Dünya Teknolojisi Doğaya Karşı Hiç Kalıyor
ilim adamlan, Sibernetik adını verdikleri yeni bir ihtisas dalında, canlı organizmalar ile makinalan karşılaştırarak İlâhî sanatın üstünlüğünü göstermeye çalışıyorlar. Diyorlar ki:. “Milyonlarca dolar harcayarak yaptığımız uçaklar; sivrisinekle! veya birkaç santimlik kolibrilerle kıyaslanınca çok iptidaî kalıyor . Ko-libriler (An kuşlan), kanatlarıyla sağ-sol, ön-arka ve aşağı-yukan olmak özere, her yöndeki hareketi başarırken, biz bunlan uçaklarımızda taklid edemiyoruz. Manevralan kanatlarla, ileri hareketi ise pervanelerle sağlıyoruz. Bu basit teknik, büyük bir enerji kaybına sebep oluyor. Ve harcanan enerjinin ancak % 60’ı işe dönüştürülebiliyor. Halbuki kuşlarda ve sivrisineklerde bu oran, yâni verimlilik % 98’dir.”
Sibemetikçilerin ortaya koyduğu bir soru da şu: Medeniyetimiz tekerlek üstüne kuruludur. Tekerleğin verimli bir âlet olduğu ise, zaten biliniyor. Şu halde tabiatta niçin tekerlekli bir canlı göremiyoruz?
• • •
Biraz düşünecek olursak, bu sorunun
*
*
cevabını kolayca bulabiliriz.
Tekerleği icad eden insanoğlu, onunla birlikte düz yollan da yapmak zorunda kalmıştır. Kâinatı ve bütün canlıları halkeden kudret ise, onlara her türlü şartlarda gezebilecekleri ayaklan ihsan etmiştir.
Tabiatta tekerlekli
hayvan olmayışının sebebini kısa yoldan anlamak için, arabanızla dağa çıkmayı deneyebilirsiniz.
Arabanızın akıbeti ya teker patlaması, veyahut başka bir ânza olacaktır. Bu ânzayı gidermeye çalışırken, sarp kayalıklara tırmanmaya çalışan tekerlekli bir dağ keçisi-
nin perişan hâlini hayâl edebilir ve bütün canlıların ne kadar kusursuz yaratıldığını, çok daha iyi anlarsınız.
Ünlü Anatomist Michael La Barbera’ya göre şu andaki hayvanların durumu, yaşadıkları ortamla son derece mükemmel bir uyum sağlıyor. Barbera, bu duru-
mun Allah’ın ilim ve merhametini gösterdiğini, ifâde ettikten sonra sözlerini şöyle noktalıyor:
“If God had meant animals to have wheels, He would have built roads first.”
“Eğer Allah hayvanların tekerlekli olmalarını isteseydi, ilk önce onların kullanacağı yollan yaratırdı.”
• • •
Evet, mahlûkattaki bu hârika sanat ve mükemmellik, ilim adamlarını, onlan taklid ederek her arazide gidebilecek taşıtlar yapmaya sevkediyor. Amerikalı ilim adamlarının yıllar boyu süren çalışmalar sonucunda yaptıkları böyle bir makina, 6 ayağa sahip. Fakat saatte ancak 3 km. hızla yol alabiliyor. Buna rağmen makinanın kâşifleri, ondan pek ümitli olmadıklarını açıkça belirtiyorlar.