avasım, Halife Ömer döneminden başlayarak,
Haçlılann eline geçene değin İslam
ülkesi ile Bizans topraklannı ayıran Suriye-
Anadolu sınir^bölgesine verilen ad. Hafife
Ömer döneminde İslam kuvvetleri Kilikya’
ya girince, Bizans’la bir antlaşma yapıldı.
Bundan böyle Suriye ve Bizans arasmda
Araplann “avasım” ya da “zevahi” dedikleri,
silahtan anndınlmış boş bir bölge bulundurulacaktı.
Bu bölgede Tarsus, Adana,
Misis (Yakapmar), Maraş ve Malatya gibi
askeri önem taşıyan kentler vardı. 651’de
Muaviye, Bizans’la yapılan antlaşmayı tanımayarak
Misis, Adana ve Tarsus çevresindeki
topraklan İslam egemenliğine kattı.
Bölgedeki İslam yayılması Emevi ve Abbasi
dönemleri boyunca sürdü. Bu bölge çok
genişlemiş olduğundan Abbasi halifesi Harun
Reşid döneminde avasım adıyla bağımsız
bir yönetim bölgesi haline getirildi (786).
Bu askeri bölge iki bölüme aynlmıştı:
1) Güneydeki iç bölge, yani asıl avasım;
2) kuzey ve kuzeydoğudaki gerçek müstahkem
kuşak ya da sugur (uç). Sugurun en
önemli merkezi Malatya, asıl avasımın merkezi
Antakya’ydı. Bu bölge Bizans’a yönelik
Arap yayılmasının merkezi niteliğindeydi.
Buradan Bizans’a büyük seferler yapılır,
büyük miktarda ganimet ve tutsakla geri
dönülürdü. Emeviler ve Abbasiler bu bölgeyi
korumak için uzak eyaletlerden nüfus
getirmişlerdi. Bunlar arasmda Hıristiyan
Arap kabileleri, Slavlar, İranlılar, Türkmenler,
vb vardı. Abbasilerin zayıflaması
Bizans’ın bu bölgeyi yeniden ele geçirmesine
yol açtı. Daha sonra bu bölge Haçh
Seferleri sırasında kurulan Antakya Haçh
Kontluğu’nun topraklanna katıldı (11-
12.yy), bölge askeri ve yönetsel önemini
yitirdi.
Avasım
15
Mar