KAPLICALAR

KAPLICALAR

İlkçağ’dan beri insanlar suların, özellikle kaplıca ve ılıca denen sıcak yeraltı sularının iyileştirici etkisinden yararlanmaya çalışmışlardır. Kaplıca tedavisinde, bazı hastalıkları iyileştirmek veya tıbbî tedavinin etkisini artırmak amacıyla, madensulannın

çeşitli özelliklerinden yararlanılır.
SU VE KAPLICA TEDAVİSİ

Kaplıca tedavisinin başlangıcı insanlık tarihinin çok eski dönemlerine kadar uzanır. Bazı yazarlar sıcak su kaynaklarının Mısırlılar tarafından MÖ 3000-4000 yıllarında kullanıldığım belirtmektedir. Bununla beraber kaplıcaların tedavi merkezi olarak gelişmeye başlaması, Yunan ve Roma uygarlıkları dönemine rastlar. Herodotos, MÖ V. yy’da üç haftalık tedaviler önermiştir. Bu dönemde, geniş alanlar üzerine yayılan hamamlar bir çeşit tanışma ve eğlence merkezi özelliği kazanmış, kaplıca niteliği taşıyan görkemli yapılarda banyo, buğu çekme, masaj gibi uygulamalar, çeşitli oyunlar ve gösteriler eşliğinde gerçekleştirilmiştir. Kaplıca tedavisini Borvo kültünün (Keklerin kaynak tanrısı) etkisiyle tanıyan Galyalılar, Romalıların egemenliği altına girmeden çok daha önce madensulannın yararlı etkilerini kullanmaya başlamışlardır. Bu fetih döneminde Sezar, savaşlar sırasında yorgun düşen askerlerini yeni zaferlere hazırlamak amacıyla yeni kaplıcaların açılmasına önayak olmuştur.

Ortaçağ’dan Rönesans’a kadar destek ve ilgiden yoksun kalan kaplıca tedavisi, bu dönemde büyük bir gerileme kaydetmiştir. Kilise, bu gibi yerlerin sefahat yuvası niteliği taşıdığı ve boş inançlara hizmet ettiği gerekçesiyle, kaplıca merkezlerini ortadan kaldırma veya dinsel bir kuruluşa dönüştürme yoluna gitmiştir. Bu amaçla sıcak su kaynakları yakınında dinî merkezler kurulmuş veya eski kaplıca yapıları manastırlara devredilmiştir.

Ilıcaların yararlı etkileri XVI. yy’da yeniden keşfedilmiş, çağın ünlü düşünürü Montaigne bile bu konuyla ilgili görüşlerini açıklamıştır. XVII. yy’da, artık klasik hale gelen basit beden hareketlerinin, gevşeme ve rejim gibi uygulamaların yanı sıra, mineral suların içilmesi de tavsiye edilmeye başlanmıştır. Kaplıca tedavisinin yeniden önem kazandığı bu dönemde, Paris’te bile Passy, Belleville ve Batignolles gibi yeni merkezler kurulmuştur.
Kaplıcalar Restorasyon Dönemi’nde dü muş, doğal su kaynaklarının işletmecil güderin temelleri yine bu dönemde atıl larının değerlendirilmesine büyük öne kaplıcaların modernleştirilmesine hız bu merkezlerin eski etkinliklerine kavuş da bulunmuştur. Bu dönemde Avrupa’ı benzer gelişmeler olmuş, kaplıca kürler

Madensulan

Doğal kaynak sularının tanımı yapılı miktarı ve suyun sıcaklığı dikkate alınm leri tıp uzmanlarınca onaylanan yeralı adı verilir. Madensulan, suyun toprak bulunan eriyebilir nitelikte minerallerle densularınm oluşumunu açıklayan iki f; göre, yeryüzünün derin katmanlarındî kenli sular, yüksek sıcaklıkta erimiş kay meydana gelir. Yüzeysel sularsa yer üst sonra geçirgen olmayan jeolojik katman İe oluşur. Bu iki farklı su kütlesi yüzı yükselirken birleşir ve kaynarca adı ver züne çıkar. Ilıca suları, şehir şebekesiyl lemden geçirilip, içmeye elverişli hale gı yanında başta tarım olmak üzere çeşit kirlenme riskini artırmış durumdadır. U nedeniyle giderek daha derinden, birik katmanlardan elde edilmektedir.

Kaplıcalar ve müdavimleri

Dünyada bir yıl içinde gerçekleştiril yısı 10 milyon olarak tahmin edilmekti rinden Fransa’da bir yılda yaklaşık 650 sinden yararlanır. Fransa’da bu alanda h rinde merkez bulunmaktadır. Türkiye hakkında istatistik yoktur. Ama Türkiyı suları bakımından, dünyanın önde gel Türkiye Şifalı Sular Kitabı’mn yazarı Prol deyişiyle, suların ülke yüzeyine munta varsaysak her 35 km’ye bir kaynak düş sına gelince 500’ün üstündedir. Ne va Antikçağ’dan beri ilkel şartlarda ve ge yararlanılmaktadır. Ama Bursa, Afyonk bi modern konaklama ve tedavi tesisler ların sayısı da çoktur ve yıldan yıla bu j şip genişlemektedir.

