70 BİN KM 4 MACERAPEREST 24 ÜLKE
Adım Alan Taylor ve eşim Lynn ve bu yolculukta bizleri yalnız bırakmayan dostlarımız Barry Armstrong ve eşi Donnaile birlikte dünyayı dolaşıyoruz. Böyle uzun biryolculuğa nasıl çıkmaya karar yerdiniz? Birkaç yıl önce dünyanın bir çok köşesini ziyaret eden eşim ve ben daha önce hiç gitmediğimiz Portekiz ve İspanya’ya gitmeye karar vermiştik. Bir kitap okuduktan ve üzerinde biraz düşündükten sonra neden otomobil kullanarak gitmiyoruz diye Lynn’e sordum ve Lynn hiç düşünmeden “Evet, hemen” cevabını verdi. Biz de iki iyi arkadaşımız Barry ve Donna’ya da konuyu açtık ve onlarda hemen bize katılmaya karar verdi. Böylece yolculuğumuza başlamadan 15 ay önce yolculuk planlarımızı yapmaya başladık. Yolculuğun bizim en zor taraflarından biri vize problemleri idi. Çünkü yolculuk yapmak istediğimiz ülkeye Avustralya’dan vize
alıyorduk ve varacağımız ülkeye gitmemiz 3 ayımızı alıyordu ki bu süre zarfında vizemiz bitmiş oluyordu. Biz de vizelerimizi yolculuk esnasında yol üzerinde almaya başladık. Dördümüzde açıkçası Moğolistan diyebiliriz. Çok geniş, açık araziye ve seyrek nüfusa sahip bir ülke. Geniş çayırları, harika kayalık ve dağlıkyeryüzü şekilleri, arkadaş canlısı ve misafirperver insanları ile çok etkileyici idi. Başkent Ulan-Bator’un dışına çıktıktan sonra çitlerle çevirilmiş arazilerin bile olmayışı sizi sınırsız bir seyahate taşıyor. Lokasyonlan bulmak ve belirlemek için GPS koordinatlarına ihtiyaç duymaktasınız ki bu Moğolistan’da seyahatin zorluklanndandı. Gerçi sadece bir yeri en etkileyici olarak öne çıkarmak doğru olmayabilir. Etkileyici olduğunu düşündüğümüz yerler ile ilgili elimizde 8000’den fazla fotoğrafımız mevcut. Peki seyahatin en heyecanlı ve korkutucu anları ne zamandı? Sumatra’dan Batam adasına gitmek için 17 saat süren, çokmaceralı ve heyecanlı biryolculukyaptık. Adaya gitmek için iki ahşap kargo teknesine bindik. Araçları teknelere yükleme anından tutun, ahşap kalaslar üzerinde manevra yaparken 6 metre yüksekten aşağı dereye düşmemekiçin gösterdiğimiz dikkat ve yaşadığımız heyecanı anlatamayız. Bir de Moğolistan’ın doğusundaki Naran yakınlarında bulunan Dariganga milliparkı içerisindeki bir dağı ararken yanlışlıkla Çin’e girmişiz. Çin sınırına yakın olduğumuzu biliyorduk fakat kazara sınırı geçtiğimizden emin olmak için GPS’i de kullanarak rotamızı biraz kuzeye çevirdik. Bir müddet sonra bir Moğolistan askeri karakolunu geçerek askeri bölgeye girmişiz. 20 km daha devam ettikten sonra Moğolistan askerleri tarafından durdurulduk. Bir an askerleri gördüğüme sevindim ama genç bir askerin yüzükoyun yatmış ve tüfeğini bize doğrultmuş, ateş etmeyi beklediğini görünce dehşete düştüm.Sessizce araçlardan indik ve askeri karakola götürüldük. Bizimle ne yapacaklarına karar verem ey en silahlı askerler tarafından saatlerce alıkonulduk. Ardından Moğolistan-Çin sınırındaki Naran kasabasında bulunan askeri merkeze götürüldük ve sorgulandık. Barry komutan tarafından başta sert bir biçimde sorgulandı, sonra bizlerin kaybolmuş turistler olduğumuz anlayınca diyaloglar samimi bir hal aldı ve serbest bırakıldık. Fakat bana karşı ateşlenmeye hazır bir tüfeği görünce, ilk defa ölüme