Genel

NURCULUK

NURCULUK

NURCULUK

NURCULUK

NURCULUK

Nurculuk, Saidi Nursî’nin Ri-sale-i Nur adı verilen eserlerini okuyan, benimseyen ve yaymağa çalışan bir grubun ortaya çıkmasıyle doğdu. Yazar, Kur’an-ı Kerim’in zamanın ihtiyaçlarına uygun yorumunu yaptığı iddiasındaydı. Ağır, ağdalı ve bozuk bir Türkçeyle kaleme alman kitaplarında, gençleri «imana ve iman düşmanlarına karşı mücahedeye» davet ettiğini öne sürüyordu. Kur’an’dan bazı ayetleri kendi görüşünce yorumluyor, bunlardan, ebcet hesabiyle yakın tarih olayları üstüne bazı işaretler çıkarıyordu. Akımın bir tarikat niteliği, kendine has âyin ve erkânı yoktur. Nurcular, özel ve kapalı toplantılarında Saidi Nursî’nin risalelerini okur ve yorumlarlar. Bu eserleri yaymayı
ve yorumlarını başkalarına da benimsetmeyi görev sayarlar. Akım, kendi içinde siyasete yer vermez görünürse de, nurcuların siyasî hareketlere karışmadıkları söylenemez.
— Huk. Saidi Nursî’nin, çeşitli davalara konu olan kitapları üstüne Yargıtay’ın vardığı hükme göre, bu kitaplardaki temel fikir, Türkiye’nin de içinde yer alacağı, şeriat esaslarına göre kurulacak ve merkezi Mekkei Mükerreme olacak bir İslâm devletleri birliğinin kurulmasıdır. Atatürk dev-rimlerinin getirdiği düzenin dinsizliğe ve komünist faaliyete yol açtığını öne süren bu risalelerde, milliyetçilik anlayışı reddo-lunarak, onun yerine İslâm milliyetçiliği fikri savunulmakta, hilâfet düzenine dönülmesi istenmektedir (Yargıtay Ceza Genel kurulu, 20 eylül 1965 gün, esas 234/D 1 ve 313 sayılı karar). Yargıtay bu hükmüyle Nurculuk akımını suç saydığını açıkça belirtmiştir. (M)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir