HIRS,HEVES VE HEYECAN :CUSTOM
Motor tutkunları ilk motorlarını hiç bir zaman unutamaz en önemli sebebi de o motora sahip olabilmeniz için ciddi bir engeli aşmak zorundasınızdır. İlk motorumu 1998 yılımda almıştım. O güne kadar bir motor alabilmek için aileme çok ısrar etmiş olmama rağmen her aile gibi benim ailem de engel olmaya çalışmıştı. Fakat bütün ailem karşı çıkmasına rağmen, son anda annemin desteğiyle kazandığım ilk paralarımı 500 cc’lik bir chooper’a yatırdım. Daha sonra, bu gün kullandığım BMW 1150 RT’mi alana kadar 10 farklı motor alıp satmışımdır. Bu kadar çok motor değiştirmiş biri olarak birçok yetenekli ustayla tanışma fırsatım oldu.
İşte bu ustaların ikisiyle çok farklı bir dostluğumuz oldu. Bir gün büyük bir hevesle televizyonda bağrış çağrış mucize motorlar yaratanları seyrederken, bunu biz de yapabiliriz diye yola çıktık. Ama elimizde sadece pense, tornavida, çekiç, press ve torna vardı. Yani bizim öyle büyük bilgisayarlı, kendi kendine her şeyi yapabilen makinelerimiz yoktu. Fakat benim, bunlardan çok daha önemli olan, hırsım, hevesim, niyetim ve birbirinden yetenekli iki dostum vardı. Şimdi sizlere bu iki arkadaşımdan bahsedeyim. Ergün Özgirginl968 doğumlu, 28 yıldır bu işi yapan ve tek kelimeyle yoktan var edebilen bir usta. Kendisi ile ilgili hikayelerimi bir anlatsam, önce çok şaşırır sonra da gülümsersiniz. Ergün Ödemiş’te Motorrad adlı sen/isin sahibi ve çalışırken klasik müzik dinleyerek konsantre olabilen bir ustadır. Evet, USTA kelimesinin anlamına ihanet etmeyen dürüst bir ustadır. Mustafa Karakulak ise 1976 Almanya doğumlu, sekiz yaşından beri bu işi yapan bir torna ustasıdır.
İki teker ile on yaşında tanışmış ve o günden bu güne sürekli bulduğu her şeyi modifiye etmiştir. Hatta ustam hızını alamıyor kullandığı makineleri bile modifiye ediyor. Yani kendi için ergonomik kaynak makineleri yapıyor. Mustafa’nın özel zevki modifiye etmek ve puro içmek. Ergün ve Mustafa ile bu projeye aniden karar verdik ve başladık. Yeni aldığım motoru bana Ergün buldu. Motoru son gördüğümde çalışan bir virago vardı. Sahneye ilk Ergün çıktı. Ve motoru atölyeye aldıktan 45 dakika sonra artık bir v-i- r-a-g-o vardı. Yani motorun her yeri sökülmüştü. Bu da uykusuz gecelerin başlangıcı olmuştu. Artık sahnede müthiş yetenek Mustafa vardı. Mustafa şasiyi yapmaya başladı.
Bu arada Ergün, her yerde kullanacağı mekanik parçaları arıyordu. Mustafa şaseyi oluştururken Ergün jantlar, fren sistemi ve amortisör sistemini bulmuştu. Mustafa son derece hızlı parçaları oluşturuyordu. Ergün ve Mustafa konsantrasyonları bozulmasın diye geceleri Yanni eşliğinde purolarını içerek çalışıyorlardı. Resimde gördüğünüz tasarım bitmişti. Artık benim için maddi manevi zor bir yol ustalarım için ise uğraştırıcı bir süreç başlamıştı. Başlı başına planlama, araştırma ve yaratma gerektiren bu projeye anlımızın akıyla başladık ve devam ediyoruz.
Serkan: Kaç yıl önce bu işe başladınız?
Ergün: 80’li yıllarda bu işe başladım. O günlerden beri kendi servisimi işletiyorum.
Mustafa: 2000’li yıllardan bu yana motor modifikasyonları yapıyorum.
Serkan: Başlangıç sebebiniz nedir?
M: Hobi olarak motor kullanmaya başladık. Sonradan bu işin içindeki biri olarak tamir ve modifikasyon işine girmiş oldum.
E Araç olarak iki tekerle tanıştım. Mecbur olmadıkça arabamı kullanmıyorum dersem abartmış olmam sanırım.
Serkan: Kaç tane motor yaptınız?
E 6 tane fakat bunların 4’ü profesyonel çalışma.
M Hatırlamadığım kadar modifikasyon yapıldı ama bunlardan sadece 4 tanesi profesyonel çalışmaydı.
Serkan: Bir motor modifikasyon için geldiğinde ne düşünüyorsunuz?
