BEŞERÎ VE İKTİSADÎ COĞRAFYA

cografya

cografya

BEŞERÎ VE İKTİSADÎ COĞRAFYA

dönemde sanayinin Sovyet modeline göre bir gelişme gaslime rağmen sulamayla desteklenen tarım, ülke ekonomi-: r ¿nemli bir yer tutar; gelişmekte olan turizm, gelecek için bir : .<aynağı oluşturur.

süfas

_tjs, 1996’da 8,36 milyondu. Doğal nüfus artışı, doğum orandaki düşme yüzünden (1990-1995’de binde 17 olan dünya or-—a nüfus artışına karşılık, Bulgaristan’da bu oran binde ı;: düşüktür. 1944’e kadar kırsal kesimde yaşayan nüfusun rastığı ülke bugün (1993) yüzde 68 oranında kentleşmiştir. _:a şehirler, Sofya (1 116 454 nüf.; 1995), Filibe (360 000 nüf.;

I plovdiv); Varna (304 499 nüf.; 1995), Burgaz (199 869 nüf.;

= ve Rusçuk’tur (168 609 nüf.; 1995). Nüfus dağılımında böl-bölgeye önemli farklar görülmez, çünkü 75 kişi/km2 (1996)

– ortalama nüfus yoğunluğu yalnızca 58,36 kişi/km2’yle (Sof–5,2 kişi/km2 (Filibe) rakamları arasında değişir. Nüfus dağılı-

-£ yaş ortalamalarına göre bakıldığında, Tuna Ovası’mn orta _T-^îin ve batısının (bu kesimler, tarım bakımından zengin böl-: :^;r yaşlanan nüfusuna karşılık, güneybatının dağlık kesimle-;; vaşayan nüfus çok daha gençtir. Ortodoks Bulgarlar, nüfu- • -.izde 80’ini oluşturur; bunun yanında ülkede bir Çingene

• <.a. kalabalık bir Türk Müslüman azınlığı da yaşar.

Tarun

–¡4’ten önce tarım faal nüfusun yüzde 80’ini oluşturuyordu, iîîm, az sayıda işletmeyle (ha başına ortalama 4,3), fazla mo-;lrr.ayan donanımıyla, buna karşılık, ortak çalışma deneyim-■_r. geliştiği dinamik bir kooperatifçilik hareketiyle kendini arıyordu. 1958’de tamamlanan kolektifleşme bu ülkede, diğer i.3t ülkelerde karşılaşılan direnmeden daha az direnmeyle 1971’e kadar Tarım Kooperatifi İşletmeleri adı verilen Triatifleşme biçimine ağırlık verildi, Devlet Çiftlikleri tarımda ; —bir yere sahip olmadı. Kolektifleşme, kimyasal gübre kul-ve özellikle sulamanın gelişmesiyle (bu alanda kısa sürede torakların yüzde 26’sı sulanır duruma gelmişti) ve makine-

– i verim alanlarında süratli ilerlemeler kaydedilmesini sağladı. –3 yılında, tarım kesimi, faal nüfusun yalnızca yüzde 16’sı-

■ ridam ediyor ve GSMH’sinin yüzde 16’sını üretiyordu. Ih-izr. yüzde 15’ini karşılayan bu kesim, Bulgarların gıda tarımı î ‘i’znde meydana gelen ihtiyaç fazlası ürünlerden yararlanma-
sını sağlıyordu. 1991 şubatında çıkarılan yasayla kolektifleştirilmiş arazilerin eski sahiplerine dağıtılma kararı alındı. Tarım yaşamının yeniden organize edilmesi, çiftçilerin kendi özgür iradeleriyle katıldıkları kooperatifler biçiminde gerçekleştirilmektedir.

