KEMAL TAHİR
Tarihî gelişme sürecinde Türk inşam ve toplumunun, Batı insanı ve toplumundan farklı olduğu sonucuna varan Kemal Tahir Türk romanının da batıdakinden farklı olması gerektiğini düşünüyordu. Bu nedenle romanlarında uzun bir tarih perspektifine yönelerek Türkiye’nin tarihî gelişmesi içinde toplumsal yapısını ve Türk insanının niteliklerini ortaya koymaya çalışmıştır.
Romanlarında ileri sürdüğü yerleşik düşüncelere aykırı tezler, Kemal Tahir’in eserleri etrafında yoğun tartışmaların doğmasına yol açmıştır. O, «çok derinlere giden, bilim, felsefe ve tekniğe dayalı; dünyadaki bütün meseleleri içine alabilen ve kullanabilen geniş bir edebiyat türü» olarak nitelediği romanı Türk toplumunun tarihî gerçekliğine dayandırmak istiyordu. Türkiye’de tarih, toplum-bilim, iktisat tarihi ve benzeri alanlardaki araştırmaların yetersizliği onu bu konularda araştırmalar yapmaya itti. Vardığı aykırı sonuçlan çoğu zaman romanın dokusuna yedirmeye çalıştı.
GAZETECİLİKTEN HAPİSHANEYE
Kemal Tahir 1910’da İstanbul’da doğdu. Babası Şebinkara-hi-sarlı Yüzbaşı Demircioğlu Tahir, II. Abdülhamid’in hünkâr yaverliğini ve Yıldız Sarayı özel marangozluğunu yapmıştı. Galatasaray Lisesi’ndeki öğrenimini 10. sınıf öğrencisiyken yarıda bıraktı. Noter kâtipliği, 1928-1932 arasında Zonguldak Kömür İşletmesi’nde ambar memurluğu yaptı. 1932’de gazeteciliğe başladı, Vakit, Haber, Son Posta, Tan gazetelerinde, Yedigün, Karikatür, Karagöz dergilerinde düzeltmen, çevirmen, sayfa sekreteri olarak çalıştı. Bu arada çeşitli gazetelerde tefrika edilen Aşk Çetesi, Sahte Serseri, Aşk Modası gibi piyasa romanları yazdı.
Bu yıllarda Marksist fikirleri benimsemesi hayatının dönüm noktası oldu. 1938’de Nazım Hikmet ve Dr. Hikmet Kıvılcımlı ile birlikte donanmayı isyana teşvik etmekle suçlandı, 15 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Çankırı, Malatya, Çorum, Nevşehir cezaevlerinde yattı. Mahpusluğu sırasında, ba-
BAŞLICA ESERLERİ
1955 Göl İnsanları
Sağırdere
1956 Esir Şehrin însanîan
1957 Rahmet Yolları Kesti
Körduman
1958 Yediçınar Yaylası
1959 Köyün Kamburu
1961 Esir Şehrin Mahpusu
1962 Bozkırdaki Çekirdek
Kelleci Memet
1965 Yorgun Savaşçı
1967 Devlet Ana
1969 Kurt Kanunu
1970 Büyük Mal
1971 Yol Ayrımı
1974 Namusçular
Karılar Koğuşu
1976 Hür Şehrin İnsanları
1977 Dam Ağası
Bir Mülkiyet Kalesi
1979 Kemal Tahir’den Fama
İrfan’a Mektuplar:
1989- Notlar/Sanat Edebiyat
1990 (5 cilt)
zılarında cezaevinde tanıdığı kırsal kesim insanlar, lerini yansıttığı hikâyelerini (1955’te Göl İnsanla’: ; halinde yayımlandı) Tan gazetesinde Cemalettır. ma adıyla yayımladı. Çeşitli yerlerde tefrika edıler şanlı, Bir Nedim Divanının Esrarı, Halk Plajı, Gönü van, Aşk Pınarı gibi aşk ve macera romanları yar genel aftan yararlanarak hapisten çıktıktan sonrr M. takma adıyla Mayk Hammer çevirileri yaptı, b. gördüğü ilgi üzerine taklitlerini yazdı.
