Karaburçak

Karaburçak, İhsan Cemal (

İstanbul – ö. 1970, İstanbul), özgü kullanarak gerçekleştirdiği bozkır görünümleriyle tanınan ressam. PTT Mekteb-i Âliyesi’nde eğitin ten sonra PTT kuruluşlarında çeşi lerde bulundu. 1930’da Paris’e giı süre Ecole Unıverselle’de resim c devam etti. 1933’te muhabir olaral lu Ajansı’nda çalışmaya başladı; l1 kuruluşun Bükreş temsilciliğin 1949’dan sonra bütünüyle resme 1961-65 arasında Lütfü Günay, Tuı İsmail Altınok ve Cemal Bingöl’İ! kurduğu Siyah Kalem grubunun S£

1968’deki 29. Devlet Resim ve ■-».sû Sergisi’nde “Soyut Peyzaj” adlı la ikincilik ödülünü kazandı, lerde, sanat yaşamının başlarında Li”.dığı parlak renklerden uzaklaştı, M_sle mavi, toprak kırmızısı ve morun t tonlarını yeğleyerek özenli bir fırça geliştirdi. Lirik-soyut bir anlayışla ; rsen, 1950’lerin sonlarına doğru dışa-.cu ve yarı-soyut anlayışları birleştir—t yöneldi, doğayı geleneksel halk sana-kaynaklanan nakışsı lekeler halinde M:ro’yu anımsatan bir biçimde tuvale t1960’larda ise Alman dışavurum-ü_r.ınu anımsatan manzaralar yaptı.

burun, Ege Bölgesi’nde, İzmir iline e: içe ve ilçe merkezi kasaba. Yüzölçü-’ -15 km2 olan Karaburun ilçesi güneyde •i. ilçesi, batı ve kuzeyde Ege Denizi, C.–3. da İzmir Körfezi ile çevrilidir, iriburun Yarımadasının kuzey kesimin-

• ■î? alan ilçenin yüzey şekilleri engebeli-Yanmadanın orta kesiminde kuzeyle-. doğrultusunda Akdağ (1.218 m) uza-Akdağ’dan kısa akışlı birkaç dere »-.ıklanır.

•r’Çil yapının ekime elverişli alanları ölçüde sınırlamasına karşın, ilçe A-.m temel geçim kaynağı tarımdır. En ct.j tarımsal ürün, büyük kentlere satı-s turfanda enginardır. Ayrıca üzüm, tü-ı rsytin, mandalina ve tahıl da yetiştirilme halkının bir bölümü geçimini tü-i’. e balıkçılıktan sağlar. İlçe toprakların-r.-.a içeren yataklar vardır, ünaktepe’de yapılan kazılarda ele ge-; -.âuntular yöreye Kalkolitik Çağda (IÖ >!•’-5500) yerleşildiğini gösterir. Eski adı ur: olan Karaburun, 1415’te Osmanlı rrülarına katıldı. 19. yüzyıl sonlannda vilayetinin İzmir Merkez kazasına c: bir nahiye merkeziydi. 1903’te kaza »r.r. yapıldı, u liâ’m kuzey yamacında yer alan Kara-en az nüfuslu ilçe merkezidir, m- Körfezi girişindeki iskelesiyle, kırsal e :.jsli küçük bir balıkçı kasabası görünü-ı i«r. İl merkezi İzmir’e 109 km uzaklık-

LiTîburun Belediyesi 1900’de kurulmuş-r Vjfus (1990) ilçe, 9.020; kasaba, 3.405.

jrebük, Karadeniz Bölgesi’nde, Zongul-:ne bağlı ilçe ve ilçe merkezi kent.

: .;umü 1.376 km2 (1986) olan Karabük rv ioğu ve güneyde Çankırı ili, batıda r” ;s. kuzeyde de Safranbolu ilçeleriyle

– – .iir.