Sanayi

1948’de çıkarılan bir kararnameyle sanayi ulusallaştırdığında, ülkedeki sanayi kuruluşlannın sayısı sınırlıydı ve bunlar pek iyi sayılmayacak koşullarda çalışıyordu. Söz konusu kuruluşlar, sınırlı maden yataklarına ve sınırlı enerjiye dayanıyordu; gerçekten de ülkenin yer altı kaynaklan özellikle yoksuldur; kayda değer miktarlarda çıkarılan hammaddeler, kurşun, çinko ve bakırdır. Bunların yanında zayıf demir ve linyit yataklan, Pemik’te (Rila Küdesi) ve Meriç Hav-zası’nda işletilen kötü kaliteli kömür sayılabilir. Ülke, Sovyetlerden petrol ve doğalgaz ithal etmek zorunda kalmıştır. Bulgaristan, nükleer enerji üretimini de geliştirmiştir. Tehlikeli olarak kabul edilen Kozloduy nükleer santralı, ülkenin elektrik ihtiyacının üçte birini sağlar, geriye kalan ihtiyaç termik (% 58) ve hidrolik (% 6) santral-lardan elde edilir. Uygulanan Sovyet modeli, bir ağır sanayi kurulmasını dayatıyordu. Bu amaçla Filibe’de kurulan kurşun işleme tesisi verimli sayılsa da (buna karşılık çevreyi kirletmektedir), Sofya yakınındaki Kremikovtsi demir çelik tesisi pek akılcı görünmemektedir, çünkü burada işlenen hammaddelerin çoğu yurt dışından ithal edilmektedir. Üretilen sanayi ürünlerinin başlıcası COMECON (Karşılıklı Ekonomik Yardımlaşma Konseyi) ülkelerim hedeflemektedir ki Bulgaristan daha 1989’da bu ülkelerle dış ticaretinin yüzde 80’ini gerçekleştiriyordu. Bu değişimin dörtte üçü SSCB’yle yapılıyordu.

Sanayi üretiminin yüzde 20’sini oluşturan tanma dayalı gıda sektörü, en sağlam sektör görünümündedir. Bugün gerçekleştirilmekte olan yeniden yapılandırma etkinlikleri, önemli miktarda yabancı sermayenin gelmesini gerektirmektedir. Bu konuda 1980 yılından beri, özellikle de Todor Jivkov’un düşürülmesinden sonra yasal engeller kaldınlmıştır. İşsizlik oranı 1992 yılında, çalışan nüfusun yüzde 10’u-na ulaşmış, bu arada enflasyon üç rakamlı değerlere ulaşmıştır.

Sanayi üretimi gerilemekte (1990’da% -15, 1991’de yüzde -29), kamu (1991’de % -15) ve özel kesim (% -25) tüketimi de bunu izlemektedir. 1990’da yüzde 13 oranında gerileyen GSMH, 1991’de yüzde 20 oramnda bir düşüşe ulaşmıştır.

Ulaştırma ve hizmetler

Demiryolları ağır kalmaktadır, çünkü 4 300 km’yi bulan demiryolu ağının ancak yüzde 60’ı elektriklidir ve tren ülkenin çoğu yerinde tek ulaşım aracıdır. Ülke içi trafik esas olarak karayo-
BULGARİSTAN Metre

4 000

‘ Demiryolu 2 000 + Yükseklik -j qqq Ölçek 1/3 508 000 500 0 20 40 60 km 200 0
0 -1
200 _
2 000
ve altı –

Karadeniz kıyısındaki Burgaz’da petrokimya tesisleri.
SANAYİ

(1995)
Metalürji
dökme demir 2 400 000 t
çelik ISOOOOff t
Üretim
deniz taşıtı 81200
(groston)
çimento 2 000 000 t
gübre (1988) 997 836 t
MADEN VE ENERJİ

KAYNAKLARI

(1995)

bakır 57 000 t

taşkömürü 200 000 t

linyit 29 000 000 t

kurşun (mineral) 28 000 t elektrik 38,1 Milyar KW/sa
BAŞLICA İHRAÇ ÜRÜNLERİ

(1995)
(yüzde)
demir ve çelik 7,3
petrol
ve türevleri 4,4
reaktör
ve ısıtıcı 3,7
tütün 3,4
bakır 3,0

TARIM

(1995)
(milyon ton)
şeker kamışı 0,12
buğday 3,8
mısır 1,5
arpa 1,0
üzüm (1988) 0,92
tütün 0,06
şarap 1,8 Mhl
Hayvancılık
(milyon baş)
büyükbaş 0,6
küçükbaş 3,1
domuz 1,7
Balıkçılık 21 6001

39

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*