Yazar Arşivi: kozlu

ZİL

ZİL; vurmalı bir çalgıdır. ÇoK eskiçağlardan beri kullanıldığı bilinen bu çalgı önceleri tunçtan yapılıyordu. Daire biçiminde olan ve tencere kapağını andıran bu müzik aleti daha sonra pirinçten yapılmaya başlandı. Zil ya ikisi birbirine vurularak ya da tek bir zile baget denen sopayla vurularak ses çıkartır. Birbirine vurularak çalınan zillerin ortalan deliktir. Buradan geçirilen deri bir şerit, zilleri elde tutmaya yarar. ...

Devamını Oku »

ZİHİNSEL SÜREÇLER.

Bu satırlan yazarken bir sonraki cümlemi düşünüyorum. Çalışma odamın penceresini açıyor ye sonbahar renklerine bürünmüş tepeleri görüyorum. Dikkatlice dinlediğimde bir kara bakalm ötüşünü duyuyorum. Yandaki odada birisinin telefonda konuştuğunu işitiyor, ama neler söylediğini anlamıyorum. Kapı çalınıyor; açtığınızda karşımda bir kadın görüypmfn. Onu tanıyorum, ima adım anımsayamıyorum.   Düşünmek, görmek, dinlemek,-işitmek, anlamak, birini tanımak, bir adı ânıüısamak, ■ayrıca düş kurmak,, konuşmak ...

Devamını Oku »

Afrika’daki Mirasımıza Sahip Çıkalım

Afrika’daki Mirasımıza Sahip Çıkalım Güney Afrika’daki iki Osmanlı soyunun yani Efendi soyisimli ailelerin karıştırıldığını ortaya koymaktadır. Hâlbuki Mahmud Efendi, gerek ilmî çalışmalarıyla, gerekse Nuru’l’Burhaniye İslâm Mektebi’ndeki faliyetleriyle tam bir Osmanlı âlimidir. Mahmud Efendi’nin aile efradının olan bitenden haberdar olması ve ailenin faaliyetlerinin 1940’lara kadar dönemin gazetelerinde yer almasına rağmen, bu ailenin bir yerli Afrikalı aile gibi addedilip tarihçilerin gözünden neden ...

Devamını Oku »

Günev Afrika’nın Unutulan “Efendi”si

Günev Afrika’nın Unutulan”Efendi”si   19.asrın başlarında resmen İngiliz sömürgesi olarak kabul edilen Güney Afrika’da İslâmiyet, Ingilizlerin diğer sömürgesi olan Hindistan’dan getirdiği Müslümanlar tarafından yayılmaya başlamıştı. Asrın ortalarını geçerken Afrikalılar OsmanlI’ya müracaat ederek bir din âlimi istediler.Osmanlı Devleti son deminde bile,Güney Afrikalı Müslümanlardan maddi- manevi desteklerini esirgememişti. 1860’larda Ebubekir Efendi ile başlayan tedrisat faaliyetlerinin ikinci halkası, son “Efendi”, Mahmud Fakih Emin olacaktı… On ...

Devamını Oku »

Pîrî Reîs Kitâb-ı Bahriyye

Meşhur Osmanlı denizcisi Pîrî Reis’in kaleme aldığı Kitâb-ı Bahriyye, A’dan Z’ye tam manasıyla bir denizcilik kitabıdır. Pîrî Reis; hangi mevsimde hangi fırtına olur, hangi limanlar güvenlidir, su kaynakları nerelerdedir vb. daha pek çok bilgiyi anlatmış ve haritalarda göstermiştir. Daha evvel birkaç defa farklı nüshaları yayınlanmış olan Kitâb-ı Bayriyye’nin bu sefer yayınlanan nüshası Kanunîye sunulmuştu ve bugün Topkapı Sarayı’nda bulunuyor… Akdeniz ...

Devamını Oku »

ÇEYİZ HESABINDAN FAYDALANMAK İSTEYENLERE DUYURU

“Çeyiz Hesabı”ndan faydalanmak isteyen evlenecek gençler, bugünden itibaren ilgili bankalara başvurabilecek. Ayda en az 100 TL yatırıp 3 yıl bekleme şartı var… Çeyiz Hesabı ile Devlet Katkısına İlişkin Yönetmelik Bakanlar Kurulu tarafından imzalanmış ve 16 Aralık 2015’te Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Buna göre, çeyiz hesabı uygulamasıyla gençlerin evlilik hazırlıkları için oluşturdukları birikimlerine yüzde 20’ye varan oranda ve 5 bin ...

