Genel

TOKAT

TOKAT, Orta Karadeniz bölümünün iç kesiminde il ve bu ilin merkezi olan kent. Kuzeyde Ordu, Samsun, batıda Amasya, güneyde Yozgat ve özellikle Sivas, doğuda da yine Sivas ve Ordu illeriyle sınırlanır. Yüzölçümü 9.958 km.2dir. Yer şekilleri bakımından Orta Karadeniz bölümünün komşu illerinde de olduğu gibi, Yeşilırmak ve başlıca kolları olan Kelkit, Çekerek, Tozanlı (ya da Yukarı Yeşilırmak) sularının yer yer genişleyerek oluşturduğu ova düzlükleri ya da derin vadi oluklarıyla parçalanmış, genellikle az yüksek dağlarla engebelenmiştir. Dağların belli bir uzanış yönleri yoktur ve daha çok, yukarıda adı geçen ırmakların vadileri arasında bloklar oluştururlar. Kuzeyde Canik Dağları’nın güney yamaçları; Yeşilırmak’ın geniş dirseği ile Kelkit arasında kalan Sakarat, Yaylacık Dağları (2.000 m.den az) ve ilin güneyinde (Tokat ve Zile güneyinde) Deveci Dağları (en yüksek yeri 1.907 m.) gibi. İlin hemen bütün suları, ana akarsu Ye-
şilırmal
kit Irm
arasınc
Niksar’
di oiuç
dan sc
baa dc
şerek ç
ovanın
ilinde I
paralel
akan 1
bölüm!
mus’ut
kat-Zil(
geniş
oluştur
Vadisi’
düzlük
iklimi,
Anado
mi nite
zinde (
en sıci
Görüld
receye
caklık
deniz
yağışla
(Tokat
iç Ana
orman
bir ilirr
lerde 1
genel ı
fus yo
nın kol
rulmuş
deniz’i
rın bin
niyle f
lige
Merkez
Almus
Artova
Başçiftl
Erbaa
Niksar
Pazar
Reşadr
Sulusaı
Turhal
Yeşilyu
Zile
Toplan
TOKA
şilırmak ile Karadeniz’e yönelir. Kelkit Irmağı, Koyulhisar ile Reşadiye arasında Tokat ili topraklarına girer. Niksar’ın güneyine kadar dar bir vadi oluğu içinde akan Kelkit, buradan sonra genişler ve özellikle Erbaa dolaylarında Kızılırmak ile birle-şerek geniş Taşova’yı oluşturur. Bu ovanın batı kesimi komşu Amasya ilinde kalır. Daha güneyde Kelkit’e paralel olarak, doğudan batıya akan Tozanlı (Yeşilırmak’ın yukarı bölümünün yöredeki adı), Al-mus’un batısından başlayıp To-kat-Zile ve Turhal arasında ilin en geniş ova düzlüğü olan Kazova’yı oluşturur. Daha güneyde, Çekerek Vadisi’nde yer alan Artova, ilin ova düzlüklerinin en yükseğidir. Tokat ili iklimi, Orta Karadeniz kıyılarıyla iç Anadolu arasında tipik bir geçiş iklimi niteliğindedir. Örneğin, il merkezinde en soğuk ayın ortalaması 2,5, en sıcak ayınkiyse 22,2 derecedir. Görüldüğü gibi, en soğuk ay 2,5 dereceye kadar düşmekle birlikte, sıcaklık rejimi bakımından yine Karadeniz kıyılarına benzer; fakat yıllık yağışlar 500 mm.nin altına düşer (Tokat 461 mm.) ve bu bakımdan iç Anadolu koşulları belirir. Tokat, orman bakımından oldukça zengin bir ilimizdir. Ormanlar dağlık yörelerde yaygındır. 1990 sayımında il genel nüfusu 719.251, ortalama nüfus yoğunluğu ise 72’dir. Tozanlı’ nın kolu Behzat Suyu vadisinde kurulmuş olan il merkezi Tokat, Karadeniz’in öteki illerine göre anayolların biraz sapağında kalması nedeniyle fazla gelişememiştir. 1927’de
TOKAT’IN İLÇELERİ
İlçe İlçe Nüfusu
Merkez 150.771
Almus 36.328
Artova 17.688
Başçiftlik 6.477
Erbaa 99.596
Niksar 84.932
Pazar 21.625
Reşadiye 61.166
Sulusaray 17.945
Turhal 106.014
Yeşilyurt 8.736
Zile 107.973
Toplam (1990) : 719.251
TOKAT
Yüzölçümü Nüfusu İlçe sayısı İl trafik kodu
: 9.958 km.2 : 719.251 (1990) : 11 : 60
‘Vezirköprü^ ^JJnye
© Kavak Carsan
—. Havza
‘f ‘T/ VveİL / ( ov
r %etgfon f
°ct*
“3 Niksar
Tokat’tan bir görünüş
