BRONTE KARDEŞLER

BRONTE KARDEŞLER

Yorkshire’m bozkırlannda yaşamlanmn büyük bölümünü yalnızlık içinde geçiren zeki ve duyarlı Charlotte, Emily ve Anne Bronte kardeşler, gerçek bir edebiyat olayının kahramanlarıdırlar. Tutkulu, ama birbirinden farklı mizaçları olan, özel hayal dünyaları kurmuş ve dile getirmiş olan bu kız kardeşler, Victoria dönemi romanma,

özgün katkılarda bulunmuşlardır.
En büyükleri olan Charlotte, derin istekleriyle toplumsal yaşam durumları arasında adeta kıskaca alınmış kadınların iç çatışmalarını dile getirmeyi başarmıştı. Ateşli ve tedirgin hayalgücüy-le dikkati çeken küçüğü Emily, bütün zamanların en ünlü romanlarından birini yazdı. En küçükleri Anne’se, aralarında en ağırbaşlı ve gerçekçi yazar olarak kendini gösterdi.

ÇOCUKLUK VE İLK GENÇLİK

Bronte kız kardeşler, babalarının methodiste papazı olduğu Yorkshire’da doğup yetiştiler. Babalan, çok çocuklu ve kendi halinde bir aile içinde yetişmesine rağmen, din adamlığı mesleğine girmeden önce özellikle Cambridge’de olmak üzere uzun yıllar öğrenim görmüştü. Londra yakınında Essex’te bir süre papaz yardımcılığı yaptıktan sonra, İngiltere’nin kuzeyindeki Yorkshire’a geldi. Papaz yardımcısı olduğu Martshead’de 1812 yılında, Ma-ria Branswell’le karşılaştı, evlendi ve iki kızı oldu (Maria [1813] ve Elizabeth [1814]). Aile bundan sonra, son dört çocuklarının (Charlotte, 21 nisan 1816; Patrick Branvvell, 26 haziran 1817; Emily, 30 haziran 1818 ve Anne, 17 ocak 1820) doğduğu Thorn-
ton’a yerleşti. Son olarak göç ettiklerinde Anne üç aylıkı rick Bronte, Haworth’ta papaz olmuş ve yaşamının sonu da bu görevde kalmıştı. Çok geçmeden Bronte ailesinin t felaket aynı anda geldi. Anneleri, 1821’de kansere yakala: dü ve soğuk, ama sadık bir kadın olan teyzeleri Elizabe well, evin idaresini eline aldı. 1825 yılındaysa, en büyü kardeş Maria ve Elizabeth veremden öldü.

Çok erken annesiz kalmış olan dört kardeş, dış düny, az ilişkileri olarak büyüdü. Çok kültürlü olan babaları, manda garip ve toplumsal ilişkilerden hoşlanmayan bir ir

ÖĞRETMENLİK GİRİŞİMLERİ

Charlotte, sağlık nedenleriyle terk etmek zorunda kal Head Okulu’nda, 1835 ile 1838 yılları arasında öğretmeni Bunun üzerine, özellikle Upperwood House’da White aile: nında olmak üzere birçok eğitmenlik görevinde bulunmay ama gururlu mizacı böyle bir işe uygun düşmüyordu. Ev de pek düşünmüyordu ve 1839’da iki talibini geri çevirmiş

En sağlıksızları olan Emily, 1838’de Halifax yakınlarınd kadar öğretmenlik yaptı, ama çok geçmeden bitkin düşeri raktı. O da eğitmenlik yapmak istedi. Ne var ki, bu işte dan daha başarılı olamadı. Çok zayıf yapılı olduğu için heı ruluyor ve köyünden uzak kaldığında bezgin ve bitkin h yordu.

Kız kardeşler bunun üzerine, teyzelerinin paraca destel kabul ettiği bir okul açma hayali kurmaya başladılar. Cer manlık bilgilerini kazanmak ve özellikle Fransızca ve A bilgilerini daha da ilerletmek için Emily ve Charlotte 18^ da Brüksel’deki Heger Yatılı Okulu’na gittiler. Aynı yılı ayında teyzeleri ölünce, Emily evin idaresini üstüne aln geri döndü ve Charlotte Brüksel’de kaldı. Aslında Charlo cası Heger’e âşık olmuştu. Heger onun tanıyabildiği erkek niteliklisiydi ve Charlotte’un yeteneğini ilk olarak fark i onu yüreklendiren kimseydi. Öğrencisinin duygularının £ olan Heger, onu caydırmak için her şeyi yaptı ve araların; çe büyüyen bir mesafe koydu. İkinci yılı başarısızlıkla ve sona eren Charlotte, kalbi kırılmış olarak Haworth’a geri

Anne, üç kız kardeş arasında en dayanıklı olandı. Ciddi dengeli olan bu genç kız, Haworth’tan pek uzak olmayaı pe Green’de Robinson ailesi yanında eğitmen olarak ça dört yıl kaldı.