Devamını Oku »

ÜNİVERSİTE

Üniversite ya da diğer adıyla yükseköğretim, üniversitelerde ve meslek yüksekokullarda 2 yıllık yapılan öğretimdir. Avrupa ve gelişmiş batı ülkelerinden farklı olarak Türkiye’deki üniversiteler mesleki eğitim zorluğuna göre en az 3 ya da 4 yıllık devamlı eğitim veren lisansveya fakülte ve 2 yıllık eğitim veren ön lisans veya meslek yüksekokulu eğitim programları vardır. Bazı ülkelerde bölümüne ve ülkeye göre göre lisans ...

Devamını Oku »

OSMANLI’DA EĞİTİM

Osmanlı’da eğitim. İslam eğitim sisteminin temel kurumu olan medrese, Osmanlılar dönemininde de eğitimin temeli olmuş, Osmanlı’ya uygun biçimsel gelişmeler göstermiştir. Medrese sıbyan mektebinden sonra orta, lise, yüksek okul ve üniversite eğitimi veren, İslami kimliği sebebiyle sadece müslümanların devam ettiği bir eğitim kurumu özelliğindedir. İmparatorluk sınırlarındaki Müslümanların eğitimi ulema adı verilen dindar zümre tarafından İslam dininin hükümlerine göre denetlenmekteydi. 2. Mahmutdönemine kadar ...

Devamını Oku »

ESKİŞEHİR

Eskişehir, Türkiye’nin bir ili ve en kalabalık yirmi beşinci şehri. Eskişehir nüfusu 2015 yılına göre 826.716’dir. Ortasından Porsuk Çayı geçen şehir, içerisinde Osmangazi Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi’nin bulunması nedeniyle bir öğrenci kenti görünümündedir. Met helvası, Nuga helvası, Haşhaşlı çörek, Kalabak suyu, çibörek ve lületaşı ile meşhurdur. İşlenebilir lületaşı, Türkiye’de yalnız Eskişehir’de çıkarıldığı için Eskişehir taşı olarak bilinir. Türkiye’de Eskişehir ve Sivrihisar dolaylarında yetişen ...

Devamını Oku »

Prof. Dr. Atilla ÇETİN’le Tarihten Günümüze

Hocam evvela kendinizden ve ailenizden kısaca bahseder misiniz? Ben her zaman iftihar ederim; Kandıralı bir annenin evladıyım. Annem Ferhunde Çetin, Kandıralı. Babam Tevfik Çetin de Adapazarlı. Nüfusumuz Adapazarı’na kayıtlı. Ben bir memur çocuğuyum. Babam baytar. Aşağı yukarı 20 sene Anadolu’nun muhtelif yerlerinde fakat çoğunlukla Doğu Anadolu’da dolaştık. Yani Sivas’ta, Erzurum’da, Antep’Nizip’te, Tokat- Turhal’da, Malatya^Akçadağ’da filan… Bir ara Akyazı’ya (Sakarya) geldik. ...

Devamını Oku »

Hasat İçin Mahkûmlar Serbest Bırakılsın!

osmanlı Kudüs'te ^¡٢ hapishane (Kongre Kütüphanesi

Hasat İçin Mahkûmlar Serbest Bırakılsın! ELLİKLE KÜÇÜK SUÇLARDAN HÜKÜM.ا OSMANLI AF ÇIKARILIYORDU MAHKÛMLAR TAMİRCİSİ,DEMİRCİ GİBİ TOPLUM MENFAATİNE İŞLERDE ÇALIŞANLAR BU AFLARDAN DAHA FAZLA İSTİFADE EDİYORDU Osmanlı Devleti tarafından bazı şartları taşıyan mahkûmlar için, muhtelif zamanlarda değişik sebeplerden dolayı aflar çıkarılmıştır. Aflar daha ziyade ‘cünha’ yani küçük suçlardan dolayı hüküm giyenler içindi. Mahkûmlar arasından da çiftçi, yol tamircisi, demirci gibi genel ...

Devamını Oku »

Japonya’da Kapitülasyonların Kaldırılmasının Ellinci Senesi

Japonya’da Kapitülasyonların Kaldırılmasının Ellinci Senesi Japonya’nın en büyük ticaret beldesi olan Yokohama’da kapitülasyonların kaldırılmasının üzerinden elli sene geçmiş olması münasebetiyle geçenlerde büyük şenlikler yapılmıştır. Japonya bu kapitülasyonların kaldırılması başarısına 1859 yılında nail olarak o vakitten itibaren hepimizi imrendiren hakiki ilerlemeyi göstermiştir. Resmimizde hamiyetli ahalinin şenliklere ne büyük coşkuyla iştirak ettiği görülüyor. Tekrar ederiz: Darısı

Devamını Oku »

Yeni Bir icat

Yeni Bir icat Londra muciderinden biri, tüccar kasalarından para çalmmaması için kasanın kapağından istenildiği zaman takılmak üzere gizlice, komşu bulunan zaptiye merkezine bir telgraf hattı çekmiştir. Yabancı bir adam kasanın kapağını açmak veya kırmak istediği takdirde o anda o adamın haberi olmaksızın hangi tüccarın kasasının açılmakta olduğu hükümet tarafından bilinecektir. Mucit bu usulü ilan etmiş ve tecrübesi yapılarak beğenildiği gibi ...