20.000 kadar olan kent nüfusu, 1950’lere kadar hemen hemen değişmemiştir. Bunda, geçici ya da sürekli olarak Türkiye’nin öteki illerine gidenlerin rölü büyüktür. Ancak 1950’den sonra nüfus artışı hızlanmış, 1980’de 60.000’i geçerek üç kattan fazla artmıştır. Tokat’ta sanayi fazla gelişmemiştir; yeraltı kaynakları da linyit, antimon gibi bazı yataklar dışında zengin sayılmaz. Başlıca sanayi kurumlan şunlardır: Turhal Şeker Fabrikası (Türkiye’nin ilk dört şeker fabrikasından biri), Tokat şarap, konserve, kereste, tuğla imalathaneleri; Almus Barajı (alanı 31,3 km.2). Tarım ürünleri bakımından Karadeniz Bölgesi’nden çok, İç Anadolu illerini hatırlatır; Karadeniz Bölgesi’nin esas ürünleri ya tamamen ortadan kalkar ya da üretimleri
önemsiz bir düzeye düşer. Tahıl, özellikle buğday baş üründür (1980’de 150.519 tonun 98.350 tonu); 20.000 tonun altında olan baklagiller içinde baş yeri nohut ve mercimek alır. Sanayi bitkileri içinde, tütün (16.676 ton), az miktarda kenevir ve. şekerpancarı (aynı yıl 16.416 ton) bulunmaktadır. Meyve üretiminde İç Anadolu türleri egemendir. 90.000 ton dolayında olan toplam meyve üretimi içinde üzüm, elma ve erik başta gelir; fındık yok gibidir. Hayvan sayısı ve yıllık süt üretimiyle orta düzeyde gelen illerimiz arasındadır (inek 176.427, koyun 558.740, keçi 249.960 baş; yıllık süt üretimi 115.000 ton kadar). Tokat ili ulaşımda demiryollarından az yararlanır. Sıvas-Samsun demiryolu ilin batısından, Artova-Zile-Turhal ilçele-
2089
TOKATLI
rinden geçer. Ulaşımda asıl önemli rol oynayan, karayollarıdır. En önemli iki yol; Sıvas-Yıldızeli üzerinden gelerek il merkezinden geçen, burada biryandan kuzeyde Niksar’da Kelkit Vadisi’ne, öte yandan da batıda Turhal üzerinden Amasya ve Samsun’a bağlanan şose ile, ili dogu-batı yönünde kesen ve Reşadiye’den başlayarak Niksar (burada, Ünye’de Karadeniz’e inen yollar birleşir), Erbaa, Taşova üzerinden Amasya-Samsun şosesine bağlanan yoldur.
TOKATLI, Attilâ (1934 Denizli -1988İstanbul), çevirmen, yazar. Öğrenimini Galatasaray Lisesi’nde yaptı. Uzun yıllar Paris’te bulundu. İlya Ehrenburg’dan “Paris Düşerken”, Ostrovski’den “Ve Çeliğe Su Verildi” Gorki’den “Foma”, M. de Saint Pier-re’den “Milyarder”, Roger Vailland’ dan ‘Yalnız Adam” ve “Kanun”, Za-haria Stancu’dan “Çingenem”, Elsa Triolet’den “Beyaz At” (1971 TDK Çeviri Ödülü kazandı) başlıca çeviri yapıtları arasındadır. “Çağdaş Diyalektiğin Kaynağı Hegel” (1981) adlı bir de inceleme kitabı vardır:
TOKSİN, çeşitli canlılardan kaynaklanan ve başka organizmalar için değişik derecelerde zehir etkisi yapan madde. Toksinler bitkisel, hayvansal ya da bakteri kökenli olurlar. Organizmada antitoksin adı verilen özel bağışıklık cisimlerinin oluşmasına yol açarak antigen ödevi görürler. Organizmanın savunma gücünün üstündeki miktarlara ulaştıkla-nndaysa hastalıklara yol açarlar. Bitkisel kökenli toksinlere örnek olarak kimi bitkilerin reçine vb. salgıları gösterilebilir. Yılan, akrep gibi hayvanların zehirleri hayvansal kökenli toksinlerdendir. Bakteri kökenli toksinler ekzotoksin ve endotoksin olmak üzere ikiye ayrılır. Ekzotoksin-ler yaşayan bakteriler tarafından salgılanan zehirlerdir. Bakterilerin metabolizma ürünü olan ekzotoksinler, endotoksinlerden daha etkilidir. Canlıya şırınga edildiklerinde bakteri türüne göre belli bir hastalığın belirtilerini doğururlar. Endotoksinler-se bakterilerin yapı maddelerini oluştururlar ve ancak onların ölüm-
lerinden sonra serbest kalarak zehir etkisi gösterirler. Ekzotoksinlere göre daha dayanıklıdırlar. Ancak canlıdaki antikorlarla çökeltilebilirler. Yüksek sıcaklığa dayanabilirler (bazıları 100DC). Toksinler organizmaya çeşitli yollarla girebilirler (ağız, deri vb.). Bütün mikroplu hastalıkların nedeni bakteri kökenli toksin zehirlenmesidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir