BULGARİSTAN Baş kaldırmaları

BULGARİSTAN

BULGARİSTAN Başkaldırmaları

BULGARİSTAN Başkaldırmaları

j.iT. başkaldırmaları, bir baskı rejiminin kurulmasına

ia 1934’te yapılan hükümet darbesinden sonra reji-—z.—.s ¡caymasıyla sonuçlandı.

neIi’ninkrallığabağlannıası(1885)banşçıyoldansağ-a-_rlkte, Makedonya’ya sahip olma isteği, talihsiz bir . :Eîl2nın başlatılmasını gerektirdi. Balkan Savaşlarının
ve Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda Bulgaristan yal-

■ iİDnya’nın Pirin bölgesini elde edebildi, buna karşılık

elden çıkarmak ve ülkeye 250 000 mülteci kabul et–[■: : ‘.r.ia kaldı. İkinci Dünya Savaşı’nda Mihver devletlerinin s – an Bulgaristan, Dobruca’yı geri aldı, Yunanistan’ın m.r.ya’nm bazı bölgelerini işgal etti. Bununla birlikte Z yansızlık siyaseti izledi.

Halk Cumhuriyeti (1947-1989)

. 1 -49’da, geniş bir siyasî yelpazeyi içine alan bir direniş

es Vatan Cephesi yeni bir hükümet kurdu. Buhükümet-

mümstler, çiftçilerden Nikola Petkov’u safdışı bıra-c: kendi saflarında «temizlik» yaparak (Stalinci mah-.izr.
Monarşinin yıkılarak, yapılan bir referandumla söz ko-

resmen onaylanması, genç kral Simeon’un hüküm-

sr.z .5-^2-1946) son verdi, aralık 1947’de Georgi Dimitrov’un ,c:,i ‘ aylamaya sunmasıyla Halk Cumhuriyeti kurulmuş ol-s_ – şubat ayında Paris’te imzalanan barış anlaşması Bul-

aş- – 3 r-yâk avantajlar sağladı: ülke, Sovyetlerin desteğiyle sı-mr… ’rruda, önemsiz bir savaş tazminatı ödedi ve Sovyet asır; *- irkilmesini sağladı.

andaki komünist rejim, Komünist Parti’nin 1954’ten

ıh’genel sekreterliğini yapanTodor Jivkov’un uzun sü-

;r.vla ve 1984’te, Türkleri Bulgar adları almaya zorlayan _ – -. çıkarılmasına kadar, karışıklıklardan uzak bir top-;;îiria belirginleşir. Dış siyasette Bulgaristan, Mosko-
bağımlılık içinde oldu ve kendisini Makedonya’daki alannı yok saymakla suçlayan Yugoslavya’yla çoğu za-
ailer yaşadı.

iannı ve doğayı korumayı temel alan yeni bir karşıt ha-

acağı sırada, bakanlarından bazıları tarafından devrim» Jivkov’u 10 kasım 1989’da istifa etmek zorun Yapılan serbest seçimler sonucu haziran 1990’da, aynıasama görevini de üstlenen ulusal bir kurucu meclis

3u seçimlerde, eski komünistlerden oluşan ve Bulgar

rîrasi adını alan parti (BSP) oyların yüzde 45’ini topla-

yük şehirlerdeki halkın baskıları sonucu, cumhurbaşmuhalefet hareketlerinin ve partilerinin koalisyonundan

ratik Güçler Birliği’nin (DGB) başkanı olan Jelyu Je esine razı olmak zorunda kaldı. Ekim 1991’de yapılan en DGB kazandı ve 1944’ten beri ilk kez, içinde hiçbirbulunmadığı bir ekip iktidara gelmiş oldu. Bu

– 7-rk azınlığı temsil eden Hak ve Özgürlükler Hareketi

– ‘ – irîtekledi. Ocak 1992’de Jelev, tüm yurttaşların katıldığı

-i -i yeniden başkan seçildi: bu seçimi, BSP’nin desteklediği :‘?-s:nda az bir oy farkıyla kazandı (yüzde 52,8). Aralık

– – -. avuan erken genel seçimde, en fazla sandalye kazanan … : :;yaiist Partisi (eski komünistler) yeniden bir koalisyonda
TOPLUM

-j—n-ı. Genel bilgilerin verildiği 10 yıllık zorunlu eğitimle, tartı-. – – • renuik olan bir yıllık meslek eğitiminden oluşmaktadır. Ba-: -. “ burumları özel alanlara eğilmişlerdir: matematik, spor, gü-. – yabancı dil liseleri (Fransızca başta gelir) gibi. Yeni üni-

– r” açılmasına rağmen, yüksek öğrenime sınavla öğrenci yüzünden öğrenci sayısı sınırlı kalmaktadır.

Tır: S igar halkının tamamına yakını Ortodokstur. Özerk statü-.. bir patrik yönetimindedir. Türkler, Çingenelerin bir bölü-. •. 7 ;rr.ak adı verilen Bulgarlar Müslümandır.

KÜLTÜR VE UYGARLIK

I>I ve edebiyat. Dinî esinli ilk edebiyatı, XIX. yy’ın sonunda,

■ – : r.skoposu Aziz Clemens’in kaleme aldığı eserler oluşturur; . : –;r Preslav’daki çevrelerde yayılmıştır. Ortaçağ’a ait en par-:: ;r.enn ortaya konduğu dönem XTV. yy’da Tırnovalı Evtim’in -.rju yazdığı dönemdir. Onun Rusya’ya sığman öğrencileri : – – „<elerinde kültür gerilerken, gittikleri yerde Bulgar edebi-■’. * gelişmesine katkıda bulunmuşlardır.

lima dönemi, 1762’de Keşiş Paisiy’le başlar «Bulgar Slavla-
rtnın Tarihi» (İstoriya Slavenobolgarskayo). Tutkuyla çoğaltdan bu el yazması, ulusal bilinçlenmeye yol açtı; bu bilinç Petko Slavey-kov (1827-1895), Lyuben Karavelov (1834-1879) ve Hristo Botev (1848-1876) gibi yazarlarıyla ifadesini buldu.

Bağımsızlığın kazanılmasından sonra, aynı ateşlilik İvan Va-zov’un (1850-1921) eserlerinde de görüldü. Bu yazar, verdiği eserlerin çokluğyla çağını etkiledi. «Boyunduruk Altında» (Pod îgoto, 1894) adlı romanı dünyaca tanındı. Daha sonraki dönemde esin kaynakları farklılık gösterir: Aleko Konstantinov’un (1863-1897), Bay Canyu’su Bulgar «Tartarin»i olarak kabul edilebilir, lirik şairler olan Penço Slaveykov (1866-1921) ve özellikle Peyo Yavorov (1878-1914), simgeci akıma bağlanabilir. İki dünya savaşı arasındaki döneme Elin Pelin (1877-1949) ve Yordan Yovkov (1880-1937) gibi iki hikayeci damgasını vurmuştur; bu arada militan şiirin Geo Milev’le (1895-1925), Hristo Smirnenski (1898-1923), Ni-kola Vaptsarov’la (1909-1942) yeniden ortaya çıktığı görülür.

Komünist rejim altında kültürün resmileştirilmesi, bu dönem üzerine değer yargısı yapılmasını zorlaştırır. Bununla birlikte bazı yeteneklerin ortaya çıktığı görülür. Dimitir Talev (1898-1966) ve Emilyan Stanev (1907-1979) klasik çizgiyi sürdüren romancılardır, Yordan Radiçkov (doğ. 1926) ve Svetoslav Minkov (1902-1967) gibi hikâye yazarları alışılmışın dışına çıkar, kadın şairler Elisaveta Bagryana (1893-1991) ve Blaga Dimitrova (doğ. 1922) ise lirik şairlerdir. Toplumla ilgili konulardaki tartışmalar günümüzde farklı duyarlılıkla İvaylo Petrov’un, Viktor Paskov’un romanlarında ve S. Stratiev’in hiciv tiyatrosunda ifadesini bulmaktadır.

Resim. Osmanlı döneminde tutunabilmiş tek sanat dalı olan ikona sanatı, her zaman büyük bir zenginlik içermiştir. Modem resim Zahari Zograf (1810-1853) ile ortaya çıkar, Usta adı verilen Vladimir Dimitrov (1882-1960) ile serpilir. Yine halktan esinlenen Zlatiu Boyadyiev (1903-1976) ve Tsanko Lavrenov (1896-1978) gibi ressamların eserlerinde özgün bir üslup görülür.

Sanat ve mimari. Ortaçağ’a ait yapıların çoğunun yıkılıp gitmiş olmasına rağmen, Pliska’daki dev surların yeniden yapılması, Preslav Sarayı’nda bulunan yuvarlak plan şemail mozaikleri ve Tırnova’daki «Tsarevets» restorasyonu, o dönemin görkemi hakkında fikir vermektedir. Rönesans’ın, Rila Manastırı gibi dinî yapılarda, Koprivştica’da veya eski Filibe’deki sivil yapılarda görülmesi mimarî bakımından bir altın çağ olduğunu kanıtlamaktadır. Kendi kendini yetiştirmiş bir sanatçı olan Kolyu Fiçev (1800-1881) özellikle Tımova’da birçok anıt bırakmıştır.

Müzik. XVI. yy müzikçisi olan Yohan Kukuzel’den bazı eserler günümüze ulaşmıştır. Bu müzikçi, eserlerinde Bizans ezgilerini özgün biçimde işliyordu. Osmanlı döneminde, tek ifade biçimi halk türküleri olmuştur. Bunun sonucu olarak, ender zenginlikte, ritimlerinin karmaşıklığıyla eşsiz bir folklor ortaya çıkmıştır. □
Rila Manastın <Xf

fresklerle süs!s~-~:
BULGAR SİNEMASI
Vasil Jendov un nlrr_ bar Adamdır», 1915. ması», 1933, damga: gar sineması, içsizden bir avuç genişine manın 19AB’cs sinema yonetmer-s: kuşkusuz kîsıtf’arr-cj:
rını engeıleyemerus” madan sonra ilk 1950’de Bcns Bcrozar. gerçekleştinlrnıştr Râr. çevirdiği Küçük AJsJz 1 le, Bulgar sinemasının * şında tanıttığı yen: rr Vılo Radev’in çevzıdı^. ^ (1964) uluslararas: 1970’li yılların an^h” Hristov ve Todcı 2.r_n” îkouostas) geçtiğiniz y. kırsal alanında geçmiş ■ alarak günümüzün ser-Hristo Hristov un bazı süre takılan Geçen Yzz dünyasına katılmaya i-köylünün karşılaştıg: s_ ları anlatır. Canlansı: alanında da bırçck yszı (Todor Dınov, Dcryc Z
AYRICA BAKİNE

>• ImnşD Avrupa

– İMPJ Romanya

► EM! Rusya rederaîyrr.-

► (mEQ Slavlar

* imnsjj Sosyalizm

► BTansD Sovyet BırLığ;

– {Lanşl) Tuna

► flwM| Türkiye

► ÎB.ANSLI Ukrayna

– «ı Yunanistan
41

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*