EBÜ L-MANSÛR MUVAFFAK; onuncu yüz
yılda İran’da yetişen büyük kimyâ âlimi. İsmi Muvvaffak
bin Ali el-Hirevî olup, künyesi Ebü’l-Mansûr’dur.
Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir.
Hayâtı hakkında bilinen tek husus, 961-976 seneleri
arasında hüküm süren Sâmânî Hükümdârı Emin
Mansûr bin Nûh ile aynı zamanda yaşadığıdır.
Ebü’l-Mansûr, kimyâ ilmiyle ilgili araştırma ve
çalışmalarını, daha ziyâde insanların günlük hayâtı
ile ilgili konular üzerine topladı. Kimyâ ilminin
pratik sonuçlarını, insan hayâtında ilk defâ kullanan
âlim oldu. Kalsiyum sülfatı belli sıcaklıkta
ısıttıktan sonra, elde ettiği alçıyı yumurta akıyla karıştırarak
kırıkların sarılmasında kullandı ve böylece,
kırıkların sıhhatli kaynamasını temin etti.
George Sarton, bilim târihi ile ilgili eserinde, bu
âlimden şöyle bahsetmektedir: “Ebü’l-Mansûr, zamânının
bir tânesiydi. Bakır oksidi tam anlamıyla
inceleyip, ilmi tanımını ortaya koymuştur. Ayrıca
sürme taşı, yâni antimonu da tetkik edip, günlük hayatta
kullanılabilecek yerlerini îzâh etmiştir.”
Ebü’l-Mansûr Muvaffak, bakır üzerinde yaptığı
incelemelerde, bakırın, hava ile temâsı sonucu
dış yüzeyinde yeşilimsi bir tabakanın teşekkül
ettiğini tesbit etti. Bu oksit tabakasını saçların
parlak, siyah renge boyanmasında kullandı. Bakırın
ve kurşunun bütün bileşiklerini biliyor ve çeşitli
alanlarda kullanıyordu. Civa üzerinde de araştırmalar
yapan Ebü’l-Mansûr, salisilik asidi (Aspirinin
esas maddesini) de imâl etmeye muvaffak oldu.
İlâç îmâlâtında filtrasyon (süzme) ve buharlaştırma
metodunu geliştirdi. Deniz suyunun filtrasyonunu
gerçekleştirdi.
İlim târihçisi Celal Mazhar, Eser-ül-Arab fîl-
Hadârât-il-Avrubiyyeti adlı eserinde, çağdaş medeniyetin
kuruluşu konusunu incelerken, Ebü’l-
Mansûr hakkında şöyle demektedir: “Milâdî 10.
asırda, İslâm âlemi kimyâ dalında dâhî bir kimyâcıya şâhid oldu. Bu âlim, çok önemli kimyevî keşifler
ortaya koymuştu. Adı Ebü’l-Mansûr olan bu
âlim, kimyâ târihinde ilk defâ sodyum karbonat ile
potasyum karbonatı birbirinden ayırd etmiştir.
Böylece kali ve kalevi adını verdiği sodyum karbonat,
batı kimyâ literatürüne önceleri, bu ad altında
geçmiş bulunuyordu. Bunun gibi o, ayrıca arseniği
ve silikat asidi de târif etmişti.”
Ebü’l-Mansûr Muvaffak, İlmî çalışmalarında
iki yol tâkip ediyordu. Birincisi, daha ziyâde içtimâi
mâhiyetteydi. Ders okutuyor, günlük problemler
ile ilgili ilâçları hazırlıyor ve tatbikâtım
yapıyordu. Yaptığı bu ilâçları piyasaya sürerek, ihtiyaç
duyduğu âlet ve maddeleri satın almak için
gerekli parayı kazanıyordu. Bu bakımdan, kimyâ
sanâyisinin kurucusu olarak kabul edilebilir.
Ebü’l-Mansûr Muvaffak, bu İlmî çalışmaları
yanında, ayrıca bizzât ilmini derinleştirmek maksadıyla
birçok yolculuklara da çıkmış, birçok âlim
ve üstattan istifâde etmiştir. Kitâb-ul-Ebniye fî
Hakâyık-il-Edviye adlı eseri ile erişilmez bir üne
ulaştı. Bu eseri, asırlar boyunca en güvenilir kimyâ
kaynaklarından biri olarak kaldı. Bu eserinde, 585
çeşit ilâcı târif etmiştir. Bunlardan 466’sı bitkilerden
çıkarılmaktadır. 75’i mâdenlerden, 44’ü de hayvânî
maddelerden yapılıyordu. Adı geçen eseri, ilâç îmâlâtı
sahasında önemi çok büyüktür. Eser, tecrübî
ve sınâî kimyâ dallarında da rehberlik yapmıştır.
EBÜ L-MANSÛR MUVAFFAK
19
Eki