ROTA

19 Mayıs tatili ile sonraki iki günü birleştirdiğimiz üç günlük gezimiz sırasında; doruklarında iki bin yıl öncesinin tarihi eserlerini ve yılkıya bırakılmış atları barındıran Karadağ’ı ve Çatalhöyük gibi on bin yıl öncesine dayanan ilk yerleşim yerlerini saklayan bozkırda gaz açacağız. Bir haftadır “aman şunu da unutmayayım” diyerek sürekli alınan notlar kontrol edilerek yapılan hazırlıklardan sonra 19 Mayıs sabahı planladığımız üzere Bülent Uygur, Cengiz Ertaç, Murat Duymaz, Mebrur Hatunoğlu dostlar ile birlikte yola çıkıyoruz. İlk molamızın ardından Cihanbeyli’den güneye dönüp köyler ve kasabalar arasından yolumuza devam ettik. Cihanbeyli’den sonra bir müddet ıssız ve kimsesiz olan bozkırda yol aldık. Ne sıcak, ne soğuk motosiklet kullanmak için mükemmel bir havada köyler arasında yol alıyoruz. Buralar hep tarım arazisi olduğu için çoğu köyde benzin istasyonu var. İkinci molamızı Yav- şankuyu köyünde bu benzin istasyonlarından birinde veriyoruz. Benzinimizi doldurduktan sonra ilk durağımız sonraki köy olan Obruk köyü. Köydeki Obruk hanı ve Obruk gölü yabancı turistler tarafından bile ziyaret edilmekte. Duvarlarında Bizans dönemi taşları kullanılan hanın yapılışının 13. yy’da olduğu, taşların çevredeki eski yerleşim yerlerinden sökülerek getirildiği tahmin ediliyormuş.

OBRUK HANI

Obruk Gölünün oluşumu konusunda bölge halkında ağırlıklı olan inanış göktaşı düşmesiymiş. Ancak bu bölgede obruk denilen oluşumlar oldukça fazla. Obruklar; Yeraltı sularının zamanla yerin kireçli katmanlarını eritmesi sonucu oluşan büyük yeraltı boşluklarının bir gün aniden çökmesi ile ortaya çıkan yapılar. Bölgede yaşayanlar bir gün baktıklarında tarlalarının ortasında devasa çukur oluştuğunu görüverirlermiş. Obruk gölü de bu tarz bir oluşum. Hemen hanın arka tarafında yer alıyor. Kenar yüksekliği neredeyse 50m. civarı belki de daha fazla. Devasa sazanların yüzdüğü göle düşecek olursanız, çok iyi yüzme de biliyor olsanız dahi gelip sizi çıkarmazlarsa asla çıkılmayacak derecede kenarlan dik bir yapı. Derinliği yaklaşık 30 metreyi bulan Obruk, Beyşehir gölünden yeraltı suyuyla besleniyormuş.

OBRUK GÖLÜNÜN TARİHİ

Göl, bölge halkı tarafından tarım alanlarının sulamasında kullanılan önemli bir kaynak. Öğrendiğime göre, Obruk Gölü’nün tarihsel yapısı ve dokusuna zarar verdiği gerekçesiyle göl çevresindeki kum ocakları kapatılmış. “İyi olmuş” demeden geçemeyeceğim. Obruk Gölü’nün üzerinde çeşitli büyüklükte mağaralar ve fosil traverten konilerini de gözlemledikten sonra yolumuza devam ediyor ve Maden şehri köyüne doğru hareket ediyoruz.