bu kadar yakın olduğumu hissetmiş ve korkmuştum. Bizim için komik diyebileceğim bir anımız da; Kırgızistan’da trafik polisi tarafından durdurulmuştuk. Aracımızda film cam olduğunu iddia ettiler ve Kırgizistan’da bunun cezasının nakit olarak 455 Amerikan doları olduğunu söylediler. Biz bu tutara itiraz ettik. Bir tercüman aracılığı ile ne kadar ödeyeceğimizi sordular, sonunda 150 dolara anlaştık ve bir polis aracı ile ATM bulmaya gittik. Eğer ödemezsek polis aracımızı bağlayacaktı. Parayı ödedikten sonra makbuz istedik. Bunun üzerine
“aracınızın bağlanmasını ve cezanın tekrar 455 dolara çıkmasını istemezsiniz diye düşünüyoruz” dediler. Mecbur ödedik ama cezanın yerel halkiçin sadece 8 dolar olduğunu öğrendiğimizde ise çok gülmüştük. Son olarak en ilginç anılarımızı Türkiye’de iken yaşadık. Karadeniz kıyısında yemek için durduk. Restoranın sahibinin dedesi Çanakkale’de şehit düşmüş, benim dedem de Çanakkale’de hayatını kaybetmişti. Avustralya’nın Türkiye ve Türklerle olan manevi bağına bir kez daha şahit olduk. Hatta sohbet ederken acaba dedelerimiz birbirlerini mi vurdular diye düşündük ve güldük. Bu sohbetin en ilginç tarafı yem ek ücretini ödeme kısmı idi. Bu aşamada öyle bir kavgaya tutuştuk ki! Çok ısrar etmemize rağmen restoran sahibi bizden para almadı. Bu durum Avustralya’da nadiren olur. Türk misafirperverliği… Ve hayatımızda ilk defa Noel’i karlar içinde Türkiye’de, hem de müslüman insanlarla birlikte kutladık, bunu hiç unutmayacağız.
Araçlarınızda özel ekipmanlarınız var mı? Ekyakıt deposu, yedek lastikler, GPS sistemleri, araç içi buzdolapları, güneş enerjisi panelleri, yedek ekstra aküler, su depoları gibi özel ekipmanları araçlarımıza ekledik. Şu ana kadar kaç ülkeyi gezdiniz? Turunuzun Türkiye sonrası duraklan hangi ülkeler olacak? Şu ana kadar 15 ülkeye gittik. Avustralya’dan yol çıktık, sırasıyla; Doğu Timor, Endonezya, Singapur, Malezya, Tayland, Laos, Çin, Moğolistan, Rusya(Sibirya), Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye. Bir sonraki durağımız ise Bulgaristan ve üzerinden eski Yugoslavya cumhuriyetleri olacak. Buralarda yaklaşık bir ay kalacağız. Bu duraklarımızdan sonra Barry ve Donna bizden ayrılıp farklı bir rota izleyecekler. Biz ise, İtalya, Fransa, İspanya ve Portekiz’e geçeceğiz. Oradan da Fas’a gideceğiz. Sonrasında ise Almanya’ya giderek aracımızı Amerika kıtasına yükleyeceğiz. ABD ve Meksika’ya gitmeyi planlıyoruz. Oradan da evimiz Avustralya’ya geri döneceğiz. Toplamda 70.000 km. yol yapmış olacağız.
Böyle bir yolculuğa çıkmayı planlayanlara Hız en büyük düşman, aracı ne kadar sakin ve yormadan tavsiyeleriniz neler olurdu? kullanılırlarsa, araçları onları daha uzun mesafelere sorun Kesinlikle sabırlı ve sakin olsunlar. İyice planlamadan çıkarmadan götürecektir, bu tür yolculuklara çıkmasınlar. Aracı hazırlamak çok Özellikle Toyota bir araç ile yolculuk ediyorlarsa hayati önem taşıyor. Araçta uzun yol için gereksiz ağırlıklar dünyanın her neresinde olularsa olsunlar, mutlaka bir olmamalı. Günün sonunda yemek ve uyumak için bir yere Toyota servisine ve araçları için yedek parçaya kolayca de ihtiyaç duyacaklarını unutmasınlar. _ ulaşabilirler, bunu sakın unutmasınlar!