ŞARBON
(Anthrax, Pustula Maligna, Karakabarcık)
Tanım:
Nekrotik deri ülseri veya bazen disse-mine enfeksiyon yapabilen akut seyirli bakteri hastalığıdır.
Etiyoloji:
Hastalığın etkeni Bacillus anthracis’tir. 1×4 mikron büyüklüğünde, hareketsiz gram (+), kapsüllü, santral sporlu, aerob bir bakteridir. Keskin köşeli basiller ucuca kısa zincirler oluşturduklanndan bambu kamı-ş>na benzer bir görünüm verirler. Sporlar doğada yıllarca canlı kalabilirler. Bakteri besiyerlerinde kolayca üretilebilir.
Kültür ültratlanndan koruyucu antijen (bir protein), ödem faktörü ve letal faktör
abuk üzere toksik nitelik taşıyan üç madde elde edilmiştir. Bakteri dokuda sporsuz. fakat kapsüllü olarak bulunur.
Epidemiyoloji:
Hastalık dünyada yaygın bir zoonoz-dnr. Ot yiyen hayvanlarda görülür ve ölen enfekte hayvan leşleriyle etrafa yayılan şarbon sporları topraklan kontamine eder. Hajrvan kıllan, kürkleri, yünleri ve bunlardan yapılan eşyalarda bulunabilir. Bunlarla sonucu insanda sporadik olarak görü-fc. Daha çok hayvancılıkla ilgilenenlerde ■Kslek hastalığı olarak görülmektedir. –
Patogenez ve Patoloji:
Derideki sıynktan giren sporlar burada «egetatif hale geçerek ürerler. Hastalığın p«togenezinde toksik komponentlerin öne-Mİ vardır. Vezikül, nekrotik ülser ve jelatı-■ö bir ödem oluşturur. Regional lenf no-dBleri şişer. Bazen dissemine olur (şarbon aepösi) ve çeşitli organlara yerleşebilir. sJ^oriann inhale edilmesiyle pnömoni, en-fekte etlerin yenmesiyle enterit görülebilir.
Klinik Bulgular:
Deri şarbonu en sık görülen klinik forsadır. Daha çok yüz, boyun, el gibi vücu-
açık yerlerinde görülür. Sporlann deri-girmesinden 12-36 saat şgnra ağnsız bir pntıvı.müteakig, ^Spıyoluşur. Papül sü-le ^e2o’da üzeri siyah kabuklu nek-■otik ülsere dönüşür. Ülserin çevresinde :ük veziküller ve büller bulunur. Lezyon gesinde ağnsız, gode bırakmayan yaygın kr ödem ve regional lenfadenopati vardır. Şhstada orta derecede ateş ve halsizlik bulanabilir. Bir hafta içinde ülser iyileşmeye hfht. Kabuğun düşmesi ve ödemin kaybol-ı daha uzun zaman alır.
Tedavi edilmeyen deri şarbonunda
10 sepsis görülebilir. Hastalarda yüksek bitkinlik, şoka eğilim vardır ve menen-Jtüe komplike olabilir.
»ı Akciğer şarbonunda (yün eğiricilerinin tartahğı) öksürük, dispne, hemoptizi ve si-jMBOzla seyreden ağır, bir pnömoni tablosu «■dir.
Intestinal şarbon kolera’ya benzeyen (■Metli diyare ile seyreder.
Tanı:
Deri şarbonu stafilokok ve streptokok (■dölünden, fare ısınğı hastalığından, erizi-prfâea, vaskülit’ten aynlmabdır.
Kesin tanı için fokal lezyondan alman ■mdan gram boyama ve kanlı ağara ekim
yapılır. 24 saat içinde hemoliz yapmayan,-medüza başı görünümünde koloniler oluşur. Basiller zincir yaparlar, jelatini eritirler ve jelatine iğne ekimi yapıldığında tersine köknar ağacına benzeyen görünüm oluştururlar Penisilin tedavisine başlandıktan 1-2 gün sonra bakteri izole edilemez. Hastalarda or* ta derecede lökositoz bulunabüir.
Şarbondan ölen hayvanlann tanısı için hayvandan hazırlanan doku ekstresi şarbon antiserumu ile presipitasyon testine tabi tutulabilir (Ascoli testi).
Tedavi:
Deri şarbonunda 6 saatte bir 600 bin ü. prokain penisilin yeterlidir. Gerektiğinde alternatif olarak kloramfenikol, tetrasiklin, eritromisin ve sefalosporinler kullanılabilir. Sepsiste ve akciğer şarbonunda 20 milyon ü. penisilin G/gün i.v. perfüzyonla verilmelidir. Hipertoksik vakalarda 3 gün 60 mg/ gün prednison tedaviye eklenebilir.
Prognoz:
Deri şarbonunda mortalite, tedavi ile % l’den aza indirilmiştir. Ancak şarbon sep-sisinde, akciğer ve barsak şarbonunda mortalite çok yüksektir.
Korunma:
Enfekte hayvanlar yok edilerek ka-davralan derin çukurlara, üzerine kireç kaymağı dökülerek gömülür. Hayvanlanp. ate-nüe spor aşısı ile aşılanması iyi bağışıklık sağlamaktadır. Bu aşılar insanlara uygulanamaz; İnsanlar için, basilin “koruyucu antijen”! ile etkin bir aşı hazırlanmıştır.
Şarbon geçirenler yeni bir enfeksiyona karşı direnç kazanırlar.
Hastalığın bildirimi zorunludur.