KELOĞLAN MASALLARI
Keloğlan, saf ve aptal görünen, ama akla gelmedik kurnazlıklar yapabilen ufak tefek, çelimsiz bir masal kahramanıdır. Bazı masallarda gerçekten kel, bazılarında ise «sahte Keloğlan» denen, başına deri veya işkembe geçirerek kimliğini saklayan bir tiptir. Türk masallannda olduğu gibi Ortadoğu, Iran, Türkistan, Rusya, Batı Avrupa ve Balkan halklarının masallarında da az çok birbirine benzeyen Keloğlan tiplerine rastlanır.
Türk masallarında Keloğlan öteki masal kahramanlarından birçok yönden ayrılır. Boylu poslu, yakışıklı, yiğit bir delikanlı değil, çirkin görünüşlü bir gençtir. Çoğunlukla babasızdır ve yaşlı anasıyla birlikte yaşar. Saf ve aptal görünürse de gerçekte zekidir. Başkalarıyla alay eden, onları kandıran ve amacına bu yolla ulaşmaya çalışan bir tip olarak da belirebilir. Aklını kullanarak ve olağanüstü güçlerden yararlanarak yükselir; böylelikle yoksulluğun, öksüzlüğün acısını çıkarır. Tembel, uyuşuk yaradılışta biridir, ama masaldaki çok basit birkaç gelişmeyle zorluk içindeki kişi veya varlığa yardım ederek kolayca zengin olur. Keloğlan’ın güçsüzken güçlenme, törelerin ve egemen güçlerin baskılarını etkisiz kılma, ardından da rahata kavuşmadaki ustalığı halkın bazı özlemlerini dile getirir.