1955’te uzaktan yakından ilgisi olmadığı halde gerekçe gösterilerek gözaltına alındı, altı ay tur 1957’de Aziz Nesin’le birlikte Düşün Yayınev Hapisten çıktıktan sonra eylemli politika içinde Ama bağlı olmayı sürdürdüğü Marksist dünya ger tuşunda Türk toplumu ve tarihine ilişkin araştınn dürdü. Bir romancı olarak insanla ilgili olduğu k&z şatan ve yapan tarihî ve güncel koşullarla da ilgili;-jik olanın aslında toplumsala ve tarihsele dayanûıj du. 1973’de bir kalp krizi sonucu ölünceye kadar dmca yazdığı romanlarında Türk toplumunun ve T nin kendine özgü olduğuna inandığı gerçekliğin:; çalıştı.
DOĞURGAN BİR ROMANCI
Kemal Tahir kırk yıla varan yazarlık süresi içine ma adla yazılmış polisiyeler ve tefrika piyasa iz. mak üzere kırktan fazla roman yazmıştır. Kendi e: yımlanmış sanat değeri taşıyan romanları yirmi;. Bunlar köy romanları ve şehir romanları olmak uz iki grupta toplanabilir.
Köy romanları. Kemal Tahir kırsal kesimi kc” inanlarında, uzun cezaevi yılları boyunca bir ara kırsal kesim insanlarından derlediği malzemeyi, anlayışı çerçevesinde değerlendirir. Bu çalışmalar milletinin müşterek, yani birleşik ruhunu, davrar-. meye» çalışıyordu: «Köyü, köylülüğün muhtelit z mensup kişileriyle, kişilerinin ruhuyla eğer tespit -sanırım pek de İlmî bir şey olmasa da Türk ruhu yani şu Anadolu Türk’ü ruhu dediğimiz bu tipi rr.; de meydana getireceğiz. Asıl mühim olan nokta b nu bizim sosyologlarımız, bizim tarihçilerimiz, hız larımız, diğer böyle sosyal işlerle uğraşan düşünü: nüz daha yapmış değillerdir.» İlk romanı Sağırde’. dolu köylüsünü yaşayış, gelenekler, düşünüş r otantik kimliğiyle canlı bir biçimde yansıtır. Ronr: lümünde roman kahramanı delikanlının köyünds leri anlatılır; ikinci bölümde sevdiği kız başkasır için Ankara’ya gurbette giden delikanlı bir ustarur. çi olarak yetişmesini sürdürür. Bu romanın devarr. duman’da köyüne dönen delikanlı kendisini kapir sel serüven sonunda cinayet işler ve cezaevine dü Yaylası, Köyün Kamburu ve Büyük Mal romanlarır. dizide Kırım Savaşı’ndan başlayarak Cumhuriyet rina uzanan bir zaman dilimi içinde Çorum yöresır na gelen toplumsal ve ekonomik oluşumlar başar: nir. Bütün bu dönem boyunca, siyasal gelişmeli köylünün hayatında bir değişiklik olmamıştır. A köylüyü sömürmeye ve zenginleşmeye devam Bunların servetlerinin kökeninde cinayet, kaçakç.-vardır. İnsanlar arası ilişkilerde sevgisizlik ve norrr. sel biçimleriyle cinsellik önemli bir yer tutar. K-. ■ Emey Hanım, Sülük Bey gibi çarpıcı portreler çiz;/ met Yolları Kesti eşkıyalık olgusunu ele alır. Eşkıya ;■ ni destanlaştırıp eşkıyayı bir halk kahramanı olar<=-■ rüşe karşı çıkarak eşkıyanın ağa ile işbirliğini, kıy; sefaletini sergiler. Kelleci Memet bir hapishane orta. sul ve saf bir köy delikanlısının suça itilişinin hiki zarın ölümünden sonra yayımlanan Karılar Koğu; çular, Dam Ağası romanlarında yerine cezaevi ;. sürüklenmiş kırsal kesim insanları anlatılır. Bozfcr dek, bir kısım aydınlarca ateşli bir biçimde sav. Enstitüleri olgusuna eleştirel bir bakışla yaklaşır.
Şehir romanları
Esir Şehrin İnsanları, Esir Şehrin Mahpusu ve yî Nadi Armağanı’m kazandıran Yorgun Savaşçı rorr.î-reke İstanbul’u ve Kurtuluş Savaşı ortamında geçe: insanları’nda, ülke sorunlarına ilgisiz paşazade Ki
198