Elvan Çelebi Hakkında Bazı Araştırmalar
Doğan Bey’in Elvan ve Sinan Beylerle veya Sinan ve Elvan Beylerin Doğan Bey’le olan yakınlığı hakkında Evkâf-ı Hümayun Nezareti Mebânî-i Hayriyye Başmüfettişi Emin Bey’in yazdığı bir tezkerede: “Adı geçen kişilerin diğeriyle olan ilişkisi bulunamadığı açıklanıyor ve yalnız Elvan ya da ‘Alvan Çe- lebi’nin İstanbul’da, Demirkapı’da iken demiryolu geçirilen Elvan Camii’nin banisi olduğu söyleniyor.
Sinan Çelebi’nin ise, merhum Elvan Çelebi’nin kardeşi ve Unkapanı’nda Azaplar Hamamı civarında ve Elvanzade Camii’nin banisi olduğu, bu camiye Azaplar Camii de denildiği söylenir. Fakat bir zamanlar Azap askerlerinin kaldıkları dairenin sonraları hamam hâline getirilmesinden dolayı mahalleye Azaplar Mahallesi adı verilmiştir. Köprünün karşısında olan ve kısa süre önce yıkılan büyük kapıya Azapka- pı denmiş, köprünün İstanbul tarafındaki yerlere de Azepler adı verilegelmiştir. Ancak mahalleye resmen Elvan Çelebi Mahallesi denildiği beyân edilir. Evliya Çelebi, bu mahalledendir. Anılan camide bir
zamanlar bir şeftali ağacı olduğundan Şeftali Camii denilirmiş. Bu caminin, bir ara yandığını ve caminin cemaatinin meyve şeftalisi yerine at şeftalisi almakta olduklarını Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde latife yoluyla yazıyor. Bundan dolayı, her iki caminin de vakfiyesi olmadığı vakfiye kayıtları incelenerek anlaşılmıştır. Gerçi altmış yıl önce Elvanzade Camii’nin minaresi vakıfların tahsis ettiği elli küsur bin kuruş harcanarak yeniden yapıldığı, kendi vakfı bulunmadığından diğer vakıflardan telâfi edilmiş olduğu, bir zamanlar caminin imamlığını yapmış olan merhum Hacı Kadri Efendi’den işitilmiştir. Elvanzade Sinan Çelebi’nin Bursa’da da bir camii olabilir. Medresede bulunduğu sırada Bursa’da bir hayrat yapmış olması muhtemeldir. Bu konuda Hadîkatü’l-Cevâmi”de çok açık bir ifade yoktur, diğer eserler ise bunu hiç yazmıyorlar.” Elvan Çelebi’nin Bursa’da da bir camii olması ihtimali, yukarıda verilen tafsilâtla bertaraf edilmiş oluyor. Çünkü Bursa’daki ‘Elvan Çelebi, Çelebi Sultan Mehmed ricalinden, Demirkapı’da ve Azapkapı’da camileri bulunan Elvan Çelebi ise Fatih Sultan Mehmed devri bilginlerindendir. Bu konuda bazı tarihî gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlayan araştırmalarından dolayı Emin Bey’e müteşekkirim. Hüdavendigâr şehri Evkâf Müdürü Niyazi Bey’in mektuplarında, Sultan İkinci Murad’ın bir bahçesinden bahsediliyor. Bu da, benim soruma bir cevaptır. Gerçekten de Sultan İkinci Murad’ın cami ve türbesine bitişik büyük bir bahçe vardır. Bu bahçenin bir kısmı vaktiyle mütevellîsi tarafından satılmış, bunda evkâf memurlarının da ihmalkârlıkları ve müsamahaları olmuştur.