Kültürüne, çekici kişiliğine ve yeteneklerine (özellikle resim alanında) rağmen Branwell, zayıf karakterliydi ve h( zesi, hem de kız kardeşleri tarafından şımartılmıştı. Zayıf ve içkiye düşkünlüğü dolayısıyla, hiçbir yerde dikiş tuttura du. 1837’de portre ressamı olarak çalışmak üzere Bradforc leşti, ama işine bağlanamadığı için başarısız oldu. 1840’ta yollarına memur olarak girdi, ama ihmalciliği yüzünden sonra işten çıkarıldı, bir süre sonra kız kardeşi Anne’m yan ti ve Thorpe Green’de Robinson ailesi yanında eğitmen ola lışmaya başladı. Ne var ki, bayan Robinson’un âşığı olma! landı ve 1845’te buradan da ayrılmak zorunda kaldı.

Bunun üzerine bütün kardeşler, gözleri yavaş yavaş görm başlamış olan babalarının yanında Haworth’ta toplandı. Br artık kendinde değildi; kumar, alkol, afyon, borçlar, bunalır pişmanlıklar, yaşamının aynlmaz parçaları haline gelmişti, çok iyi ama lanetli bir kişi gibi sürdüğü bu yaşam, kız kardı derinden etkiledi. Branwell, onların eserlerindeki erkek kahı lara «Uğultulu Tepeler»deki (Withering Heights) Heathcliff Eyre»deki (Jane Eyre) Rochester veya ŞatodakiKadtn’ in (The’ of Wildfell Hall) büyük ölçüde esin kaynağı olmuştur.

Bu arada, bir şeyler yapmak için her zaman girişimlerdi nan Charlotte, bir okul açmaya karar verdi ve broşürler bi tirdi. Ama bu girişim de başarısızlığa uğradı. Çünkü hiç böyle kenarda köşede kalmış bir yerde okumak istemiyorc kardeşler, işte bu andan itibaren kesin olarak edebiyata yöm

EDEBİYAT SERÜVENİ

Bronte kız kardeşler 1846’da, kendi paralarıyla, Currer, I Acton Bell takma adlarıyla bir şiir kitabı yayımladılar. Tak kullanmalarının nedeni cinsiyetlerini saklamak ve dediko yol açmamak istemeleriydi. Bu kitap, geçici bir ilgi uyaı Umutsuzluğa kapılmayan kız kardeşler bu sefer, romanda larım denediler. Birçok olaydan sonra «Profesör» başlığı taşı^ ilk müsveddenin değişikliğe uğratılması olan Charlotte’uı Eyre’i (Jane Eyre), Smith, Elder ve Ortaklan (Smith, Elder and pany) yayınevi tarafından kabul edildi. Ekim 1847’de yayıı
Bronte Kardeşler (Natiopat Portrait Gallery Londra). Anne, Emily ve Charlotte (soldan sağa), belki kendisini de bu tabloda canlandırmış ama daha sonra silmiş olan erkek kardeşleri Patrick Branwell’in fırçasından çıkmış olan bu resimde görülüyorlar.

Uğultulu Tepeler. Yönetmen William Wyler, 1939rda Emily Bronte’nin bu eserinden yaptığı bir uyarlamayı filme çekti. Film, çok büyük bir sinema başansı oldu. Fotoğrafta soldan sağa, Cathy rolünde Merle Oberon, Heathcliff rolünde Laurence Olivier ve Edgar Linton rolünde David Niven görülüyor.

