karınca (Oecoph- ylla longlnoda), dünyanın en İlkel karıncasıdır. Midesinin önündeki yiyecek deposunu, vücuduna sığdırablldlğl kadar genişletebilir.
■ Şek er karıncası JÇompo- notus), aç kaldığında av&an dönen kardeşlerini karşılamaya giderek, durumunu duyargalarıyla bildirir. Besin deposu dolu olan karınca, aç kardeşini ağızdan besler.
■ Bal karıncaları (Myrmeco- oytus mlmlcus), topladıkları besinleri petek yapıp boşaltmazlar. Besinleri, karınlarının İçindeki depolarında saklar ve bu yüzden bir kiraz büyüklüğünde şişerler. Deposu dolan karınca, yuvada asılı olarak bekler ve koku İle haber verlldiğlndj, kusarak toplı luk bireylerini beslerler.
■ Hasatçı karınca (Pogo- nomyrex rugasus), kraliçesini ve genç yavruları, sindirilmiş yağlı besin deposundan ve kanat kaslarından gelen salgıların besle r.
yen yangın KARŞI ATEŞ yakılarak söndürülür?
Yangının alevleri söndürenlerin yüzlerine doğru gelirken, karşı ateş yakılarak alevler bastırılır. Alevlerin bittiği yerde ters bir akım oluşur (Rüzgâr yönüne karşı) Alttaki alevler havayı ısıtır ve genişleyip hafifleyen ıtava yukarı çeker. Bunun yerini söndürücüler tarafından soğuk hava alır. Bu sırada da hava akımı oluşarak âdeta İlk yanan yere doğru üfler ve yangın şiddeti azalır veya söner.
■ Örümcek yengeci (Pycno- gonid yani Phoxlchllldium maxil- lare/’nln vücudu o kadar küçüktür kİ, İç organlarının hepsi ayrıklarındadır (eklemlerinde).
■ Uçan balığın (Cypselurus heterusus) uçuşu, kuşlardan çok, uçakların süzülüşlerlne benzer.
■ Cepkenll böcek (Lomec- husa strumosa), karıncaların (Fórmica sanguínea) karşı koyamayacağı bir koku çıkardığı İçin karınca yuvasına davet edilir. Çoğu zaman karıncaların, bazen de kendi larvalarıyla beslenir. Böyiece bu zorba bir cins doğum kontrolü yapar.
■ Tembel hayvan (Brad- ypus trfdactylus), ağaçlarda ba- şaşağı asılarak hızla hareket ettiği halde, yerde, dakikada ancak elli cm’I sürünerek tamamlayabilir.
■ Gergedan ın (Rhinoceros unicornis) boynuzları, kemik dokusundan değil, kalın derisinden oluşur.
■ Timsahlar (Crocodylus) kaç dişlerini kaybederlerse etsinler, yerlerine hemen yenilerini çıkarırlar. Yavrularını çök yakından korur, yürümelerine bile izin vermez, ağızlarında taşırlar.
■ Neden çayırlar ve kısa b’^ylu bitkiler yaz geceleri bile ıslanırlar?
raprakiaı.n üst yüzeyleri havaya sıcaklı« verirler. Buna bağlı olarak topraktaki ısı bitki gövdesinin altına yani köke doğru İlerler. Fakat, bitki tepesiyle kökü arasında ısıyı yalıtan tabakalar vardır. Bu hava toprak ısısının yukarı çıkmasını önlerler. Ayrıca bitkiler çevrelerindeki havayı doyurmak İçin su buharı çıkarırlar. Buhar dana az sıcak çevreyle karşılaşınca yapraklar üzerinde yoğunlaşır.
■ iğneli yıldız vatoz (Das- yatls centroura) balığının omurgasının sivri ucu, eskiden mızraklarda sivri uç olarak kullanılırdı.
■ Eşayaklılar, (Idothea), Altı duyargasının her biri vücudundan daha uzundur ve duyargaların toplam ağırlığı, vücut ağırlığını hayli geçer.
permine «ııırMirı yuı, uıı ıır,ı c
benzinle gidilebilecek uzaklıklar daha fazladır?
