HİCAZ DEMİRYOLU
Batıklara göre Osmanlı Devleti böyle bir projeyi hayata geçiremezdi. Hatta, “Hicaz Demiryolu’ nun gerçekleştirilmesi imkânsız bir İslâm birliği hayâli olduğunu ifâde etmişlerdi.
Hamîdiye Hicaz Demiryolu’nun 232. kilometresindeki köprü
“Hicaz Demiryolu benim eski rüyamdır.” diyen Sultan Abdülhamîd Han ’in bir fotoğrafı
sömürge hâkimiyeti kurma gayesiyle kullanan bâzı milletler ise bunun ardından demiryolunu vâsıta olarak kullanmaya başlamışlardır.
Dünyada buharlı demiryolu işletmesinden önce, çeşitli maden ocaklarında, raylı sistemle çalışan motorsuz vagonların kullanıldığı bilinmektedir. Buhar makinesinin îcadı ile demiryolu nakliyatının çehresi de değişmiştir. Demiryolunun gelişmesi dünyada bölgeler arasında farklılıklar göstermiştir.
Târih boyunca insanlar, hem kendilerini hem de eşyalarını bir yerden bir yere nakil yolunda pek çok icatlar gerçekleştirmişlerdir. Nakliyat denilen, işi daha hızlı bir şekilde sağlayan bu icatların en mühimi tekerleğin icadıdır. Tekerleğin makine ve motorla birleşmesiyle, mesâfeler kısalmış, uzak coğrafî bölgeler arasında hem beşerî hem ticârî münâsebetler hızla artmıştır. Bu artış beraberinde daha fazla münâsebet ve ticâreti getirmiştir. Ticâreti bir
Hicaz Demiryolu hattının tamamlanan ve yapılması planlanan kısımlarını gösteren harita
İ.Ü.Ktb., Yıldız Fotoğraf Arşivi, No: 779-26/19
Sanayinin ilerlemiş olduğu yerlerde daha hızla gelişmesine rağmen, arazi şartlarının zorluğu ve İktisâdi imkanların kısıtlı olduğu bölgelerde daha yavaş ve hatta onlarca yıl geç gelişmiştir.
Bunun yanında sömürülen topraklarda demiryolunun, sömürünün bir vâsıtası olarak, bizzat buraları sömüren devletler tarafından yapılıp işletildiği görülmektedir. Meselâ Hindistan’da İngiliz hükümetinin desteğiyle husûsî şirketlerin faaliyetleri neticesi kurulan demiryolları, Hindistan coğrafyasını en ücra köşelerine varıncaya kadar İngiliz sermayesine açmıştır.
Demiryollarının gelişmesi sömürgecilik, imâr veya İktisâdi refahı temin maksadıyla da olsa dünya târihi bakımından yeni bir devrin başlamasına sebep olmuştur.
Osmanlı Devleti’nde İlk Demiryolları
Bu sırada Osmanlı Devleti, hızla değişen dünya şartları karşısında kendi dışındaki devletlerin yürüttüğü sömürgecilik faaliyetleri içinde yer almamış, ancak idâresi altında barındırdığı toplulukların hayatlarını huzur içinde devam ettirebilme gayretinde olmuştur. Sömürgeci devletlerin sömürgelerinden elde ettikleri ucuz hammaddeleri köleler ve ucuz iş gücü sayesinde işleyerek dünya pazarına sürmeleri Osmanlı Devleti’nin İktisâdi hayatını da tesir altına almış ve devlet büyük bir buhran-
Hicaz Demiryolu’nun yapım çalışmaları (Zerka Vâdisi)
la karşı karşıya kalmıştır. Bunun yanında Osmanlı Devleti’nin elinde bulunan geniş coğrafyanın nimetlerinden faydalanmak isteyen güçler, siyâsî krizleri de kullanarak devleti küçültmeye ve âdetâ bitirmeye başlamışlardı. Makineleşmenin getirdiği bazı neticeler de bu güçlerin emellerine hizmet etmekteydi.
19. asır başlarında dünyada demiryolu faaliyetleri başlamıştı. Demiryolu, nakliyatta kolaylıklar getirmesi sebebiyle Osmanlı devlet adamları tarafından, içinde bulunulan buhranlı durumdan kurtulma vâsıtalarından birisi olarak da görülmüştür.