DOLAYLI
DOLAYLI sıf. (dolay’dan dolay-lı). Doğru-
dan olmayan, vasıtalı olan. Esk. Bilvasıta.
— Dil bil. Dolaylı özne, edilgen fiilli cüm-
lede tümleç olarak bulunan kelimede saklı
olan gerçek özne: isyan «hükümet kuvvet-
leri» tarafından bastırıldı. Sokaklar «bele-
diye» tarafından temizletildi, gibi. || Dolay-
lı tümleç, fiilin anlamını tamamlayan ve
yönelme (-a, -e hali), bulunma (-da, -de ha-
li) ve ayrılma (-dan, -den hali) durumla-
rından birinde bulunan tümleç: «Babasına»
mektup yazdı. Saat tam onda «evde» bulu-
nacak. Başkan «toplantıdan» çıkarken ga-
zeteciler etrafını sardılar, gibi. || Dolaylı
tümleç öbeği, dolaylı tümleç ile birlikte kul-
lanılan kelimelerin tümü: Gemi «iskelenin
sağ tarafına» yanaştı. Sizi «bahçesi çiçek-
lerle bezenmiş sıcak yuvamızda» bekliyo-
ruz. «Vitrini gösterişli olan bir dükkândan»
alışveriş yapmak âdetidir.
— Mant. Bir terimin veya önermenin ö-
tekine üçüncü bir terim veya önerme aıa-
cılığıyle bağlı olması: Dolaylı sonuç. ||
Dolaylı çıkarım, sonuca dolaylı olarak va-
rılan akıl yürütme.
ve kesin olmayan durumların sağladığı kanı-
tın tersi olan gerçek ve sağlam kanıt, öte-
kilere, dolaylı kanıt adı verilir, (j Dolaysız
önerme, (zt. EVRİLMİŞ ÖNERME), terimleri
evrilmemiş önerme. (Meselâ «Haklı olan
her şey yasaya uygundur» önermesi ev-
rilerek «Yasaya uygun olan her şey hak-
lıdır» denilecek olursa, bu ikinci önerme
birincinin evrilmişi olur. Birinci önermeye
ise «dolaysız önerme» denir.) || Dolaysız
sonurgu, küçük terimin konu, büyük teri-
min de yüklem olduğu sonurgu.
— Mat. Etkisiz elemanları et, <?» olan A
(a, aı, a>…) ve B (b, bt, bî…) gibi iki grubun
dolaysız çarpımı, bir iç bileşim kuralıyle
donatılmış olan bu iki grubun G = A X B
kartezyen çarpımı; (a, b) ve (aı, bı) gibi iki
elemanın bileşimi A’da a ?le aı, B’de b ile
bı’in bileşimlerinden meydana gelen bir çift-
tir: (a, b). (aı, bı) = (a. aı, bı).
A ve B gruplarında birbirinden farklı ku-
rallar söz konusu olmakla birlikte her ikisi-
ni de bir nokta ile göstermekte mahzur yok-
tur, bu bir karışıklığa yol açmaz. (Bk. AN-
SÎKL.) || A (a, aı, 02…) ve (b, bı, bs…)
gibi, işaretleri toplanabilir, dolayısıyle de-
ğiş edilebilir iki grubun dolaysız toplamı,
bileşim kuralı (a, b). (aı, bı) = (a 4- aı,
b -I- bı) bağıntısıyle tanımlanan G grubu.
(A © B şeklinde gösterilen bu toplam da bir
Abel grubudur.) || Eı, E2 alt vektörel uzay-
larının dolaysız toplamı, Eı ve E» tümle-
yici iki alt uzay olmak şartıyle, her vek-
törü, yalnız ve yalnız Eı alt vektörel uza-
yının bir vektörü ile E2 alt vektörel uzayı-
nın bir vektörünün toplamı olarak elde e-
dilen E vektörel uzayı. (Bu toplam, Eı © E*
şeklinde gösterilir.)
— Tıp. Dolaysız bulaşma, doğrudan doğ-
ruya temasla bulaşma. |j Dolaysız dinleme.
Bk. DİNLEME.
— ANSİKL. Mat. A ve B gibi iki grubun do-
laysız G çarpımı, etkisiz elemanı (eı, e2)
çifti olan bir gruptur, (eı, e2) çifti, her iki
grubun etkisiz elemanlarından meydana ge-
lir. G grubunda, elemanları, A’nın herhan-
gi bir elemanı ile B’nin etkisiz elemanının
birleşmesiyle oluşmuş (a, e2) çiftleri olan
gı alt cümlesi ve aynı şekilde elemanları,
B’nin herhangi bir elemanı ile A’nın etkisiz
elemanının birleşmesiyle oluşmuş (eı, b) çift-
leri olan gs alt cümlesi gözönüne alınırsa,
şu özellikler dikkati çeker:
1- g«> Si, G’nin ayrı iki alt grubudur ve
bunlar sırayle A ve B grupları ile izo-
morftur;
— Radyotek. Dolaylı ısıtma, elektronik tüp-
lerde bulunan katotları ısıtma usulü. Bu
tüplerdeki elektron verici tabaka (gerçek
anlamdaki katot), ısıtıcı filamanın elektrik
deşarjına karşı yalıtılmıştır, (LM)