Litre bir hacim ölçüsüdür. Benzin, bütün sıvılar ve katlılar gibi ısıtılınca genleşir v«ı her an derece sıcaklık artışında hacminin yüzde biri kadar genişler. Buna göre sıcak bir yaz gününde alınan benzininin ağırlığı kışın alınandan daha azdır. Bir litre benzinin tanımı, on be;; derece santigratta bir desimetre küptür. Hava sıcaklığının on beş dereceden yüksek bulunduğu günlerde, benzin fiyatı daha dü$ük
■ Maymun beyninin İki yarı küresinden birisi kuyruğunu, öteki ise diğer vücut İşlevlerini yönetir.
■ Koca balıkçıl (Cmeradltus albus), karnını duyuracak balıkları tutmak İçin timsahların suyun dışında tuttukları kuyrukları üzerinde avıanır.
■ Kibirli papağanlardan (Probosdger aterrlmus) Avustu- raiya’da bulunan kimileri J50 yıl yaşayabilirler.
■ Homurtlak fTrlglla hlrum- dol, yüzgeçleri üzerindeki kılçıklardan altısını uzatıp ayftk yaparak, deniz dibinde yürüyebilir,
■ Sak lüngerl (Pörlfura), gerçekten ı«k«ı biçlmlr ılrdlı
.■ | ı bu adın verll- |
ı esinlı | /apraklarından |
; ıpılar | ı köpekleri pire |
ı rinde | mek İçin kulla |
ilmiş | dır. (Cornus |
s olonl | |
■ 1 |
r bardak sıcak |
ç y, sn |
da bile insanı |
s rlnlei | |
İçil |
kİ suyun çoğu |
t iri gı | İnden çıkarak |
1 ıharls | taşan her gram |
! j, ken | İlkte 539 kalo- |
ı ikısn | ötürür. Isısı alı- |
i” )ın şe , |
, serinler. |
¿ı! | uy |
■ | ‘da yaşayan Fl- |
ı vun | * ien (Herpestes |
ı /ula) | rainiz karanfil- |
k ır İle t |
■ | uşu ‘ | |
ı • atauı | iris) | |
j ‘nen | glb’ | |
lı iğürü 1 ■ |
Luım’in en küçüğün |
|
<1 >n (M |
se Camponotus |
|
!J gas) < |
ine (Dülger ka- |
|
ı nca:E |
rex| kadar hep- |
|
: filn t |
rı, hem |
burun |
l’ıpm p |
cu görevlerini |
|
; lıparli | ||
■ < |
Euplthecla rho- |
|
■ >pyra |
konduğu eğrel- |
|
nln şı |
ien alır. |
■ Santa Oomlngo’da yı yan dev ağaç kurbağasının (H vasta) derisi öyle zehirlidir kİ fifçe dokunmak bile ciddi y; Iar açar.
■ Fil balığı (Gnathoneı numenlusj Yukarı Kongo’da şar ve üst çenesi bir filin ho mu gibi uzamıştır.
■ Papağan balığı (Spar ma vlrlde), yiyecek bulac umuduyla taşlaşmış canlı ka tılarını yer.
■ Sıvacı kuşu (Sitta co nenslsj, ceviz, fındık ve fıstı rı ağaç yarıklarına ve dal çı larına sıkıca yerleştirdikten i ra güçlü gaga darbeleriyle a
■ Neden ıslak kum k kumdan daha koyu görüni
Daha az ışığı yansıttığı I Işık kum taneleri arasındaki ya geçer ve İlerleyerek İç k iarda emilir. Bu nedenle ı kum daha koyu görünümdı
■ Yaprak kesici karı (Atta sexdens|, kestiği yap parçalarını bayrak gibi taşır, nüz erginleşmemiş genç di; ona eşlik ederek düşmanla dan korurlar. Toplumlarının şayacağı yuvalarını, 40 ton i rağı dışarı atarak yaparlar.
Hazırlayan v« jRe«(m(«{ Erdoğan SAKJV
Méil IWII