Kaplıca tedavisinden yararlananların yaşlılar ve kadınlar oluşturur. Yaşlılanı üzerindedir. Bir kürün süresi ortalama lerden yararlanmak isteyen kişiler bu si kezine yakın bir otelde veya merkezin nin hastane sağlık kurulu tarafından günlük bakım masrafları, sosyal gü-(Emekli Sandığı, SSK, vb) tamamen ve) şılamr. Giderlerin karşılanabilmesi için yayı incelemesi ve olumlu karar verme tırmalara göre, kaplıca tedavisi için başı ri romatizmal hastalıklar veya kemik-ı raktığı arazlar, her dört kişiden biri ise s rının tedavisi için bu merkezlere gelme
Kış mevsiminde uygulanan buhar banyosu (Gellert havuzu, Budapeşte).

Macaristan’da bulunan ılıcalar Roma döneminden beri bilinmektedir ve bu merkezler romatizmal hastalıklann tedavisinde büyük yarar sağlamaktadır.
İçmeler. Madensulanndan suyun kaynağında düzenli olarak içme yoluyla da yararlanılmaktadır.

ILAMALARI

larından çok çeşitli şekillerde yarar-erkezlerinde, madensulannın yanın-n amacıyla kullanılmaktadır.

ın banyo ve duşlarda kullanılmasına da istenen etkiyi elde edebilmek için :n yararlanılmaktadır; su sıcaklığının ı ısı düzenleme mekanizmalarım haslıkların tedavisinde yararlı etkiler el-3un belirli bir bölgesi üzerine uygula-rinde çeşidi etkiler oluşturur; suyun r de deriden nüfuz ederek, bütün vü-

mlerden biri olan banyolar, diğer has-a) veya yalnız başına (küvetlerde) uy-u bazen sürekli olarak yenilenir, bazen lir. Oturma banyoları, el ve ayak banda, vücudun yalnızca bir bölümü suya rda, daha önceden suyun doyma dere-gazlar açığa çıkar. Aynca suyun kayna-ırından da yararlanılabilir. Yükselen ha-ışka etkisi de düzenli ve yumuşak bir lir.
aiktarlarda içildiği zaman, bütün vücut aplıcalara gelen kişiler suyun bu diyete-rarlanabilmektedir. Karşıt görüşler de bu-.ikle günde yalnızca 1 litre su içilmesinin ımektedır. Bununla beraber istenilen etkidin, suyun gün içinde önerildiği şekilde . Bazı uzmanlara göre hastanın suyu içti-ırur durumda bulunması bile önem taşır, j amacı, idrar miktarım artırarak, vücutta lerin atılmasını kolaylaştırmaktır. Suyun ya damar içine enjeksiyonu ise zararlı et-için çok nadir uygulanan yöntemlerdendir.
Bu tür uygulamalarda aranan temel koşul, suyun fizikokimyasal özelliklerinin iç ortamınkine mümkün olduğunca yakın olmasıdır. Enjekte edilen suyun miktarı, güde 20 ml’yi aşmamalıdır.

Özel yöntemler

Kaynağında toplanabilen doğal kaynarca buharlarından da tedavi amacıyla yararlanılabilir. Buhar genellikle termal gazlarla birleştirilir ve kaynağın hemen yanında bulunan ortak hamamlara veya tek kişilik odalara dağıtılır. Gazlar genellikle pek hoş kokulu olmayan bolsülfürlü bileşikler ve karbon dioksit içerir.

Kaplıca tesislerinde kullanılan doğal veya yapay çamurların tedavi edici etkileri, sıcaklığı uzun süre saklayabilmeleri ve karmaşık kimyasal bileşimleriyle ilişkilidir. Çamur doğal olabileceği gibi yapay olarak da hazırlanabilir. Çamur vücudun belirli bir bölgesine uygulanabileceği gibi yalnız başına veya toplu banyo şeklinde de uygulanabilir.

Kür sırasında masajlardan ve çeşidi rahatlatıcı yöntemlerden de yararlanılır. Kaplıca tedavisine başvuran kişilere, beslenme rejimleri de önerilebilir. Kaplıca kürlerinin temel amaçlarından biri, kişinin kaygılarından uzaklaştırılmasıdır. Bu merkezlerde sunulan günlük sıkıntılardan uzak yeni yaşam temposu, tedavide madensulannın şifalı özellikleri kadar önem taşımaktadır. Kaplıcalara başvuran hastaların memnun ayrılmalarında, bu anlayışın da etkili olduğu unutulmamalıdır.

KAPLICALARIN TEDAVİDEKİ ROLÜ

Kaplıca tedavisi uzmanlarına göre, bu merkezlerde uygulanan kürler yalnızca plasebo etkisi taşımamaktadır. Bir diğer deyişle bu tedavi sonucunda elde edilen etki, kişinin ruhsal açıdan rahatlaması sonucunda hastalığının iyileştiğine inanmasıyla sınırlı değildir. Bütün tedaviler gibi, kaplıca tedavisinin de önerildiği veya yasaklandığı hastalıklar vardır. Egzama dışında kalan akut hastalıklar, urlar, ilerleme gösteren hastalıklar ve ileri düzeydeki yetersizliklerde kaplıca tedavisi kesinlikle önerilmez. Akut devreden sonra kür uygulamasına geçmeden, iki-üç ay kadar beklenmesi gerekir. Flebit, iyi kaynamayan kırıklar vb gibi bazı özel durumlarda bu bekleme süresi kısalabilmektedir.

Nekahat döneminde uygulanan bir tedavi yöntemi olarak kabul edilen kaplıca kürleri, iyileşmeyi kolaylaştırmak, hastalığın sürekli hale geçmesini önlemek ve arazların ortaya çıkışım engellemek amacım taşır. Bazı ülkelerde hangi kaplıcaların hangi hastalıklara uygun olduğu resmî makamlarca liste halinde yayımlanmıştır. Türkiye’de tıp fakültelerinin hidroklimatoloji uzmanlarınca analiz edilip bunlann bileşimi saptanmış, hangi hastalıklar için yararlı oldukları da belirtilmiştir. Sonuçlar kitap halinde de yayımlanmıştır. Bu kitaplarda belirtilen uygulamalar arasında solunum yolları, romatoloji ve kemik-eklem travmalarının arazları, nöroloji, deri hastalıkları ve ağız-dil mukozasını ilgilendiren yakınmalar, psikosomatik bozukluklar, jinekoloji ve damar hastalıkları, kalp-damar hastalıkları, sindirim sisteminin hastalıkları ve metabolik hastalıklar, idrar yolu hastalıkları ve çocuklarda görülen gelişme gerilikleri gibi çok çeşidi alanlar yer alır. Kaplıca merkezlerinin bu şekilde özelleşmesi sayesinde, kaynakların gereken şekilde düzenlenmesi ve tedavi edilecek hastalıklar için uygun koşulların sağlanması mümkün olmaktadır.

Bu özelleşme, hastalarına kür önermek isteyen doktorların, ancak bütün merkezlerin koşullarım öğrendikten sonra, hastaya en uygun merkezi saptayarak öneride bulunmalarını gerektirmektedir. Hastanın iyileleşmesine gereken katkıda bulunabilmesi için,kürün ne zaman yapılacağı da dikkade belirlenmelidir. □
Buhar tedavisi. Aix-ies-Bains kaplıcalannda (Fransa) bulunan Buharlı Bertholet tesisinde kaplıca suyu 56 °C’de butıarlaştınlır. Artroz tedavisinde kullanılan bu yöntem özellikle ellere uygulanmaktadır.
DENİZ TEDAVİSİ

Deniz tedavisinde deniz suyunun i

şifalı özelliklerinden ve deniz ortamında bulunan yosun, kum vb gibi doğal maddelerden yararlanılır. Deniz kürlerinin yararlı etkileri Eski ‘ Yunan’dan beri bilinmektedir. Bu tedavi, insanlık tarihi boyunca pek çok yandaş bulmuştur; bunlardan biri de kuduz hastalığını deniz banyolarıyla tedavi etmeye çalışan Ingiliz hekim Floyer’dir.

îlk deniz tedavisi merkezleri XIX. yy’m başında açılmıştır.

Deniz tedavisinde deniz suyu [,

(hidroterapi), deniz çamurlan (fango- | terapi), deniz kumu (arenoterapi) ve j bazen de güneş banyolanndan (Keli-yoterapi) yararlanılır. Deniz suyu soğuk veya ısıtılarak kullanılabilir. Tedaviye eklenen masaj gibi yardımcı yöntemler kaplıca kürleriyle beraber uygulananlarla aynıdır. Bu tedavide !

iklimin yararlı etkileri de hastalıkların iyileşmesinde önem taşır.

Bununla birlikte deniz tedavisinin sağlık otoritelerince kaplıca tedavisi gibi makbul sayılmadığı bir gerçektir. i İ-jj

i’

Jeotermi tedavisi, Kyuşu’daki |

(Japonya) jeotermik tedavi merkezinde kuma gömülen hastalar.
AYRICA BAKINIZ

—^EaSsO hijyen —►(MiS sağlık —► liûlsa sosyal güvenlik —►EESa su
Solunum yolu hastalıklarının tedavisi, ılıca sularının püskürtülmesi yoluyla yapılabilir (Bourbouie tesisleri, Fransa).

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*