-. -=z büyük bir başarı elde etti. Aralık ayında bir başka

– . : Er. Xewby, Emily’nin Uğultulu Tepeler ve Anne7ın Ag-

ve daha sonra 1848’de ŞatodakiKadın’ı yayımladı ve . • ızia. başarılı oldu. Eleştirmenler, bu dört romanın, daha : binmeyen Currer Bell tarafından yazıldığını düşü-… *; =na yayıncı basın hakkını ABD’ne satmak isteyince :; .zz Londra’ya gitmek ve kimliklerini açıklamak zorun-

-.. ’ _~ab: yayımlandıktan sonra çok yaşamadı ve 19 aralık ; r¿mden öldü. Kardeşi Branwell de ondan birkaç ay ön-

– 2C mayıs 1849’da Anne da öldü.

: —:s üçüncü romanı Shirley’i (Shirley: A Tale) yapayalnız . : :T3z evinde bitirdi ve kitap, ekim 1849’da yayımlandı. . ; rr_th Eider ve Ortakları, Uğultulu Tepeler’in ve Agnes

• .■ baskılarını yaptı ve Charlotte da kız kardeşleri hak-

• * *_y-grafi notu yazdı. Bu not, kitaplarda yer aldı. Char-

rr-cısmı görmek üzere birçok kez Londra7ya gitti ve : – Kamet Martineau, Mrs. Gaskell gibi çağının ünlü ya-: .-Ersılaştı. 1851’de Smith Eider ve Ortakları şirketinde ¿-r.es Taylor’ın evlenme önerisini kabul etmedi ve .sze»i (Villette) yayımladı.
RÜZGÂRLI BAYIR

1847

B3- irır.re bu romanda, Yorkshire’ın uzak bir köşesinde XVIII. yy’ın mururs L=mshaw ile Linton aileleri arasında geçen bir dramı anlatır.

«•>”! yaşlı Mr. Earnshaw tarafından evlat edinilmiş olması do-Kssva ker.âıni küçük düşmüş hisseden Heathcliff, acı çekmesine ne-e. ru iki büyük aileyi yıkmak için ant içer. Velinimeti Eams-sw ~ olan, kendisi gibi tutkulu mizaçlı ve delice sevdiği Cathe-at —Edgar Linton’la evlenince kızgınlığı kat kat artar. Cathy, m-**. doğururken ölür ve böylece Heathcliff, aşk ve nefret karışı-ıpmrjır r îşka. şey olmayan ve gönlünden hiçbir zaman söküp atama-£ – r-r- •¿•:ndan kurtulur, şeytanca bir intikam almaya yönelir ve Unut g>=— servetini ele geçirmek ve bu aileye daha fazla egemen ol-¡sst sevmediği halde Edgar’ın kız kardeşi îsabelle’le evlenir. Inti-Cathy’nin erkek kardeşi Hindley’den, kendi oğlu Linton7dan r “ıin kızı Catherine’den de çıkarır. Ama aşk sonunda galip ge-c farkında olmadan Catherine ve Hindley’in oğlu Hareton

r-TT-#— severler. Böylece Heatcliff in intikamı boşa çıkmıştır ve öl-r*”»-* başka yapacağı şey yoktur artık. Böylece, Earnshaw ve Linton ¿¡cerrar, hayatta kalan mirasçılarının birleşmesi barışı sağlamış olur.

?-âüve iki kişi tarafından anlatılmıştır: uysal yaşlı uşak Lockvvood ve eckrc’.-j hizmetçi Helly. Onların anlatılannın içine diğer kahramancı: ¿¿bella. genç Catherina…) anlatılan da yansımalar şeklinde karı-e bu. öykünün gerçekliğini hiçbir zaman zedelemez. Diyaloglar 3”: v^r.dan başlar; daha sonra, uzun bir geriye dönüşle, 1802 yılında iyi.-.s-*•■*• sona erişine kadarki 40 yıl anlatılır. Bu metafizik roman, coş-r-.jsr-.ş ve öfkelerle, iyilik ve kötülük güçlerinin çatışmalanyla dolu -~t- re lirik şürdir aynı zamanda. En Önemli olaylar, korkutucu bir ha-a –rr* ve geceleyin gerçekleşir, kendilerini tutkularına kaptırmış olan •cı»’ «^¿enn kurbanı olurlar. Victoria döneminin tam ortasında yazı.1-: -îr. bu eser, romantik romanın en kusursuz örneklerinden biridir.
Charlotte sonunda, babasının papaz yardımcısı İrlandalı Arthur Bell Nicholls ile evlendi. Balaylarını İrlanda’da geçiren karı koca Arthur’ün görevine yeniden başladığı Haworth’a döndüler. Charlotte mutlu görünmekteydi ve beşinci romanı «Emma»yı yazmaya başlamıştı. Bir çocuk bekliyordu, ama çok geçmeden 31 mart 1855’te öldü. Kocası, baba Bronte’nin 1861’deki ölümüne kadar Hawort’ta kaldı.