Devamını Oku »

Beyoglu’nda Müthiş Kaza

Beyoglu’nda Müthiş Kaza Dün Beyoglu’nda müthiş bir kaza meydana gelmiştir.Dünkü Cuma akşamı saat dokuz sıralarında Tepebaşı Komisyon Bahçesi karşısında Musevi milletinden Arslan adlı kimsenin otel olarak yeni inşa ettirmekte olduğu beş katlı büyük kâgir binanın bir cihetinin iç tarafı, en üst katından birdenbire yıkılmıştır. Bu yıkılma dördüncü, üçüncü, ikinci, birinci katları da aşağı indirmiş ve o esnada mezkûr bina içinde ...

Devamını Oku »

Sultan, Güç ve Hassasiyet

Sultan, Güç ve Hassasiyet Sultan İkinci Abdülhamid Han, dinî ve millî konulardaki hassasiyeti ile tanınmış bir Osmanlı sultanıdır. Onun bu konuda aldığı tedbirler yakın yıllara kadar “sansür” olarak,çoğu kere de abartılarak kamuoyuna yansıtılmıştır. Eser, Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın Kur’âm Kerîm basımı ve Avrupa’da dinî ve millî hislerimizle alay edici, onu rencide eden tiyatro eserleri karşısındaki tavır, tepki ve tedbirlerinin yanında ...

Devamını Oku »

Sultan Murad’dan Fatih’e Nasihat

Sultan Murad’dan Fatih’e Nasihat Latinceden önce İtalyancaya, İtalyancadan da saray tercümanı Murad Bey tarafından Türkçeye tercüme edilen bu eser, aslında zamanın sultanı Kanuniyi içinde bulunduğu zor durumdan kurtarmak, en azından onun için bir teselli vesilesi olmak gayesiyle hazırlanmıştır. Eserde yazılanlara göre, Sultan İkinci Murad Han ile oğlu İstanbul’un müstakbel fatihi Şehzade Mehmed sohbet ediyorlarmış. Sultan Murad oğluna insanın bazı hasletlerini ...

Devamını Oku »

Migren ve Tedavi Yöntemleri

   Migren Nedir ?      Migren insanda otonom sinir sisteminde görülen belirli zaman aralıklarıyla tekrarlanan çok şiddetli uzun süreli baş ağrılarıdır . Bu rahatsızlığın ana sebebi stresli ve huzursuz bir yaşamdır . Normal şartlarda başın tek bir tarafından gelen bir ağrı ile başlar ve başın çeşitli bölgelerinde zaman zaman ağrı oluşturabilir . En az 3 en fazla 70 saat ...

Devamını Oku »

PADİŞAHA AİT VESİKALARIN İKİNCİSİ OLAN BERATLARLA

Hicaz Demiryolu inşaatında katkısı olanlara verilmek üzere düzenlenmiş boş matbu berat

PADİŞAHA AİT VESİKALARIN İKİNCİSİ OLAN BERATLARLA PADİŞAHA AİT VESİKALARIN İKİNCİSİ OLAN BERATLARLA FERMANLAR BİRBİRİNE ŞEKLEN ÇOK BENZESE DE FARKLIDIRLAR. TIMARLAR, MANSIBLAR, İMTİYAZLAR HEP BERATLARLA VERİLMİŞ, KALE NEFERLİCİNDEN MÜDERRİSLİĞE, TÜRBEDARLIKTAN İMAMLIĞA MEMURİYETLER BERATLARLA GEÇERLİ OLMUŞTUR… Arapça bir kelime olarak lügat manası “yazılı kâğıt ve mektup” demek olan berat, Osmanlı devlet teşkilatında padişah tarafından bir vazife, hizmet ve memuriyete tayin, bir gelirden ...

Devamını Oku »

Burma’da Osmancık Taburu Şehitliği

Osmancık Şehitliği

Burma’da Osmancık Taburu Şehitliği Osmancık Taburu’nun 700 neferi, Irak’ta İngilizlere esir düşerek Burmaya (Myanmar) götürülmüş, orada rahmet-i Rahman’a kavuşmuş ve o topraklara defnedilmişlerdi. Hayatta kalabilen arkadaşları ise onlara karşı son bir vazife daha yaptılar, adlarına bir kitabe diktiler. Kitabede yazanlar esirlerimizin hâlâ vatanlarını düşündüklerini, kahramanlıklarından hiçbir şey kaybetmediklerini gösteriyor. Bir Kitabe * Eğil huşu ile zâ’ir makamdı kudsîde Bu bir hatîre-i ...

Devamını Oku »