I -juldak ilinin güneydoğu kesiminde yer r – zs topraklarının güneyini Bolu Dağla-nn _-ğu uzantıları ile Demiroluk Dağları lakelendirir. Demiroluk Dağlarındaki (1.999 m) ilçenin en yüksek nokta-ar Dağlar sık ormanlar ve zengin bir r— i- altı örtüsüyle kaplıdır. Ormanlarda
BHHHfe
j-îcl.* ten bir görünüm
sarı çam, kara çam, göknar, kayın, ıhlamur, meşe ve gürgen ağaçları karışık topluluklar oluşturur.

İlçenin en önemli akarsuyu, Karabük kentinde doğudan gelen Araç Çayı kolunu alan Filyos Çayıdır(*). Anadolu’daki pek çok akarsu gibi çeşitli kesimlerde farklı adlarla anılan Filyos Çayı, kabaca doğu-batı doğrultusunda aktığı ilçe topraklarında Yenice Irmağı adıyla anılır. Karabük kentinin doğusunda düz tabanlı geniş bir vadide akan Filyos Çayı, kentin batısındaki dağlık alanları, açtığı dik ve derin vadilerle aşar.

İlçe ekonomisinde sanayi ağırlık taşır. 1939’da işletmeye açılan Karabük Demir-Çelik İşletmeleri (KDÇİ), Türkiye’nin üç büyük demir-çelik tesisinden ilk kurutanıdır . İlçede değişik dallarda üretim yapan birçok atölyeyi barındıran bir küçük sanayi sitesi de vardır.

İmalat sanayisinin ilçe ekonomisindeki ağırlığına karşın, halkın bir bölümü geçimini tarımsal üretimden karşılar. İlçede başta buğday, arpa, patates, elma ve armut olmak üzere çeşitli tarımsal ürünler yetiştirilir, sığır ve koyun beslenir. Dağlık alanlardaki köylerde ormancılık önemli bir ekonomik etkinliktir.

Karabük, 19. yüzyıl sonlarında, Kastamonu vilayeti Merkez sancağının Safranbolu kazasına bağlı Öğlebeli köyünün 13 haneden oluşan küçük bir mahallesiydi. 1930’larda Türkiye’nin ağır sanayi merkezi olarak seçilmesi, Karabük’ün geleceğini önemli ölçüde etkiledi. Karabük, KDÇİ’nin üretime geçmesinden sonra gelişmeye başladı. 1941’de Safranbolu ilçesine bağlı bir bucak merkezi yapıldı ve nüfusu 1945’te 10.682’ye ulaştı. Lojman ve sosyal tesisleri yerleşmeden ayrı olarak inşa edilen KDÇİ’ nin enerji kaynağı ve hammadde gereksinimi demiryolu bağlantısıyla Zonguldak ve Divriği’den, işletmede çalışanların tüketim maddeleri gereksinimi de Ankara’dan karşılanıyordu. 1950’lerden sonra kırsal alanlardan göç alan yerleşme, zamanla küçük sanayinin de yaygınlaşmasıyla gelişti. Böy-lece nüfusu artan yerleşme, bir pazar olarak çevredeki köyler için çekici hale geldi; Safranbolu’nun ticaret merkezi olma işlevini zamanla Karabük üstlendi. Önemli bir sanayi ve ticaret merkezi haline gelen Karabük, 1953’te ilçe merkezi yapıldı. 1955’te 15.624 olan kent nüfusu 1965’te 46.169’a, 1975’te 69.182’ye, 1985’te 94 bine ulaştı, 1990’da da 105 bini aştı. Eflani, Safranbolu, Ovacık ve Eskipazar yerleşmeleri için de önemli bir ticaret ve hizmet merkezi olan kent, il merkezi Zonguldak’a 115 km uzaklıktadır. Karabük 100 bini aşkın nüfusuyla Samsun, Trabzon, Çorum ve Zonguldak’tan sonra Karadeniz Bölgesi’nin dördüncü büyük kentidir.

Karabük Devlet Hastanesi ile SSK Hastanesi kent ve çevresine sağlık hizmeti verir.

Karabük Belediyesi 1939’da kurulmuştur Nüfus (1990) ilçe, 123.361; kent, 105.373.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*