ÇOĞUL ESER TEKİL ESERLER

Kız kardeşlerin her birinin kişisel eserler vermelerine rağmen, bu eserlerde ortak bir yan bulmak olanaklıdır. Genç ve tutkulu kadınlar, anlaşılmaz ve tedirgin erkekler, Yorkshire’ın kendine özgü manzaraları ve atmosferi, romantik lirizm bu eserlerin hepsinde dikkati çeker.

Kız kardeşlerin birlikte yayımladıkları şiir kitabında en büyük bölümü, Emily’nin şiirleri kaplar. Emily, üçünün arasında en ince duyarlığa ve büyük hayalgücüne sahip olanıdır. Lirik şiirlerinde, kahramanları Heathcliff ve Catherine Eamshaw’un şaşırtıcı tutkusunu hatırlatan bir dizi aşk yaşantısı dile getirilmiştir ve yazdığı bu tek romanda olaylar, Yorkshire’mkilere benzeyen manzaraları olan hayalî bir ülkede yani Gondal’da geçmektedir. Kahramanlar sayıları epey kabarık olan âşık çiftlerdir. Şiirlerindeki alışılagelmişin dışındaki lirizm, coşku ve ölümü yenilgiye uğratan ve sık sık kendini gösteren aşk imgesi, yazarın çağdaşları tarafından genellikle fark edilmemişseler de, XX. yy’da yeniden saptanıp değerlendirilmişlerdir.

Üç kız kardeş arasında gerçek romancının Charlotte olduğu söylenebilir. Edebiyat veriminin genişliği (biri bitmemiş beş roman) ve İngiliz romanı üzerinde göstermiş olduğu etki, bunu açıkça ortaya koyar. Charlotte, hicivci gerçekçiliği, lirizmi, şiddeti ve melodramı kaynaştırarak, romantik romanı âdeta yeniden yaratmıştır. Shirley adlı romanın dışındaki bütün kadın kahramanlar, aynı zamanda hikâyeyi anlatan kişilerdir ve zamanından çok önce feminist diyebileceğimiz bir aşk anlayışını dile getirirler. Bu da, Victoria döneminin okurlarını şaşkına çevirmekten geri kalmamıştır. Jane Eyre, Shirley ve Willette’in hepsi de, tutkulu yaradılışlarıyla çok güçlü bir bağımsızlık ihtiyacı arasında âdeta paralanmış güçlü kişiliklerdir.

Anne’de kız kardeşlerinde gördüğümüz ateşli mizaç yoktur. Bununla birlikte, eserlerindeki ustalık ve ağırbaşlı gerçekçilik dikkati çeker. Eserleri, güçlü bir üslupla desteklenmiş olarak yazarın ahlakî ve dinî esinlerini büyük bir saydamlıkla ortaya koyar. Bir ölçüde otobiyografik olan Agnes Crey, bir eğitmen kadının yaşamını alaycılıktan da geri kalmayarak anlatır. Diğer yandan, Şatodaki Kadın sefahata ve alkole kendini kaptırmış bir genç adamın nasıl düşkünleştiği dile getirilir. Kız kardeşleri gibi onun eserlerinde de lirizm ağır basar. □
ESERLER

1846 «Currer, Ellis ve Acton Beli’den Şiirler». Emily

1847 Uğultulu Tepeler Anne

1847 Agnes Grey

1848 Şatodaki Kadın Charlotte

1847 Jane Eyre

1849 Shirley 1853 Villette 1857 Profesör

Yayımlanmış bu eserlere, esas olarak Charlotte ve Branvvell tarafından kaleme alınmış ve dört çocuğun sürekli ortak yaratıcılığına tanıklık eden yaklaşık beş bin sayfalık şiir ve anlatıyı da eklemek gerekir.
AYRICA BAKINIZ

—► IüânslI Ingiliz dili ve edebiyatı —► 1B.ANSL) İngiltere —► 1B.ANŞLİ roman —► ib.anslİ romantizm

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*