SOLUNGAÇ

SOLUNGAÇ, suda yaşayan hayvanların solunum organı. Solungaç yalnızca ilkel kimi su hayvanlarında ve kara hayatından sonradan su hayatına geçmiş memelilerde bulunmaz, aynı zamanda balıklar, derisi-dikenliler, yumuşakçalar, kabuklular, sularda yaşayan kimi böcek kurtçukları ve kurbağa yavruları da solungaçla solunurlar. Genel olarak bu organ suda erimiş halde bulunan oksijenin kana alınmasına ya-
Sokullu Mehmet Paşa
rar. Balıklarda başın iki yanındaki solungaç yaylarının üzerine dizilmiş iki sıralı ince telciklerden oluşur. Kabukluların solungaçları tüycükler biçiminde yanlardadır ve bacakların hareketiyle hareket ederek kanı temizlerler. Yumuşakçaların solungaçları vücudun durumuna göre çok değişiktir. Tüy, iplikçik, levha biçiminde olabilir. Derisidikenlilerin solungaçları ise deri çıkıntıları biçiminde vücuttan dışarı uzanır.

SOLUNUM, canlıların, besinleri yakmak ve enerji sağlamak için oksijen alması olayı. Solunum, kimyasal açıdan bir yanma olayıdır. Canlılar besin alır ve bu besinleri kullanarak, yaşamsal işlevlerini sürdürebilmek için gerekli enerjiyi üretirler. Kimyasal anlamda solunum, organik bir maddenin yapısının değiştirilmesi ve bu sırada enerjinin açığa çıkmasıdır. Canlıların büyük bir bölümü bu işi oksijen yardımıyla yaparlar. Bazı bakteriler ve diğer ilkel yapılı organizmalarsa gereksinim duydukları enerjiyi oksijen olmaksızın sağlarlar. Bu iki tip solunumdan birincisine “havalı solunum”, İkincisine “havasız solunum” denir. Bu anlamda solunum hücrede gerçekleşir. Hücredeki solunum, oksijenin besin maddeleriyle birtakım karışık kimyasal tepkimelere girerek sonuçta enerji ve karbon dioksidin açığa çıkması sürecidir. Buna içsel solunum da denir. Oksijenin çeşitli biçimlerde dış ortamdan alınması ise dışsal solunumu oluşturur. Dış ortamdan
oksijen alımı ilkel yapılı canlılardan yüksek yapılılara doğru bir gelişme gösterir. Bitkilerde özel solunum organları yoktur. Oksijen bitkinin yaprak, ince sap gibi kısımlarının yüzeyinden alınır. Hayvanlardaysa solunum ya birhücreliler ve kimi ilkel çokhücrelilerde olduğu gibi vücut yüzeyinden ya da solungaç, trake, akciğer gibi özel solunum organlan aracılığıyla yapılır. Canlılarda özel’ bir solunum sisteminin ortaya çıkışı, özel bir dolaşım sisteminin ortaya çıkışıyla bağıntılıdır. Bu iki. sistemin gelişmişlik derecesi karşılıklı olarak birbirini etkiler. En ilkel solu^ num organı tipi solungaçlardır. Solungaçlar ilk kez halkalısolucânlar-. da görülür. Eklembacaklıların suda yaşayanlarında solungaç, karada yaşayanlarında trake solunumu var-i dır; solungaçlar, genellikle bacaklar üzerinde ya da dibinde yer alır. Ek-, lembacaklıların kabuklular sınıfına, giren bazı hayvanların karın bacakları doğrudan doğruya solunum organına dönüşmüştür. Böcekler sınıfındaysa solunum organı boru trakelerdir. Bunlar her bölütte bir çifttir;-, bir solunum deliğiyle (stigma) dışa-‘ rı açılırla’r ve dallarla birbirlerine bağlanmışlardır. Derisidikenlilerin solunum organlan çeşitli biçimlerdedir. Bir kısmı vücut yüzeyinden dışarı uzanan deri çıkıntılı, bir kısmı da vü^. cudun içinde yer alan deri çöküntülerinden oluşur. Kordalıların suda yaşayanları yine solungaçlarla solunurlar. Bunlardan balıkların solungaçları, bir solungaç yayının üzerine iki sıra halinde dizilmiş teflerden oluşmuştur. Kemiklibalıklarda bu solungaçları, solungaç kapakları örter. Karada yaşayanlarınsa akciğerlerden oluşan gelişmiş bir solunum sistemleri vardır. Akciğerlerin gelişimi ilkel omurgalılardan memelilere-doğru ilerler. İkiyaşayışlılarda akciğerler doğrudan doğruya ağız boş-‘ luğuna açılırken, memelilerde birso-lukborusu yardımıyla dış ortamiâ ilişkidedir. Burun ve ağız yoluyla alınan hava, solukborusundan geçerek akciğerlere gelir. Havadaki oksijen, akciğerlerin hava peteklerinde’ kılcaldamarlar aracılığıyla kana geçer. Oksijenin kana geçişi, kılcalda-

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*