ezilmiş badem içi, şeker ve yumurta akından yapılan, biçim verilebilecek kıvamda şekerleme türü. Yumuşak badem ezmesi çeşitli pasta ve şekerlerde dolgu malzemesi olarak kullanılır. Daha sert kıvamda olan badem ezmesi ise geleneksel olarak minyatür meyve, sebze, çiçek ve deniz yaratığı gibi biçimlere sokulur ve buna uygun olarak renklendirilir. Şekerlemeciler badem ezmesi yaparken genellikle iki yöntem kullanırlar. Alman usulünde ezilmiş badem ve şeker bir kapta kanştırıldıktan sonra kuruyana değin ısıtılır ve soğuduktan sonra glikoz ile şekerli krema eklenir. Fransız usulü badem ezmesi yapılırken ezilmiş bademler pişirilmeksizin doğrudan kaynatılmış şekerli su ile karıştın- lır. Böylece daha lezzetli, ince dokulu ve daha beyaz görünüşlü badem ezmesi elde edilir. Türkiye’de badem ezmesi geleneksel bir şekerleme sayılır. Badem içi, bir dakika
117 bademcik çevresi apsesi
süreyle haşlandıktan sonra kabuklan soyularak kurutulur ve mermer dibekte dövülerek toz haline getirilir. Daha önce hazırlanarak soğutulan şerbet, yavaş yavaş dövülmüş bademin üzerine dökülür ve karıştınla- rak yedirilir. Mermer tezgâh üzerine serilen şekerli badem bir süre dinlendirilir. Daha sonra ezilip yoğrularak topak haline getirilir. Topaklar oklavayla iki parmak kalınlığında açılır ve birkaç santim boyunda kesilerek çeşitli biçimler verilir. Badem ezmesinin içine yoğrulurken yumurta akı ve bazı kokulu maddeler de katılabilir. Üstüne rendelenmiş hindistancevizi serpildiği de olur. bademcik, insanda ve öbür memelilerde, boğazın arka bölümünde, yutak duvarına yerleşmiş durumdaki küçük lenf dokusu kütlesi. Bu terim, insandaki üç ayrı bademcik çiftinden herhangi birini, ama daha çok damak yakınındakileri adlandırmak için kullanılır. Boğaz bademcikleri de denen bu bademcikler, ağız boşluğunun arkasındaki yutağın her iki yanında çıkıntı yapan bir çift oval (bademsi) kütledir. Dış yüzeyleri, daha derindeki lenf dokularına kadar uzanan çok sayıda çukurla kaplıdır. Bu çukurların sık sık yabancı maddelerle dolması bademcik iltihabına yol açar. Boğaz bademciklerinin, hastalık yapıcı etkenlerin yok edilmesine yardımcı olan antikorlar üreterek, solunum ve sindirim sisteminin enfeksiyonlardan korunmasında rol oynadığı sanılmaktadır. Ne var ki, çoğu kez bu organlar da bir enfeksiyon odağına dönüştüğünden cerrahi girişimle (bademcik ameliyatı) çıkarılmalan gerekir. Yaş ilerledikçe bademcikler küçülmeye başladığı için, erişkinlerde bademcik iltihabı genellikle çocuklardakinden daha az görülür. İkinci bademcik çifti, genellikle adenoitler olarak adlandınlan yutak bademcikleridir. Burun boşluğuna açılan üst yutağın tavanına yerleşmiş, dağınık bir lenf dokusu olan yutak bademciklerinin büyümesi, burundan soluk almayı ve sinüslerin boşalmasını engelleyerek sinüzite ve ortakulak iltihabına yol açabilir. Ayrıca, burun tıkalı olduğu için sürekli olarak ağızdan soluk alıp vermek de, çocuğun gelişmekte olan yüz kemiklerini zorlayarak yüzde biçim bozukluklarına neden olabilir. Bunun için çocuklarda adeno- itlerin genellikle bademciklerle birlikte alınması önerilir. Adenoitler de erişkin dönemde küçülmeye başlar. Üçüncü bademcik çifti, dil kökünün yüzey dokusu üstündeki lenf dokusu kütlesinden oluşan dil bademcikleridir. Öbürlerinde olduğu gibi, bu bademcik çiftinin yüzeyinde de daha derinlerdeki lenf dokularına uzanan çukurlar bulunur. Ancak bu çukurlar mukoza bezlerinin salgılarıyla yeterince te- mizlenebildiğinden, bu bademciklerin iltihabına oldukça seyrek rastlanır.
badem ezmesi,
17
Oca