E Motor daha gelmeden ön görüşmeyle ben kafamda bazı teknik akşamları tasarlamış oluyorum.
M: Benim üzerime düşen o motoru müşteri için ergonomik yapmak olduğundan ilk önce kullanıcı ve motorun nasıl bir tek vücut olabileceğini düşünürüm.
Serkan: Bu işin püf noktalan nelerdir?
E Eklenecek parçaları doğru seçmek ve doğru yerde kullanmak.
M: Mukavemet, ergonomi, denge, doğru görüntü ve güven gibi vazgeçilmezleri bir araya getirmek bence bu işin en önemli püf noktalarından.
Serkan: Böyle bir motor ortalama kaç ayda tamamlanır?
E İşin ayrıntılarına ve isteklerle değişeceği için zaman dilimi belirlemek çok doğru olmaz.
M– En iyi şartlarda iki ay ile altı ay arasında bir süreç alır diye tahmin ediyorum.
Serkan: Parçalan nasıl temin ediyorsunuz?
E Modifiye edilecek motorun kullanılabilecek tüm parçalarını kullanıyoruz. Onun haricinde kalan parçaları üretiyoruz. Bazı elektronik akşamları yurt dışından getirtiyoruz.
Serkan: Motorunu size getirmek isteyene ne tavsiye edersiniz?
M: Var olan motorlarını modifiye edeceklerse öncelikle bize ne yapmak istediklerini sormalarında fayda var. E Eğer modifiye etmek üzere bir motor alınacaksa mutlaka bizden teknik açıdan o model ile ilgili neler yapılabileceği hakkında bilgi almalarını tavsiye ediyoruz.
Serkan: Teknik aşamalar hangi sırayla devam ediyor? Yani sadece motorunu kullandığınız bir motoru hangisırayla üretiyorsunuz?
E Motorun mekanik ve kullanılacak akşamları sökülüyor. Bunlar motor, elektrik tesisatı, şasi, beyin, sonra…
M: Sonra ben alıyorum ve istekler doğrultusunda üretime başlıyorum. Yani işe şasiyi üretmekle başlıyorum. Şasi, çamurluklar, mesnet, ön takım, arka takım, depo, ayaklıklar… derken Ergün mekanik akşamları motora monte etmeye başlıyor. Daha birçok küçük ayrıntı bittikten sonra motor deneme sürüşüne çıkıyor… Eğer hiç bir eksik kalmadıysa motoru tamamen söküp boyaya gönderiyoruz. Ve finalde yeniden a’dan z’ye tekrar monte edip test ettikten sonra müşterimize güzel bir sürprizle teslim ediyoruz. Serkan: Ne kadara mal oluyor? E İsteğe göre çok esnek bir konu olduğundan 4 bin liradan başlayıp otuz binleri bulan motorumuz oldu. Bu konuyu müşteri ile konuşarak ancak belirleyebiliriz.
M: Bizde herkes üzerine düşen görev kadar bir bedel belirleyip onu müşteriden talep eder. Fakat bu tamamen istenilenlere bağlı değişebilir. Ama inanın korumaya gerek yok. Serkan: Yapmak istediğiniz bir model var mı?
E Yapmamızı istediğin ne var?
M Uçan bir motor bile yapabiliriz… Serkan: Motosikletin sahibi ile beraber çalışıyormuşsunuz?
M: Üretim aşamasında müşteri istediği kadar bizimle birlikte olabilir. Hatta o duygular kişiyi motoruna duygusal olarak bağlamaktadır. E Bence buna sen cevap vermelisin Serkan.
Serkan: Evet değerli motor dostları ben ustalarımı bıktıracak kadar çok soru soruyor ve öğrenmeye çalışıyorum. Yani motorun üzerindeki her cıvatayı ve kaynağı biliyorum. Bu sayede motorumu daha bitmeden çok seviyorum.
Serkan: Yaptığınız işi nasıl tanımlarsınız?
E Ben sadece yaparım. Mc Ben sadece müşteriye bakar tepkilerinle mutlu olurum. Ama yaptığımız işe bütün benliğimizi veriyoruz. Serkan: Peki motor sever dostlarımız size nasıl ulaşabilir? E Benim telefonum 0532 47153 00. Siz motor severler için elimden geleni yapabilirim.
M: Benim telefonum O 544 88 88 060. Siz motor sever dostlarımıza her konuda yardımcı olmaya hazırım.
Serkan: Bende sizlere dostluğunuz ve benim için yaptıklarınız için teşekkür ediyorum. Danışmak istediğiniz ve katkıda bulanacağınız her şey için bizi arayabilirsiniz Bu emeğimizi bizimle paylaşan Motorbike Dergisi çalışanlarına desteklen için sonsuz teşekkürler.