine yol açtı. Öte yandan, derinliği az olan, canlıların yaşamasına özellikle elverişli denizlerin büyük ölçüde derinleşmesi, denizdeki canlı türlerinin kısa sürede gelişip ortaya farklı türlerin çıkmasını sağladı.

Kıtaların birbirinden ayrıldığı bu dönem, dağ zincirlerinin oluşumunda durmaya yol açtı. Bununla birlikte Pasifik Okyanu-su’nun kıyıları boyunca, öteki alanların genişlemesini dengeleyen, okyanus taşküresinde görülen dalma-batma hareketleri, yer şekillerinde önemli değişmelerin ve büyük magmatik olayların oluşmasına yol açtı. Bu dönem, Amerika Kıtası’ndaki sıradağların ve Pasifik Okyanusu’nun Asya kıyılarındaki dağ zincirlerinin oluştuğu dönemdir. Tetis Okyanusu ile onu çevreleyen kıtalarda meydana gelen ilk sıkışmalar (dolayısıyla da ilk şekil bozulmaları), Alp Dağları’nın oluşmaya başlamasının habercisiydi.

Senozoyik Zaman

Mezozoyik ile Senozoyik zamanlar arasındaki geçiş dönemi, Dünya’da yaşayan canlılarda net bir kopuşun ortaya çıkmasıyla belirlenir. Bu kopuşun belirtileri, yaşam kazanan türlerin, bu arada, ammonitlerin ve büyük sürüngenlerin (jeolojik ölçekte) yok olmasıdır. Bu olayı açıklamak için çeşidi varsayımlar ileri sürülmüştür. Bunun nedeni, çok önemli bir volkanik etkinlik sonucu veya Dünya’ya çok büyük bir göktaşının çarpmasıyla çok kalın dev bir toz bulutunun meydana gelmiş olmasına bağlanır.

Bununla birlikte, birçok canlı türü, bu koşullara dayanır ve gelişimini sürdürür. Mesela kuşlar, memeli hayvanlar, böcekler ve taneli bitkiler gelişir. Bugün bildiğimiz bütün canlı grupları, insan türünün ataları da dahil farklılaşır.

Senozoyik Zaman’dan kalma fosiller, bu gelişmenin aşamalarım daha kolay izlememizi sağlar. Mesela, o çağda köpekten biraz iri olan atların ataları beş toynaklıydı. Çağın ortalarında, atların boyları büyüdü, toynak sayısı üçe düştü. Bugün, atların her ayağında bir toynak ve bir parmak bulunur.

Adantik Okyanusu’nun açılması sürdü, bunun sonucunda, Kuzey ve Güney Amerika kıtaları öteki kıtalardan aynldı. Afrika kütlesiyle Hindistan küdesinin kuzeye doğru hareketi, Tetis Okyanu-su’nun ortadan kalkmasıyla sonuçlandı, kıta kütlelerinin birbirine bağlanması sonucunda da, Batı Akdeniz’den başlayıp Asya’mn güneydoğusuna kadar uzanan muazzam sıradağlann yükselmesine neden oldu. Bu sıkıştırma harekederi, özellikle, Afrika’nın doğusunda (Doğu Afrika rifti, Kızıldeniz) ve Batı Avrupa’da (Ren Çukuru, Rhone Çukuru) gerçekleşen kınlma harekederini doğurdu. Bu tektonik hareketler, yoğun volkanik harekeder eşliğinde sürmektedir.

Dördüncü Zaman

Kimi zaman Senozoik Zaman’ı oluşturmak için Üçüncü Zaman ile aynı gruba sokulan Dördüncü Zaman, ilk insanların ortaya çıkışından yaklaşık 1,65 milyon yıl önce başladı. Dördüncü Zamanın yaşının belirlenmesi, gerçekten de ilk insamn ortaya çıkışına bağlıdır. Burada sorun, atalarımızdan hangisine bu adın verilmesi gerektiğini saptamaktır.

İnsan soyu gerçekten de çok daha geri dönemlere kadar gider; çünkü insanın türediğinin varsayıldığı primadar, daha Üçüncü Za-man’ın başlarında ortaya çıktı. Bundan yaklaşık 30 milyon yıl önce maymunlar ortaya çıktı; sonra, yaklaşık 4 milyon yıl önce de Aust-raloyitckus’l&ı yeryüzünde belirdi. İnsan türünün Australopitekus’lar-dan geldiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, insan soyu bundan 2 milyon yıl önce Afrika’mn doğusunda, Homo türüyle (Homo habilis) ortaya çıktı. İnsanlar daha sonra, buradan Avrupa’ya ve Asya’ya yayıldı. Homo sapiens, bundan 100 000 yıl önce, modem insan da (Homo sapiens sapiens) bundan yaklaşık 10 000 yıl önce doğdu.

Son birkaç milyon yıl boyunca, büyük coğrafî bütünlerin konumunda çok az değişiklik meydana gelmiştir; buna karşılık, iklimlerde özellikle büyük değişmeler görülmüş, soğuk dönemleri (buzulların oluşması) sıcak dönemler (iki buzullarıma arasında yer alan ara dönemler) izlemiştir. Bu olay, kuşkusuz, ilk kez meydana gelmiyordu; fakat bıraktığı izler doğal olarak daha belirgindir, çünkü daha yakın dönemlerde meydana gelmiştir.

Bu iklim değişimleri sırasında faunalar ve floralar yer değiştirdi veya bulundukları alanlarda evrimlerini sürdürdü. Soğuk iklim dönemlerinde kıtalarda oluşan buzların muazzam miktarlardaki suyu toplaması, okyanusların düzeyinin düşmesine yol açtı. Bu alçalma yüzlerce metreyi buldu. Sonraki sıcak dönemde bu buzların erimesi, denizlerin yüzeyinin hızla yükselmesine neden oldu. Uzak atalarımızın yaşam koşullarım ve bugün içinde yaşadığımız coğrafya koşullarını işte bu tür iklimler, yani, sıcak dönemlerin soğuk dönemleri izlediği, kuraklık dönemlerinin sulak dönemleri izlediği iklim koşulları belirledi. □
AYRICA BAKINIZ

—► astrobiyoloji —► IB.ANSLI buzullaşma —•- İB.ANSU Darwin —»■ ib.ahsh dinozorlar —* Ib-ansli Dünya —► ib.ansli fosiller

—► IB.ANSU jeoloji

—»- imn.su kronoloji —► IB.ANsu levha tektoniği —*- |b,a« meteorlar

ve meteorider
Bir ilkel mediiz izi (Dickinsonia costata). Ediacara (Avustralya) faunasında yer alan olan bu medüz, bundan 580 milyon yıl önce yaşamıştır. Üst Proterozoyik Dönem’in başından beri çok hücreli makroskobik canlılann Dünya üstünde var olduğunu kanıtlar.
Fosil bir amfibyum (Seymouria babylorensis). Karbonifer Dönemi’nde yaşamış olan bu hayvan sınıfı, karalan ilk fetheden hayvan sınıfı olmuştur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir