DİFTERİ (Kuşpalazı)
Tanım:
Tonsilla, farenks ve larenkste membran oluşturan, ateşli, toksik seyirli, akut bir bakteri hastalığıdır.
Etiyoloji:
Etkeni Corynebacterium diphteriae’dir. Bakteri 0,5 x 2-4 mikron büyüklüğünde olup polar metakromatik cisimcikleri ihtiva eder. Yapılan lobuta benzer. Gram (+), hareketsiz ve aerobturlar. Basillerin birbirine karşı konumlan tipiktir (X, Y, II gibi). Mikroorganizma selektif besiyerlerinde (Löfflerin koagüle serumlu besiyeri, tellürit-
li besiyeri) kolayca üretilebilir. Neisser boyası ile boyandığında koyu mor metakro-
matik cisimciğin bir ucunda yer aldığı kavuniçi boyanan basiller kibrit çöpünü andırırlar.
Bakterinin gravis. mitis, intermedius olmak üzere 3 tipi vardır. Toksiienik fajla enfekte olan C diphteriae potent ekzotok-sin olus turud aı~.. Hastalıktan- sor umlu .alan . ‘Fü~toksitı,djr-J3iifteri toksininin A ve B olmak üzere iki fragmandan oluştuğu gösterilmiştir.
Epidemiyoloji:
Hastalık dünyada yaygındır. Etken, hasta veya taşıyıcıların öksürüğü, aksırığı ile solunum yolundan alınır. Endirekt bulaşma fazla önemli değildir. En fazla sonbahar ve kış aylarında görülür. Duvarlı yaş gruplarında sınırlı epidemiler yapabilir. Aşınm vaygm biçimde kullanılmasından sonra vaka sayısı ülkemiz dahil, dramatik biçimde düşme göstermiştir.
Patogenez ve Patoloji:
Virulan bakteri nazofarenkse yerleşir ve üremeye başlayarak toksin oluşturur. Toksin lokal olarak, doku nekrozuna, iltihabı ve eksüdatiı” reaksiyona neden olur. Sonuçta nekrotik epitel hücresi, kan hücreleri, fibrin materyelinden ibaret psödo-mem’branlar oluşur. Bu membraniar mukoza yüzeyinden kaldırılmak istenirse kanarlar ve yerlerinde yenileri oluşur.
Toksin mukozadan absorbe olur ve kan yoluyla organizmaya yayılır.
Difteri toksini, B fragmanı ile hücrelerin reseptörüne bağlanır ve A fragmanı ile de toksik etki vapar..Iokşim. elongasyon faktörü 2‘yi inhibe ederek polipeptid zincirinin uzamasını ve dolayısıyla hücresel protein sentezini engelledj#j,gö.sten&iştiı\tM ““““Ciftemle her doku, fakatjşn fazla kalp kası ve sinir dokusu toksinden etküenirlej: Tmîy6¥ardit ve felçler). Dokularda toksik hiyalin dejenerasyon oluşturur.
öteyanaan laringo trakeal psödomemb-ranlar oluştuğu takdirde hava yolu mekanik olarak tıkanabilir ve hasta boğularak ölebilir.
Klinik Bulgular:
Kuluçka süresi 1-7 gün kadardır. Bakterinin virulansına ve lokalizasyonuna göre, klinik belirtiler değişik düzeydedir. Difteri boğaz (farinks. larinks). burun, deri, geni-tal bölge Ve nadiren göz ve kulaklarda loka-lize olur ve hastahk genel ve loka! belirtilerle gidiş gösterir.
Orta yükseklikte bir ateşle beraber tok-sisitenin şiddetine göre, solukluk, taşikar-
di, bulantı, halsizlik, kusma bulunur. Enfeksiyon subklinik olarak da seyredebilir.
Farinks Difterisi:
Boğaz ağrısı ile birlikte tonsiller ve farinks mukozası üzerinde kirli beyaz-gri renkte psödomembran oluşur. Membran mukozaya sıkıca yapışıktır ve kaldırılınca kanar. Yutma ağnlı olabilir. Hipertoksik vakalarda mandibula altında ve boyunda oluşan ödem sonucu hastada “boğa boynu” görüntüsü oluşur. Farinks hiperemik ve ödemiidir. Boyun lenf düğümleri büyümüştür. Deri soluktur, derin bir halsizlik ve huzursuzluk vardır. Solunum hırıltılı, hastanın nefesi kokuludur. Deride döküntüler ve delirium görülebilir. Toksin en fazla farinks mukozasından absorbe oiduğu için bu formada toksik belirtiler daha şiddetlidir.
Larinks Difterisi:
Çok defa farinks difterisinin larinkse uzaması ile oluşur. Membran ve ödemin hava yolunu tıkamasından aoiayı, hastalarda genel belirtilere ilaveten zorlu ve gürültülü solunum ve stridorla karakterize enspirvum vardır. Siyanoz görülebilir. Bazı vakalarda psödomembran trakea’ya kadar inebilir. Burada toksik belirtilere mekanik solunum güçlüğü de eklenmiştir. Toksinin larınksten az absorbe edilmesinden aoiayı, primer larinks difterisinde tokak belirtiler silik kalabilir.
Burun Difterisi:
Difteri seyrek olarak burun mukozasına oturabilir. Genellikle septuma veya bir burun boşluğuna lokalize olur. Tek taraflı kanlı bir seröz bir akıntı vardır. Toksik belirtiler yoktur. Burun arka bölümüne lokalize olursa farinkse inebilir ve toksik belirtiler eklenir.
Deri Difterisi:
Bakteri gerçekte normal deriye oturmaz. Sıynk, yara ve yanıklar difteri basilinin deride yerleşmesine imkan hazırlar. Bu nedenle deri difterisi, özel şartlarda görülen bir klinik formadır. Deride zımba üe açılmış gibi ve üzeri gri-san veya gri-kahverengi bir membranla örtülü ülserler vardır. Toksik belirtiler siliktir.
Difteride mekanik ve toksik komplikasyonlar önemlidir. Difteride, sadece pek azında klinik belirti vermekle beraber, vakaların üçte ikisinde çoğunlukla jLJıa&ada miyokardit görüfcbüir (taşikardi,^gaîoTîîmS-Sistotik’r’sSît’! Dİokİar, artriya! fibrilasyon). Ventrikül fibrilasyonu veya kardiyojenik şok sonucu ani ölümler görülebilir. Belirgin
manla koruyucu alt sınırın (0.01 Lfu/ml) altına düşebilir. Asemptomatik reenfeksii-yonla yüksek antitoksin düzeylerinin süratle elde edilmesi sağlanabilir.
Bulaşmayı önlemek için, asemptomatik taşıyıcıların da 7 günlük antibakteriyel tedaviye alınmaları gereklidir.
Hastalığın bildirimi zorunludur.