Muhâcirlerle Ensâr arasında kurulmuş olan kardeşliğin çok büyük te’sîri ve faydası görüldü.
Zâten, Medineliler, Muhâcirleri, Medine’ye daha ük geldikleri gün, evlerine indirmek, ağırlamak için birbirleriyle yarışa girmişler, anlaşama-dlklan, onlan paylaşamadıkları için, iki okla kur’a çekilmedikçe, Muhâ-cirlerden hiç birisi, Ensâr’dan hiç birinin evine inememişti (33).
Ensâr’ın, Peygamberimizi müsâfir etmek husûsundaki istek ve te-hâlükleri daha büyüktü.
Peygamberimiz, ancak : «Ben, bu gece, Abdulmuttalibin Dayılan olan Neccar oğullanna ineceğim!» demek sûretiyle onlan teskin edebilmiş (34), Ebû Eyyûb-i Ensâri’nin evine de, Neccar oğullannın aralannda çektikleri kur’a neticesinde gidebilmişti (35).
Ensâr, bu kadarla da, kalmadılar : «Yâ Resûlallâh! Hurmalıklarımızı da, Muhâcir kardeşlerimizle aramızda bölüştür!» dediler.
Peygamberimiz : «Hayır, öyle olmaz!» dedi.
Bunun üzerine, Ensâr, Muhâcirlere : «öyle ise, timar ve sulama zahmetini siz üzerinize alınız da, sizi hurma mahsûlüne ortak yapalım.» dediler. Bunu, Peygamberimiz de, uygun gördü.
. İki taraf da : «işittik ve itâat ettik!» diyerek Peygamberimizin bu yoldaki tensibine râzı oldular (36).
Peygamberimiz, Bahreyn arâzîsini parça parça ayırmış ve dağıtmak üzre önce, Ensâr’ı çağırmıştı.
Ensâr: «Muhâcir kardeşlerimize bunun bir mislini ayırmadıkça, olmaz!» dedüer.
Bunun üzerine, Peygamberimiz : «Siz, mâdem ki (Olmaz!» dediniz (Muhâcir kardeşlerinizi kendinize tercih ettiniz). O hâlde, Kevser Havucunda bana kavuşuncaya kadar, sabrediniz!
Çünki, benden sonra, size, başkalarının tercih edileceği bir zaman, gelecektir!» dedi (37).
32) Buhârî – Sahih, c. 3, s. 57, Taberî – Tefsir, c. 5. s. 53, 55. c. 10, s. 51-58, Ebû Dâvûd Sünen, c. 2, s. 116.
(33) İbn-i Sa’d – Tabakat, c. 3, s. 396, Buhârî – Sahih, c. 2. s. 71, c. 3, s. 164, Halebî – insan, c. 2, s. 69.
(34) Ahmed b. Hanbel • Müsned, 3 üncü Hadîs.
(35) Ahmed b. Hanbel’ – Müsned, c. 5. s. 414.